Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı'nın düzenlediği “Kültür Söyleşileri”nin bu haftaki konuğu günümüzün önde gelen ney ve tanbur icracılarından Doç. Dr. Murat Salim Tokaç oldu.

2016 yılının Tanburi Cemil Bey'in vefatının 100. yıldönümü olması münasebetiyle 30 Mart Çarşamba günü saat 16.00’da AKMB konferans salonunda düzenlenen söyleşi ve dinletiye ilgi yoğundu. 

Gençlerimize Tanburi Cemil Bey efsanesini anlatabilmek ve yeni Cemil Beylerin ortaya çıkması için neler yapılması gerektiğinden bahsederek söze başlayan Murat Salim Tokaç, Türk Musikisinin gelmiş geçmiş en büyük virtüözünün Tanburi Cemil Bey olduğuna vurgu yaptı.

Elinde Tanburi Cemil Bey’e ait 18-20 adet taş plak kayıtlarının olduğunu söyleyen Tokaç, bu plakların hüzünlü hikâyesini şöyle anlattı: “Babam ve aynı zamanda hocam olan Doktor Turgut Tokaç, 1959- 1965 yıllarında üniversitede okurken bu taş plakları edinmiş. Bu taş plaklar, İstanbul Belediye Konservatuvarı tarafından ‘işe yaramaz’ düşüncesiyle binanın arka kapısından atılan taş plakların arasından alınan artıklardır. O plakların başka ne kadarının veya ona benzer değerli bilgi ve belgelerin nerede olduğunu biz bilmiyoruz.”

Oğlu Mesut Cemil’in kaleme aldığı biyografiye göre, on yaşlarında keman ve kanun çalmaya başlayan Tanburi Cemil Bey, bazı geceler tanburuyla birlikte yatmış, hayatının ileriki dönemlerini ‘uzletgâh’ adını verdiği ayrı bir evde yaşayarak geçirmiştir.

Yaptığı eserlerle Türk müziği saz icrasına yeni ve modern bir tarz, değişik bir yorum getiren Tanburi Cemil Bey'in özellikle taş plaklara yaptığı taksim kayıtları, makam, üslup ve tavır açısından dikkati çekmiştir.

Türk müziğinin dehalarından kabul edilen ve 1916 yılında hayatını kaybeden Tanburi Cemil Bey’in mezarının Zeytinburnu Merkez Efendi Mezarlığında olduğu yakın zamanda tespit edilmiştir.

İlgiyle dinlenen söyleşinin ardından Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Prof. Dr. Turan Karataş, günün anısına Doç. Dr. Murat Salim Tokaç’a hediyesini takdim etti.