Afyon'da öğrencilere güzel bir ortam oluşturduk

Anadolu'da Kültür Sanat söyleşileri çerçevesinde Afyon'da faaliyetlerini sürdüren Ensar Vakfı Afyon Şubesi başkanı İbrahim Durgut Bey ile konuştuk.

Afyon'da öğrencilere güzel bir ortam oluşturduk

Dünya Bizim olarak, Anadolu'da kültürel alanda neler yapılıyor, bir canlılık/ hareketlilik var mı, böyle bir canlılık varsa bu ülke sathında bir kültürel "ayaklanma"ya/ şahlanışa vesile olabilir mi, bunları masaya yatıralım istedik. Ve Anadolu'daki vakıf ve derneklerin kapılarını çaldık. (“Anadolu'da Kültür Sanat” üst başlıklı bu söyleşi dizimizin gerekçesi: //www.dunyabizim.com/?aType=haber&ArticleID=20544 )

Bu çerçevede Afyon'dafaaliyetlerini sürdüren Ensar Vakfı Afyon Şubesi başkanı İbrahim Durgut Bey ile konuştuk. Kendisi 1970 doğumlu. Lise ve üniversite yıllarından itibaren bir çok vakıf ve dernekte aktif olarak çalışmış. Üniversite öğrencilerine vakıf kültürünü aktaracak nadide insanlardan birisi diyebilirim. Kendisi gençlik ile ilgili bir düşüncesi olduğunu ve bu düşüncesinin de ancak ve ancak “zaman bendedir ve mekan bana emanettir” şuurundaki gençlikle çözebileceğini aktarıyor. Bunun için de Afyonkarahisar’da Ensar Vakfı şubesi gençlere daha ehemmiyet gösteriyor.

Vakfınız hangi amaçlarla, ne zaman, kimler tarafından kuruldu?

Ensar Vakfımız 1979 yılında Hayrettin Karaman Hocamız ile beraber bir grup hocamız tarafından kurulmuştur. Kuruluş amacımız imam hatip öğrencilerimizin ihyası ve öğrencilerimizin ibadet ve barınmalarını sağlanması bu anlamda. Ancak günümüzde imam hatip okullarına yönelik yapılan bu faaliyetlerin yanı sıra yükseköğretim öğrencilerimize yönelik kurs hizmetlerimiz de devam etmektedir. Bizler de Afyonkarahisar’da 2013 yılında şubemizi kurduk. Yönetimimizde 10 kişi bulunmakta.

Kurumunuzda ne tür kültürel/ sanatsal faaliyetler yapılmakta? Sürekli faaliyetleriniz neler?

Üniversite öğrencileri ve ortaöğretim öğrencilerine yönelik kurslar, akademik okumalar faaliyetleri sürdürülmektedir. Ben özellikle Afyonkarahisar şubemizin faaliyetlerinden bahsetmek istiyorum. Ebru, hat, tezhip, Arapça-Osmanlıca kurslarımız var. Haftanın her akşamı iki oturum halinde yapılan Ensar Akademi okuma programlarımız devam etmekte. On farklı başlıkta okumalarımız iki dönemdir sürüyor. Bunların içerisinde hadis okumalarından İslami önderler okumalarına, iktisat ve işletme okumalarından edebiyat okumalarına kadar üniversite bünyemizde bulunan her bölüm için mevcut olan okuma programlarımız bulunmaktadır.

Etkinliklerinize gençlerin katılımı ne düzeyde?

Büyük çoğunluğu üniversite öğrencilerine yönelik faaliyetlerimiz var. Yaklaşık 600 kayıtlı öğrencimiz bizim programlarımızı takip ediyorlar, Ensar Akademi başlığı altında. Bunun dışında kurslarımıza ortaöğretim öğrencilerinden, öğretmenlerimizden, halkımızdan da teveccüh var. Biz de onların taleplerini en üst düzeyde karşılamaya çalışıyoruz.

Kurumunuzda gençlere çeşitli sorumluluklar da veriyor musunuz? Varsa, ne tür sorumluluklar alıyor gençler?

Kurumumuzda gençlerimize sorumluluk veriyoruz. İstiyoruz ki vakıf ve dernek faaliyetlerinde yer alsınlar. Çünkü bu bir bayrak yarışıdır. Biz bu çalışmaları bedenimizin, zihnimizin bir zekatı olarak görüyoruz. Bizler de bu bayrağı bizden sonraki nesillere devretmeyi düşünüyoruz. Bu bağlamda da öğrencilerimize ve gençlerimize önemli görev ve sorumluluklar veriyoruz.

Matbu yayınlarınız (aylık bülten/dergi, kitap, vs.) var mı? Varsa neler?

Afyon şubemizin herhangi bir matbu yayını yok maalesef. Genel merkezimizin yayınlarını taşradaki insanlarımıza ulaştırmaya çalışıyoruz.

İnternet siteniz var mı? Sürekli güncelleniyor mu?

İnternet sitemiz yok maalesef ama çalışmalarımız devam ediyor. Genel merkezimizin internet sitesini takip ediyoruz biz şu an. Ama imkanlar dahilinde sosyal medya hesaplarımızı çok aktif bir şekilde kullanıyoruz.

Taşrada faaliyet gösteriyor oluşunuzun artıları/ eksileri neler?

Kendi öğrenciliğimden yola çıkarak anlatayım. Üniversite öğrencilerinin okul dışında buluşabilecekleri sivil bir ortam oluşturmaya niyet ettik. Ensar vakfı Afyonkarahisar Şubesi de bu maksada ulaştı çok şükür. Hocalarımızı üniversitenin dışında bir sivil ortamda buluşturuyoruz. Öğrencilerimizin kendi aralarında bir araya gelebilecekleri, hocaları ile buluşabilecekleri, çay içip sohbet edebilecekleri, kitap okuyup kritik edebilecekleri bir ortam oluşturduk. Taşrada bu ortamı oluşturmaya çalıştık. Ben Ankara Üniversitesi mezunuyum ve gidip gelebileceğimiz değişik ortamlar vardı. Biz Afyon’da da bir ayağını oluşturmaya çalıştık.

Afyonkarahisar’da şubeyi kurarken herhangi bir tabanımız yoktu. Bunu biz avantaja dönüştürüp kendi tabanımızı oluşturmaya çalıştık. Elhamdülillah çalışmalarımız da bu minvalde devam ediyor.

Şehrinizde kamu kurumlarıyla ortak faaliyetler de yürütüyor musunuz? Varsa neler?

Şehrimizde kamu kurum ve kuruluşlarımız ile faaliyetler yürütüyoruz. MEB ve Afyonkarahisar Belediyesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi ile faaliyetler yürütüyoruz. Diğer paydaş sivil toplum kuruluşları ile beraber ortak faaliyetler de yapıyoruz.

Şehrinize değer katma noktasında kendi kurumunuzu hangi noktada görüyorsunuz? Geliştirdiğiniz/ yürüttüğünüz projeler var mı?

Şehrimize değer katma konusunda, sosyal ve kültürel anlamda değerler katmaya çalışıyoruz. Hat sanatlarımızın kursu olsun, ney kursumuz olsun halkımızın yoğun bir teveccühü var ve ben bu konuda değerli Afyonkarahisarlı hemşehrilerimiz ve Afyon Kocatepe Üniversitesi öğrencilerimiz buna karar verecektir. Ben bu soruyu bu şekilde yorumlamak istiyorum.

Şu üç kavramın sizin için ne anlam ifade ettiğini birer cümleyle açıklayabilir misiniz?

* Şehir: Medine olarak görüyorum. Şehir insana ayrı bir kültür kazandırır. Üniversitenin öğrenciye bir takım güzellikler, bilgiler kazandırmasının yanında şehrin de bu anlamda kattığı çok büyük değerler vardır. Bizler de bu anlamda Ensar Vakfı Afyonkarahisar Şubesi olarak o şehrin o anlamını anlamlandırmaya çalışıyoruz.

* Kültür: İslam kültürü ve medeniyeti aklımıa geliyor. Bunu yaşatmaya ve canlandırmaya, hakim kılmaya çalışıyoruz.

* Gençlik: Ümit olarak anlamlandırıyorum. Bizim ümidimiz onlar. Yani gençlik. Yanımızda gördüğümüz zaman gençleri, inancımız, geleceğe olan ümidimiz artıyor.

 

Furkan Çimen konuştu

YORUM EKLE