Rachel’ı biraz olsun tanıdık. Vicdanımızı sızlattık. Onun güzel yüzünü ezen buldozerin her santimini ezberledik: Görüldüğü yerde hurdaya çıkarılacak bir buldozer! Dünyanın kanayan damarlarına canlarını yara bandı gibi yapıştıran çocuklar, peşinden koşmakla yetişilesi değil. Zira Rachel’ın katledilişinden bir yıl sonra bir güzel insan daha canice öldürülmüştü dünyanın gözleri önünde…

Bazı kadınlar vardır; hiç ölmezler

Leyla, Züleyha, Aslı, Şirin ya da Salome, Kleopatra, Havva, Hürrem Sultan değildir bahsettiğim ölmeyen kadınlar. Her ne kadar şuh, fettan, gönülçelen kadınlar erkeklerin gönlünde ölümsüz bir alan kaplasalar da hiç ölmeyen kadınlar Gazze Şeridi’nde ellerinde mikrofon ya da kameralarıyla durup, korkusuzca ve kıvırmadan haber yapabilen dürüst, namuslu ve vicdanlı kadınlardır. O kadınların bir adı yoktur mesela. Ülkelerine gittiklerinde işlerini yapmış olmanın erinciyle yürürler.

Bazı erkekler vardır, onlar da hiçbir zaman ölmezlerTom Hurndall

Fatihler, zalimler, hainler, kahramanlar…  Tarihin, mazlumların, ihanete uğrayanların gözünün bebeğine kazınır resimleri. Ancak, öyle erkekler vardır ki erkekliklerini cinsiyet ötesi kullanan çocuklardır onlar. Zırhlı araçlar beş santim yakınına geldiği halde yerinden kıpırdamayan kirli sakallı, iyi eğitim almış, yaşıtları hovardalık peşinde olan, daha çok da Avrupalı çocuklardır hiç ölmeyen bu erkekler.

Ağlayan kadınları teselli ederler; canı sıkılan, buhranıyla ten kaygusuna düşmüş, doyumsuz bir çağa ruhlarını satmış kadınları değil…

Yaralı çocukları kurtarmak için ‘sniper’ların hain namlu uçlarında dururlar; bir futbol karşılaşmasında çocuklar gibi şen olmak yerine…

Mazlumu dinlemiş olmanın sorumluluğunu bir muska gibi taşırlar

Evleri talan edilmiş, bahçeleri yağmalanmış, portakal ve zeytin ağaçları kökünden koparılmış insanların dillerini öğrenip, acılarını dünyaya anlatır o ölümsüz erkekler. Başka dillerde aşk şiirleri ve başka dillerde sevgililer aramak yerine direnen ve acısını namuslu bir pasaport gibi taşıyanların yanında dururlar. O ölümsüz erkekler mazlumu dinlemiş olmanın sorumluluğunu bir muska gibi taşırlar. Boyunlarında bir boyundurukla dolaşan nice insana inat, özgürlüğü, Akdeniz’e kıyısı olan dünyanın en yalnız bırakılmış şehrinde hücrelerine varana kadar hissederler.

Tom Hurndall

O ölümsüz erkekler, özgürlüğün toprağa, kana, tere, gülümsemeye, açlığa ve en çok da direnişe benzediğini öğrendiklerinde bir iyilik yapar ve birkaç gün sonra bir sokak çatışmasında ölecek olan çocuk için kendi canlarını feda ederler.

Adı: Tom, Soyadı: Hurndall

1981 yılında doğdu. 2003 Nisan ayında bitkisel hayata girdi. 2004 Ocak ayında ise yalan dünyaya gözlerini yumdu.

Tom HurndallTom Hurndall’ı ölümsüz bir erkek yapan ise beynine isabet edip bitkisel hayata girmesine sebep olan kurşundur. O kurşun, Tom daha 22 yaşında bir fotoğrafçı olarak Gazze’de bulunduğu vakit, yaralı bir çocuğu kucaklayıp kurşunlardan kaçırırken, israilli bir keskin nişancının silahından fırlayıp Tom’un beynine saplanmıştır. O beyin önemlidir. Uyuyan, savaşmayan, dinlemek istemeyen, muhakeme yapmaktan aciz olan beyinlerin daha çok olduğu bir dünyada; kavganın tam göbeğinde olmayı tercih ettiği için hem önemli hem de değerli bir beyindir. Dünyanın iyilere ihtiyacı olduğunu bilen bir beyin elbette vandal ve acımasız düşman tarafından ortadan kaldırılmak istenecektir. Sonra da; “sarhoş Araplar ateş açtı, askerimize karşılık verdiler” gibi saçma sapan sözlerle, dünyanın en acımasız devlet yöneticileri tarafından, katiller savunulacaktır. O katiler savunulmaya devam ederken, dünya nimetlerine sırtını dönüp deklanşöre erkekçe basan Tom Hurndall gibi çocuklar yollarına devam edecekler!

Tom Hurndall. İngiliz. İngiltere doğumlu. İngiltere’de ölüm kayıtları. Nefesinin kesilmesine sebep olan katil ve katiller insan avına devam ediyorlar.

Tom’a dikkatle bakarsanız Tom Amca’nın kulübesi ile bir ilgisi olmadığını aksine o kulübede köle olarak nefes alanlara kardeş bir bakışı olduğunu göreceksiniz. Tom öldürüldü. Öldürüldüğünde ise ölümsüzlük yapıştı yakasına. Tıpkı bizim yakamıza, bu cesur erkek çocukları öldürüldüğünde, utanç ve öfke yapıştığı gibi.

Masumlar ölür, dönek dünya dönerTom Hurndall

Tom öldüğü gün dünya dönmeye ara vermedi. Kıyamet de kopmadı. Devlet büyükleri cenazesine çelenk göndermediler. Onun canına kıyanlar teröristleri destekleyen bir hayalperest olduğunu söylediler. En emperyalist ülkenin vatandaşıydı; o emperyalist ülke yahudi devletinin doğuşu için çok çaba harcadı. Hatta çocuklarını bile boğazlaması karşısında sustu. Tom, Gazze kadar yalnız, Gazze kadar cesur, Gazze kadar kaderine terk edildiğinde bir yol buldu kendine: Ölümsüzlük!

Dürüstükten, iyilikten, direnişten yana olanların ödülü kimine göre özgürlük, kimine göre ise ölümsüzlüktür.

Tom’u vuranlar biliyorlardı ki Tom, fotoğraf makinasıyla katillerin resmini çekmiş, tanık olmuştu! Tanık olmak ve tanıklık yapmak zalimlerin defterinde suçtu ve korkutucuydu.

Tom, modern zamanların üzerimize serptiği ölü toprağını silkip ölümsüzlüğe kapı aralayan bir güzel erkek çocuktur. Allah onu daima sevsin.

 

Zeki Bulduk vicdan kaydını tutarak Tom’a teşekkür ediyor