Yardımeli Derneği’nin düzenlediği “2. Uluslararası Kardeş Aile Buluşması”, Türkiye’den ve dünyanın 15 ülkesinden onlarca kardeş aileler ve STK temsilcilerinin katılımıyla geçen hafta Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşti. Gazze olaylarının damgasını vurduğu program Mavi Marmara Gemisi yolcularından sanatçı Ömer Karaoğlu’nun mini konseriyle sona erdi.
Mustafa Efe tarafından sunulan program, alan ve veren el kardeş ailelerin sahnede kucaklaşmasıyla başladı. Kuran-ı Kerim tilavetiyle devam eden programın açılış konuşmasını, Yardımeli Derneği başkanı Dr. Sadık Danışman yaptı Yardımeli Derneği’nin çalışmaları hakkında bilgi veren Danışman, 2008 yılında başlatılan Kardeş Aile Projesi’nin dünyanın 15 ülkesinde 6.000 rakamına ulaştığını belirtti.
Zulme asla sessiz kalmayacağız
Programın ilk konuşmacısı Emine Erdoğan, kendilerini sessiz kalmadıkları için eleştirenler olsa da yapılan haksızlıkları her zaman haykıracaklarını, zulme asla sessiz kalmayacaklarını, Yardımeli ve benzeri derneklerin sınırları aşma noktasında önemli bir işleve sahip olduklarını söyledi.
Pakistan’da 340 okulun eğitim ve iaşesiyle ilgilenen Read Foundation başkanı Mahmud Ahmet Han ise tüm ümmetin şu an Türkiye’ye baktığını, ümmetin parlak geleceğinin Türkiye’ye bağlı olduğunu, Recep Tayyip Erdoğan’ın sadece Türkiye’nin değil Pakistan’ın da lideri olduğunu söyledi.
İyilik ve onun ödülü birbirinden ayırt edilemez
Afrika’nın üçüncü yüksek müslüman nüfusuna sahip ülkesi Etiyopya’dan katılan STK temsilcisi, Peygamber Efendimizin “adaletli kral” olarak tanımladığı Necaşi’nin ilk müslümanlara kucak açmasından bahsetti ve Osmanlının gidişiyle, dünyanın pek çok coğrafyasının olduğu gibi kendi ülkesinin de boynunun büküldüğünü söyledi.
Bosna Hersek’in eski cumhurbaşkanı ve sembol lideri Aliya İzzetbegoviç’in kızı Sabina da konuşmacılar arasındaydı. Sabina Hanım konuşmasına, Bosna savaşındaki yardımlarından dolayı Türk halkına teşekkür etme fırsatı bulduğu için kendisini davet edenlere minnettar olduğunu belirterek başladı ve şöyle devam etti: “İnsanlar almaktan çok vermeyi tercih eder. Başkalarına gururlarını incitmeden yardım etmek zordur. Ama mükafatı çok büyüktür. Her iyi davranışın mutlaka bir ödülü vardır. İyilik ve ödülü, aynen obje ve gölgesi gibi birbirinden ayırt edilemez. Ödülü göremiyorsanız yanlış yoldasınız demektir. Bir köpek yavrusunu doyuran çocuğa bir bakın: Onun ödülünü gözlerindeki parıltıda göreceksiniz.”
Mescid-i Aksa’nın yeniden hâkimiyeti Türklerin eliyle gerçekleşecek
Suriye Hayriyye Bakanı Halid El Seyda konuşmasına Gazze gemisi şehitleri için taziyelerini sunarak başladı. Seyda, Türk halkı ile Filistin halkının tek bir halk olduğunun artık ortaya çıktığını söyleyerek sözlerine devam etti ve Türkiye’nin İsrail Devleti Türk mahkemelerinde yargılanana kadar duruşunu devam ettirmesini istedi.
Kardeş Aile Buluşması, Mescid-i Aksa eski imamı Kudüs Muhafızı Şeyh Raid Salah’ın programa gönderdiği VTR’nin yayınıyla devam etti. Şeyh Salah, Türk halkına hem taziyelerini sunup hem de onları tebrik etti. Cenab-ı Allah Fatih Sultan Mehmet’e nasıl İstanbul’un fethini nasip ettiyse, Mescid-i Aksa’nın yeniden hâkimiyetinin sağlanmasının Türklerin eliyle gerçekleşeceğine inandığını sözlerine ekledi. Filistinlilerin yeryüzünün İsmail misali kurbanları olduğunu söyleyerek insanları dünyanın her tarafındaki yetimlere kol kanat germeye, onlara anne, baba, kardeş aile olmaya davet etti.
Programa iştirak eden Raid Salah’ın yardımcısı Şeyh Kemal Hatib ise şehitleri olan bir milletin yaşayan bir millet olduğunu, o yüzden Türk halkına taziyelerini değil, tebriklerini iletmek istediğini söyledi.
Yapılan çalışmalar öncülerin ruhunu şad ediyor
Akabe Vakfı başkanı ilahiyatçı-yazar Mustafa İslamoğlu, 2. Uluslararası Kardeş Aile Buluşması programında yaptığı konuşmada ilk kardeş aile uygulamasını Peygamber Efendimizin gerçekleştirdiğini, kardeşliği yeniden tesis etme çabalarının onun yolundan gitmek anlamına geldiğini söyledi ve ekledi: “Gittiğimiz her coğrafyada bizden önce gitmiş kardeşlerimizin izleriyle karşılaşıyoruz. Keşmir’de gittiğimiz çıkılması mümkün görünmeyen tepede 2 Türk şehidinin yattığını öğrendik. Yapılan çalışmalar öncülerin ruhlarını şad ediyor.” Ümmet kelimesinin “umm” (ana) kelimesinden geldiğini söyleyen İslamoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Anadolu ‘umm’ olursa ümmet ümmet olur. Bizim insanımıza ‘ben anayım’ diye haykırmak, iyilik bayrağını elden ele, coğrafyalardan coğrafyalara taşımak yaraşır. Yeryüzünün mağdurlarına, felaketler olmadan, zalimler vurmadan ulaşalım. Kardeş aile projesini sıcak yaraların, sıcak acıların projesi olmaktan çıkarıp, sürekli, düzenli, kalıcı bir proje haline getirelim. Bizim adımıza birilerinin Gazze’ye, Keşmir’e, yeryüzünün yaralı coğrafyalarına yardım ulaştırması, bizim için sorumluluklarımızı üstümüzden kaldıran bir şanstır, bir fırsattır; bu nimetin farkına varalım.”
Bu güzel topluluğa selam olsun
İslamoğlu’nun ardından alkışlar arasında sahneye çıkan Hamas Lideri Halid Meşal’in kızkardeşi Müfide Hanım konuşmasına, ümmetin derdini kendine dert edindiği için Türk halkına teşekkür ederek başladı. Müfide Hanım, 2. Abdülhamit örneğini vererek, bunun Türk halkından beklenmeyecek bir davranış olmadığını söyledi. “Siz hürriyet aşkı ile yola çıkmış, kendini feda etmiş insanlar topluluğusunuz. Bu güzel topluluğa selam olsun” diyerek sözlerine devam eden Müfide Hanım, konuşmasında kendisinin de içinde yer aldığı Zeytin Vakfı’nın yetim ve şehit ailelerine yönelik çalışmalarına da yer verdi.
Suriye’deki en büyük sivil toplum örgütü olan Filistin’e Dönüş Derneği temsilcisi Velid Hasan, şehitlerin tutuşturduğu meşalenin Filistin’e dönülene kadar sönmeyeceğini söyledi. Hasan; “kıymetli kanlarınız cennette, amel defterlerinizde sizleri beklemektedir. Suriye’de 500 bin Filistinli kardeşiniz ise vatanlarına dönmeyi özlemle beklemektedir. Yalnız olduğumuzu düşünüyorduk ama kahraman Recep Tayyip Erdoğan; ‘Bütün dünya sırtını dönse de biz Filistin Halkının yanındayız’ deyince yalnız olmadığımızı anladık” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
Bu muhabbet sadece müslümanlara mahsus
Sudan’dan gelen misafirler adına konuşan Ali Muhammed Baki, bugün bu programa şehitlerimizi tebrik için geldiklerini söyledi. Baki, Yardımeli Derneği’nin, 2 elin birbirine geçerek bir kalp oluşturduğu logosunun kendisine “İşte kardeşim. Bu benim elim. Elimi tut ve beraberce hayra ulaşalım” duygu ve düşüncesini çağrıştırdığından bahsetti. “Her geceden sonra sabah vardır. Çok yakında şükür secdelerine kapanacağımız günler gelecek” diyen Baki, “Allahım. Üzerimize sabır yağdır ve en yakın zamanda fetihler ver” diye dua etti.
Programa Güney Afrika Cumhuriyeti’nden katılan, Zimbabve-Mozambik sınırındaki çok yoksul bir bölgede gönüllü eğitim çalışmaları yapan müslüman Almanlardan Safiye Hanım, müslümanların bir araya toplanmasının kendisini çok mutlu ettiğini söyleyerek sözlerine başladı: “İstanbul’daki kardeşlerimle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. 25 yıl önce müslüman oldum ve Yaratıcı nasıl bir ise, ümmetin de bir olduğunu, tek bir yürek olduğunu öğrendim. Müslümanlar olarak yaşadığımız problemleri ayrı ayrı olduğumuz, birlik olmadığımız için yaşadığımızı söyleyen Safiye Hanım, “ ‘Allah’ın ipine sıkı sıkı sarılın ve dağılıp parçalanmayın’ ayetine sımsıkı bağlanmamız gerektiğine inanıyorum” şeklindeki sözleriyle konuşmasına devam etti. Salonda derin bir muhabbetin varlığını gözlemlediğini söyleyen Safiye Hanım, bu muhabbetin sadece İslam ümmetine mahsus olduğunu, başka topluluklarda bulunmadığını vurguladı. Safiye Hanım sözlerini şöyle noktaladı: “İslam sadece müslümanlar için değil, müslüman olmayanlar için de rahmettir. İnşallah birliğe tekrar ulaşacağız ve İslam ümmetinin birliğine kavuşması, böylelikle barış ve adaleti yeryüzünde hâkim kılacağı için tüm dünya için en büyük kazanım olacaktır.”
Köprüler yeniden tamir ediliyor
Programda sahne alan Mavi Marmara gazisi sanatçı Ömer Karaoğlu, yıkılan köprülerin yeniden inşâsının vaktinin geldiğini, Kardeş Aile çalışmasının asıl misyonunun köprüleri tamir etmek olduğunu söyledi. Saatin geç olmasına rağmen salonun dinamizminin azalmadığı programda, sevilen sanatçının klasik haline gelmiş en sevilen şarkıları, hep bir ağızdan coşkulu bir şekilde söylendi.
Konuşmacılara üzerinde “Müminler ancak kardeştirler” ayetinin yazılı olduğu bir plaket ve çiçek takdiminin yapıldığı programda, Doğu Türkistan’dan gelen kardeş aile çocuklarının hazırladığı bir folklor gösterisi de yer aldı.
Nevin Soysal Aydın oradaydı