Aralarında Türklerin de bulunduğu Müslüman doktorlar tarafından İngiltere'de kurulan Doctors Worldwide'ın Türkiye ayağı olan Yeryüzü Doktorları birçok sefer dünyanın çeşitli yerlerinde ülkemizin gururu oldu ve olmaya devam edecek inşallah. Nijer'deki sağlık çalışmalarından, Gazze'deki son İsrail saldırısının ardından bölgeye yaptıkları yardımlardan dolayı her Türkiyeli gibi bizim de göğsümüz kabardı.
Niçin Yeryüzüne Yardım Etmeliyiz?
İşte bu ilimlerini insanlık yararına sarf eden 100 gönüllüye Pazartesi akşamı Ünalan 75. Yıl Kültür Merkezi'nde teşekkür beratları verildi. Tv Net'te “Hayat ve Sağlık” programını sunan Yeryüzü Doktorları yönetim kurulu üyesi Kerem Kınık programın sunuculuğunu yaptı. Programın başında yaptığı konuşmasında “Niçin yardım etmeliyiz?”'i dünyadaki gelir ve yaşam standardı adaletsizliğini gösteren sayısal verilerle açıklayan Kınık, elimizden geldiğince dünyadaki bütün mazlumları kollamamız gerektiğini vurguladı.
Herkes Gönüllü Olabilir.
Kınık'ın ardından sahneye gelen Yeryüzü Doktorları yönetim kurulu başkanı Prof. Dr. İhsan Karaman gönüllü olan profesyonel sağlık çalışanı sayısının 1000 olduğunu, lakin dua eden ve maddi desteklerde bulunanları da hesaba katarsak çok daha fazla destekçilerinin olduğunu ve bu sayının ileride çok daha artacağını belirtti. Bu hizmetlerin bir ucundan tutmak için mutlaka doktor ya da sağlık çalışanı olmamız gerekmediğinin, diğer meslek gruplarından da muhtelif fiili yardımlar aldıklarının, fiili yardımda bulunamıyorsak bile maddi ve manevi olarak her şekilde Yeryüzü Doktorları gönüllüsü olabileceğimizin üzerinde özellikle durdu. Örnek olarak iyi dikiş diken emekli bankacı bir kadının kendilerine yardımcı olmak istediğini, ve verdikleri olumlu yanıtın neticesinde şu anda uzak coğrafyalarda ameliyathanelerde bu kadının diktiği çarşafların, örtülerin kullanıldığını söyledi.
Ne Yapmalıyız?
İhsan Karaman'ın konuşmasının ardından Yeryüzü Doktorları'nın genç gönüllülerinden oluşan Genç Yeryüzü Doktorları tarafından hazırlanan sinevizyon gösterimi yapıldı. Dünyanın dört bir yanında yapılan yardım faaliyetlerinin ve yardım yapılan bölgelerin fotoğraflarının gösterildiği sunum sonrasında programın başında ifade edilen “Niçin Yardım Yapmalıyız?”ı bir kez daha ve de somut bir şekilde görmüş olduk. Hele son saldırıların sonunda Gazze'nin derin yaralarına bir nebze olsun merhem olan gönüllülerin fotoğraflarını gördükten sonra çok da elimiz kolumuz bağlı oturmak zorunda olmadığımızı, bireysel olarak ve de tabi ki toplu olarak yapabileceğimiz bir şeylerin her zaman mevcut olduğunu iyice idrak ettik.
100 Güzel İnsana 100 Teşekkür Beratı
Sunumun ardından Yeryüzü Doktorları Nijer sorumlusu İlker İnanç Balkan konuşma yapmak üzere sahneye geldi. Nijer'deki sağlık durumunu ve kendi yaptıkları faaliyetlerini kısaca anlattı. İlker İnanç Balkan'ın konuşmasına müteakiben gönüllüler sırasıyla sahneye davet edilerek, teşekkür beratları kendilerine takdim edildi.
Sahneye gelen her gönüllü kısaca duygularını ve izlenimlerini paylaştı. Ahmed isimli Filistin asıllı Türkiye vatandaşı doktor yardıma gidip de bir şeyler almayan, kendisine bir şey katmayan kimsenin olmadığını söyledi. Başka bir gönüllü son saldırıların ardından Gazze'ye gittikleri zaman abdest almak için musluğu açtıklarında akan suyun tuzlu su olduğunu gördüklerinde ne kadar şaşırdıklarını anlatı. Lübnan'da sağlık faaliyetlerinde bulunmuş olan bir doktor, Lübnan'da kendilerine ”Hiçbir şey yapmasanız bile, buraya geldiniz ya bu bize yeter” denildiğini duygulanarak anlattı. Ayrıca birçok doktor yaptıkları hizmetlerin mesleklerinin zekatı olduğunu ve bunların İslam dünyasının dirilmesine vesile olmasını dilediklerini belirtti.
Basın Mensupları da Unutulmadı
Sahneye son olarak Yeryüzü Doktorları ile beraber dünyanın birçok yerine gitmiş olan ve gördüklerini dünyaya aktaran basın mensupları çağırılarak, teşekkür beratları takdim edildi. Ve basının ve medyanın yapılan hizmetlerin yayılmasındaki önemi üzerinde duruldu.
Programın kapanışında mazlumlara yardım için omuz omuza vermiş gönüllülerin toplu aile fotoğrafları çekildi.
Program sonunda benim aklında kalan en önemli şey şu idi: Hangi meslekten olursam olayım ben de bir şekilde bu hizmetlerin bir ucundan tutabilirim ve kesinlikle tutmalıyım. Bizler bu işleri devralana kadar bu işleri yürüten kişileri takdir etmeye ve onlara her zaman dua etmeye devam edeceğiz.
Salih Demirhan yazdı
Foto Galeriyi ziyaret etmek için: //www.dunyabizim.com/gallery.php?id=28
