Dünya Bizim olarak, Anadolu'da kültürel alanda neler yapılıyor, bir canlılık/ hareketlilik var mı, böyle bir canlılık varsa bu ülke sathında bir kültürel "ayaklanma"ya/ şahlanışa vesile olabilir mi, bunları masaya yatıralım istedik. Ve Anadolu'daki vakıf ve derneklerin kapılarını çaldık. (“Anadolu'da Kültür Sanat” üst başlıklı bu söyleşi dizimizin gerekçesi: http://www.dunyabizim.com/?aType=haber&ArticleID=20544 )
Bu çerçevede Konya'da faaliyet gösteren Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şubesi başkanı M. Ali Köseoğlu ile konuştuk.
Vakfınız/derneğiniz hangi amaçlarla, ne zaman, kimler tarafından kuruldu?
Yazarlar arasındaki mesleki dayanışmayı geliştirmek ve ülkemizin kültür hayatına yazarların katılımını sağlamak amacıyla 7 Ağustos 1978'de Yazarlar Birliği adıyla kuruldu. Bakanlar Kurulu kararıyla 1985'te Türkiye Yazarlar Birliği adını aldı. 1991'de kamu yararına çalışan kuruluş sayıldı. Derneğin kurucuları arasında D. Mehmet Doğan, Necmettin Turinay, Beşir Ayvazoğlu, Erdem Bayazıt ve Hüsnü Aktaş gibi isimler bulunmaktadır.
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi ise 1994 yılında kuruldu. Kuruluşundan itibaren sırasıyla şu isimler başkanlık ettiler: Mustafa Çalışkan, Tahir Erbil, Ahmet Efe, Yusuf Türkalp, Ahmet Köseoğlu, Bekir Şahin ve şimdi de ben (M. Ali Köseoğlu).
Kurumunuzda ne tür kültürel/ sanatsal faaliyetler yapılmakta? Sürekli faaliyetleriniz neler?
TYB Konya Şubesi şehrimiz hatta ülkemiz açısından çok önemli işlere imza atan bir kuruluş. Bunu başkanı olduğum için söylemiyorum. 15 seneden fazla bu kuruluşun şemsiyesi altındayım ve Konya’daki nitelikli yazar ve edebiyatçıları da bu şemsiyenin altında görebilirsiniz. TYB Konya Şubesi’nin kuruluşunun bu yıl 21. yılı... Özellikle son 15-16 yıldır yayımlanan “Kültürel Etkinlik Takvimi” ile sohbet kültürünü sürekli dinamik tutuyor TYB Konya. Bir yandan mektep oluyor, diğer yandan kendisini okura ifade etmek isteyen yazar için kürsü. 15 yılda gerçekleştirilen programların sayısı 500’ü aşıyor. Bu 500’ü aşkın programı Konya’nın belleğinden silerseniz, çok büyük eksiklik olur diye düşünüyorum.
Halen Mart ayı başında açıklanan 2015 kültürel etkinlik takvimimiz devam ediyor. Her Cumartesi kürsü kuruluyor, fikirler konuşuyor. Bu yıl 30’un üzerinde planlanmış programa imza atacağız. Cahit Zarifoğlu Çocuk Şenliği’nin 11.’sini bu yıl gerçekleştirdik, Mehmet Akif, Çanakkale, İstiklal marşı, Necip Fazıl ve Mevlana başlıkları da hemen her yıl program takvimimizde yer buluyor.
Etkinliklerinize gençlerin katılımı ne düzeyde?
Vasat diyelim. Düzenli programlar yaptığımız için her programa yoğun ilgi gösterdiklerini söyleyemem. Ama özellikle son zamanlarda üniversite öğrencilerinin programlara ilgisi artıyor.
Kurumunuzda gençlere çeşitli sorumluluklar da veriyor musunuz? Varsa, ne tür sorumluluklar alıyor gençler?
Genç şair ve yazarları okurlarıyla buluşturduğumuz bir programa imza attık geçen yıl. Yine Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile ortaklaşa olarak Uluslararası Öğrenciler Akademisi'ni gerçekleştirdik. Fakat bunlar, gençlerin yeterince sorumluluk aldıkları anlamına gelmiyor. Haftalık programlarımızda ve akademi gibi çalışmalarımızda görev verilirse yapıyorlar. Bu iletişimi daha da geliştirmemiz gerekiyor.
Matbu yayınlarınız (aylık bülten/ dergi, kitap, vs.) var mı? Varsa neler?
TYB Genel Merkezi’nin aylık bültenleri ve kurum yayınları önemli. Öyle zannediyorum 32 yıldır Türkiye Kültür ve Sanat Yıllığı yayımlanıyor. TYB’nin düzenlediği sempozyum ve paneller de kitaplaşıyor. Bunlardan bazıları: “Ahlak ve Siyaset”, “Milletlerarası Tarihi Roman Romanda Tarih Sempozyumu”, “Türk Dünyası Şiir Güldestesi”.
Konya Şubesi olarak ise bugüne kadar “Konya’da Kültür ve Hayat”, “Konya’da Kültür ve Medeniyet”, “Konya’da Öykü Günleri”, “Konya’da Düşünce ve Edebiyat” gibi kitapları, ayrıca bazı sempozyum, panel ve şiir şölenlerinin kitaplarını yayımladık.
İnternet siteniz var mı? Sürekli güncelleniyor mu?
Evet, güncellenen ve ilgi gören bir internet sitemiz var. www.tybkonya.com adresinde özellikle Konya Şubesi’nin faaliyetlerini ve kültürel yazıları yayımlıyoruz.
Taşrada faaliyet gösteriyor oluşunuzun artıları/eksileri neler?
Konya’da TYB Konya Şubesi bir gelenek oluşturdu. Mart ayında Türkiye’de tek olduğunu düşündüğüm ‘Kültür Sanat Takvimi’ yayımlanıyor ve yıllardır bu düzen devam ediyor. Bir de Konya - Ankara Hızlı Treni ve havaalanı gibi ulaşım araçları, başta İstanbul ve Ankara olmak üzere Konya’ya diğer şehirlerden misafir almamızı sağlıyor. Tabi Konya’da yaptığımız işleri mesela İstanbul ve Ankara’da yapsaydık daha büyük yankı bulurdu diye düşünüyorum.
Şehrinizde kamu kurumlarıyla ortak faaliyetler de yürütüyor musunuz? Varsa neler?
Hem belediyelerle hem de üniversitelerle ortak programlar yapıyoruz. Selçuk Üniversitesi ve Necmettin Erbakan Üniversitesi ile hem ortaklaşa yaptığımız programlar önemli hem de bu üniversitelerdeki hocalarımızın müstakil olarak verdiği konferanslar önemli. Konya Büyükşehir Belediyesi ile “Su Sempozyumu”, “Şehir Tarihi Yazarları Kongresi”, “Ahlak Şurası” gibi çok önemli faaliyetlere birlikte imza attık. Selçuklu, Karatay ve Meram Belediyeleri ile de ortaklaşa düzenlediğimiz programlar oldu/ oluyor.
Şehrinize değer katma noktasında kendi kurumunuzu hangi noktada görüyorsunuz? Geliştirdiğiniz/ yürüttüğünüz projeler var mı?
TYB Konya Şubesi, üzerine düşen görevleri layıkıyla yapmaya çalışıyor. Mesela TYB’nin verdiği ödüllerden bahsedeyim. Konya’da ürünleri çıkan yazar arkadaşlarımızı ve kurumlarımızı TYB genel merkezimizin oluşturduğu heyetlere ulaştırıyoruz. Üç yıldır TYB’nin ödüllerinden Konya da nasibine düşenleri alıyor. Büyükşehir Belediyesi ‘Kamu Yayıncılığı', Ahmet Kuş ‘gezi kitabı’, İbrahim Demirci de ‘dil’ alanında ödüller almıştı. Geçen yıl ise Selçuklu Belediyesi ‘özel ödül’, Köksal Alver ‘inceleme’ dalında ödül aldılar. Bu yıl 'Özel Yayıncılık' dalındaki ödül Çizgi Kitabevi ile Konya’ya taşındı. Bu, bir yandan TYB Konya’nın etkisini diğer yandan da Konya’daki yazarlarımızın ulaştığı seviyeyi gösteriyor. Şehir hayatında da silinmez izler bıraktığımızı düşünüyorum; ama buna bırakalım tarih karar versin.
Şu üç kavramın sizin için ne anlam ifade ettiğini birer cümleyle açıklayabilir misiniz?
Şehir: “Nagehan ol şara vardım/ Ol şarı yapılır gördüm/ Ben dahi bile yapıldım/ Taş ü toprak arasında”
Kültür: Ürettiğimiz değerler; yaşamamız ve yaşatmamız gereken...
Gençlik: Üstadın karşısında gördüğü "Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!" şuurunda bir gençlik...
Ümit Savaş konuştu