Tarihimizin dolup taşan menkıbelerini akılla, menfaatle izah elbette mümkün değildir. Bu fevkaladelik ancak yukarıdaki incelikle yani şehitler müessesi ile izah edilebilir.
Haçlıları yüz geri eden Selahattin kudreti, Haliç’e karadan gemi indiren Fatih’in zekası, İstiklal Harbini kazanan Mehmetçiğin tahammül ve kahramanlığı ancak şahadet inancından mahrum olanlar için birer bilmecedir. Allahına en kısa yoldan kavuşmak için ölümü arayan askerin tarihi, günlük hayatın zevklerini geliştirmek için ölümden korkarak dövüşen askerin tarihi ile mukayese edilemez.
Mehmetçiğin şehadet inancı gölgelendiği gün tarihimizin seyri değişecektir. Hal böyle iken : 13 Mart 946 Çarşamba günü Ankara radyosunda “Geçmişte Bugün” saatinde Mehmet Âkif’in İstiklal Marşı tam metin olarak okunurken aşağıda yazılı şu iki kıt’a okunmadı: