Sözlük anlamı:
Ğafûr kelimesi, “örtmek, gizlemek, kirlenmekten korumak için bir şeyin üstünü örtmek” manasındaki gafr ve gufrân kelimelerinden türemiştir. Gafûr ve Gaffâr kelimeleri Gafîr kelimesinin mübalağalı hâli olup “birinin kusurunu örten, suçunu bağışlayan” anlamına gelir.
İstiğfar da bu kökten gelir ve kişinin kusurunun bağışlanmasını Allah’tan talep etmesi anlamına gelir. Bununla birlikte “el- Ğaffâr” Yüce Rabbimizin esması olarak daima affeden, kullarının günahlarını örten, ayıp ve kusurlarını bağışlayan, tekrarlanan günahları bağışlayan, mağfireti, bağışlaması sonsuz olan demektir.
Bu İsm-i Şerifin tecellisine nail olabilmek için kullara düşen, insanların ayıplarını örtmek ve kusurlarını bağışlamaktır. Zira Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) müminleri şöyle müjdelemiştir: “Bir kul, bu dünyada başka bir kulun ayıbını örterse kıyamet gününde Allah da onun ayıbını örter.”
Dua:
Ya Ğaffâr! “Davud, kendisini imtihan ettiğimizi sanmıştı, böylece Rabbinden bağışlanma diledi ve rükû ederek secdeye kapandı ve tevbe ederek Allah’a gönülden yönelip döndü. Böylece onu bağışladık.” buyuruyorsun. Davud’un (aleyhisselam) secdesi gibi kabul et her secdemizi! Tövbemizi Davud’un tövbesini kabul ettiğin gibi kabul et! Sana yönelt kalplerimizi! Ey günahları affederek örten ve yok eden Allah’ım. Ey günahları tekrar tekrar bağışlayan Allah’ım. Sen bizlere mağfiret et. Sen bizleri bağışla.