Ali Sevim, Selçuklular üzerine çalışan büyük bir tarihçiydi

Prof. Dr. Ali Sevim, tarihimiz açısından çok büyük bir önemi haiz Selçuklular üzerine çalışmış değerli bir tarihçimizdi. Muaz Ergü yazdı.

Ali Sevim, Selçuklular üzerine çalışan büyük bir tarihçiydi

Tarihsel yürüyüşümüzü gerçekleştirdiğimiz zaman yolunda hiçbir tereddüde mahal bırakmayan en önemli vakıalardan biri, şu an üzerinde yaşamakta olduğumuz Anadolu’nun atalarımız tarafından fethidir. Anadolu’nun Müslüman Türkler tarafından fethi uzun bir süreci de ifade eder. Bir yanda Müslümanlarla Bizans ordularının savaşmaları, diğer yanda kendine yurt arayan göçebe Türklerin yurt bulmak amacıyla Anadolu’ya kimileyin birkaç aileyle kimileyin de büyük kalabalıklarla akması…

Türklerin, Türkistan ve Horasan’dan sürekli olarak batıya göçleri ve iskân sorunları o zaman siyasal güç olan Selçukluları çok düşündürmüştür. Göç edip gelen Türklere yer yurt bulmak gerekiyordu. İşte Prof. Dr. Ali Sevim, Anadolu’nun Türkler tarafından asıl fethedilmesinin sebebini burada aramanın gerektiğini belirtiyor. Göçebe Türklere üzerinde yaşayacakları bir vatan bulunmalı. Bu milli bir gaye haline getirilmişti. Bu milli gaye uğruna Bizanslılarla yapılan mücadeleler sonucu Anadolu birkaç istisna yer dışında Türklerin yurdu haline getirilmişti. Daha sonraları kıyı kesimlerinin de dâhil olmak üzere tüm Anadolu’nun fethi Anadolu Selçukluları ve Beylikler döneminde ve nihayet Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u alması ve Trabzon Rum/Pontus Devletini yıkmasıyla tamamlanıyor.

Farsça ve Arapça’dan Selçuklu tarihi ile ilgili birçok önemli belgeyi tercüme etti

Prof. Dr. Ali Sevim, yukarıda belirttiğimiz gibi tarihimiz açısından çok büyük bir önemi haiz Selçuklular üzerine çalışmış değerli bir tarihçimizdi. Akademik alanı Selçuklu tarihiydi. 1928 Adana doğumlu. Ankara Üniversitesi Dil Ve Tarih - Coğrafya Fakültesi mezunu. “Artukoğulları’nın İlk Devirleri” doktora tezi, “Suriye’nin Selçuklular Tarafından Fethi” doçentlik tezi, “Halep Selçuklu Melikliği” ise profesörlük tezi. Hamburg ve Frankfurt Üniversitelerinde ders vermiş. Dil ve Tarih – Coğrafya fakültesi yönetim ve yayın kurulu üyeliği, aynı fakültenin Tarih Araştırmaları Enstitüsü müdürlüğü görev aldığı alanlardan. Almanca, Arapça, İngilizce, Farsça bildiği yabancı diller. Farsça ve Arapça’dan Selçuklu tarihi ile ilgili birçok önemli belgeyi tercüme etmiş. Arapça ve Farsça bilmesinin avantajıyla Selçuklu tarihini iyi araştırmış.

Prof. Sevim bir dönemler Türk akademyasında yaygın olan Batıcı, yerli oryantalist anlayışa hiçbir zaman prim vermemiş. Masa başında üretilen tarihle hiç ilgisi olmamış. Kendi tarihini üçüncü sınıf Batılı kaynaklardan okumak yerine tarihi bilgi ve belgelerin peşinde olmuş, ulaşabildiği o dönemlere ait kaynakları büyük bir titizlikle incelemiş ve bunlara göre fikir beyan etmiş.

Ömrünün son demlerine kadar Selçuklu tarihiyle hemhal oldu

Ali Sevim, duayen tarihçilerimizdendi ya da tarihçilerimizin duayenlerinden. Bunu çalışmalarıyla, gayretleriyle gerçekten hak etmişti. Hem üniversitede hem de Türk Tarih Kurumu’nda büyük bir motivasyonla çalışmış ve birçok öğrenci yetiştirmiş. Ömrünün son demlerine kadar kitaplarla, Selçuklu tarihiyle hemhal olmuş. Hoca’nın kitapları bugünkü sorunları, imkânları anlamamız açısından büyük fırsatlar sunuyor. Bölgemizdeki meselelerin tarihi arka planını görmeden bir şeyler söylemek, tarihten ve mekândan kopuk olacağından sağlıklı değerlendirmeler olmayacak. ‘Suriye ve Filistin Selçukluları Tarihi’ adlı kitap bütün güncelliğiyle iç yakıcı bir vakıa olarak devam eden Suriye ve Filistin meselelerinin tarihsel kökenlerini ortaya koyuyor.

Selçuklu tarihinin otoritelerinden olan Ali Sevim’in üslubu, meseleleri ele alışı karmaşık, anlaşılmaz değil. Yazıları okuyan herkesin anlayabileceği türden. Bilimsel, akademik ifade ve tartışmalardan uzak bir üslup söz konusu. Abartılı, ağdalı, okuyucuyu yoran bir dil yok.

9 Mayıs 2013’de Ankara’da vefat eden Prof. Sevim’in cenazesi memleketi Adana’da toprağa verilmişti.

Ruhu şad olsun, mekânı Cennet…

Muaz Ergü

YORUM EKLE