Hüma dergisi ekibi olarak bu sayımızda “Tatil ve Tadil” kavramlarına değinmek istedik. Müslümanın tatili nasıl olmalıdır? sorusuna farklı cevaplar arayarak alışılagelmişin dışında var olan gerçekleri sizlere sunmaya çalıştık. Rehaveti bir yana bırakarak sorumluluk almanın güzelliğini tattık. Aktif katılımlı bir yaşam sürmenin izlerini sürdük.

“Tatiller Tadil Üzere mi Oldu”, “Ruhun Tatili Kaç Gündür”, “Dünyayı Okumak”, “Meşguliyetini Söyle Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim” başlıkları ile kaleme aldığımız dosya yazılarımız ile dünyayı okuyarak ruhun ve insanın tatili nedir, nasıldır? konularına değindik. Edebiyat’tan Tarih’e birçok alanda farklı açılardan var olan konumuzu ele almaya çalıştık.

“Numune-i İmtisal” başlığı altında buluştuğumuz Hacı Nakiyye Hanım bizlere eğitimci ruhunu, şairliğini tasavvufa bakışını gösterdi. Kalemini hayra kullanan ve bizlere örnek olan Nakiyye Hanım II.Abdulhamid tarafından da Şefkat Nişanı’na layık görülmüştü. Dünyada ve ahirette şefkat nişanını almayı Rabbim hepimize nasip etsin. Bu uğurda istikametten ayrılmamak duasıyla.

Hüma Dergisi olarak bu sayımızda da iki kıymetli isimle hasbihal ettik. Firuzan Çetin ve Adem Özköse ile hayatın kıymetli alanlarına dokunulmasının heyecanını tattık. Sorumluluk alan ve yorulmak bilmeyen bu iki isimden aldığımız ilhamlarla hayatın rehavetine karşı heyecan ve azimle durmaya niyet ettik. Her şeye ve her zorluğa rağmen ayakta kalmanın önemini anladık.

Her sayımızda olduğu gibi bu sayımızda da kadromuzu ülkemizde bulunan yabancı uyruklu kardeşlerimize genişletmeye devam ettik ve kardeşlerimizin “Her Dil Seni Söyler” başlığı altında kendilerini ana dilleri ile ifade etmelerine imkân sunduk.

Kimi zaman yoruluruz, kimi zaman hiçbir şey yapmak gelmez içimizden. Fakat böyle anlarda sağlıklı bir mola verip daha da güçlü ayağa kalkmak gerek. Daha da umutlu olmaya gayret etmek gerek. Hayatımız hızlı, çokça tüketiyoruz. Dinlenmenin de çalışmanın da yaşamın da dengeli hâli bize şifadır. Dengeden şaşmadan doğru bir yöntem ile... Bunun için ise İslâm’a danışmak gerek. Bir işi bırakınca diğerine koyul diyen de O, geceyi dinlenme gündüzü çalışma kıldık diyen de… Ölçü belli tartı belli bize ise ümitsizliğe kapılmadan uygulamak düşer.

Nitekim ayette buyrulur: “Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır. Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır. Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul. Ancak Rabbine yönel ve yalvar.”

Gayret bizden muvaffakiyet yüce Allah’tandır.

Dergimizi PDF olarak indirip okumak için tıklayınız.