Gazze, geçen yaz İsrail tarafından uğradığı zulmün yaralarını hâlâ sarabilmiş değil. 50 günlük yıkımın faturası Gazze’ye oldukça ağır oldu. Özellikle de minik ve genç Filistinlilere… Nüfusunun yüzde 45’i 14 yaş ve altı olan Gazze’de eğitim hayatı tarumar hâlde. Okulların mecburi gecikmelerle açıldığı Eylül ayından itibaren tam olarak 2 ay geçti. Eylül ayında Gazzeli gençlerin eğitim dramı hakkında yazıldı, çizildi ama ne değişti? Pek de değişen bir şey yok. Her acı gibi bu da zamanla soğuyor ve unutuluyor. Fakat biz hatırlamakla mükeleffiz.

Gazze’nin sadece bugünüyle değil, geleceğiyle de oynandı. Bir şehrin altyapısına, sivillerin yaşamına kastedildi. Gazze’nin okulları da bu zulümden nasibini aldı. En azından unutmamak adına kısa bir söyleşi yaptım Filistinli bir dost ile. İsmi Yousri Alghoul. Kendisi bir Filistin aktivisti; biz de Mısır’da bir projede tanışmıştık. Gazze’de yaşıyor, tüm acıya tanık.

Ona bildiğimiz şeyleri sordum, o da bildiğimiz şeyleri anlattı. Ama amaç hatırlamak değil mi zaten… Mescid-i Aksa’ya İsrail postallarının ayak bastığı şu günlerde o postalların Gazzeli gençlerin istikbaline nasıl kastettiğini kısaca bir anımsayalım en azından. Birleşmiş Milletler’e göre acil psikolojik yardıma ihtiyacı olan 373.000 çocuğu anımsayalım…

Son olarak şunu söyleyeyim: İsrail zulmünün istikbaliyle oynadığı, geleceklerine kastettiği bu çocuklara, bu gençlere dair tek bir şey söyleyebiliyoruz eğitim dramını anımsadıktan sonra. Bu çocuklardan “barış” beklemek ne kadar makul olacak hiçbir şey ellerinde bırakılmamışken…

Gazze’de okul sezonu bir süre önce açıldı ve durumun kötü olduğunu haberlerden okuduk. Peki detaylarıyla sormak gerekirse nedir durum onca olan bitenden sonra?

Öğretim yılı başlamasına rağmen birçok okul çadırlarda eğitim veriyor ya da evsiz ailelerin problemleri çözülene kadar öğrenciler başka okullara yollanıyor. Derin bir kriz var. 187 devlet okulu, 91 UNRWA okulu ve 49 özel okul farklı seviyelerde hasara maruz kaldı. Bazı okullar tamamen yıkılmış durumda, bazıları ise kısmî hasara uğramış durumda. İsrail kuşatmasından ve ekonomik krizden dolayı derin bir finansal kriz içinde olan Gazze için okulların aldığı hasar muazzam bir kayıp oldu. Okulların, evlerin, tesislerin ancak büyük bir yeniden inşa projesi ile düzelmesi mümkün. Ayakta kalan okulların ile bir kısmı evsiz kalanlar tarafından sığınak olarak kullanılıyor. (Resmi istatistiklere göre bu sayı 64.000. D. B.) Özellikle İsrail saldırıları sırasında sınır hattında evi olanlar tarafından... Onlar buralara sığınmak zorunda kaldı.

Şu an derslikler yetersiz. Sınıflar ağzına kadar dolu. Eğitim araç gereçleri yok. Kısaca Gazze’de okulların durumu çok kötü. Birçok okulun onarıma ihtiyacı var fakat bu okullarda tüm hasara rağmen seçenek olmadığı için eğitim-öğretim devam ediyor. Öğretmen ve öğrenciler bu duruma da ayak uydurmaya çalışmak zorunda.

Öğrencilerin motivasyonu ne durumda?

Öncelikle belirtmek gerekir ki birçok öğrencinin İsrail saldırıları sonrası yaşadıkları sakatlık ve yaralar iyileşse de hâlâ birçoğu da hastanelerde tedavi altında. Bu sebeple bir kısım öğrenci okul hayatına devam ederken bir kısmı bundan mahrum kalıyor.

Okul sezonu 14 Eylül’de başladı fakat ilk ay öğretimden çok öğrencilere psikolojik destek sağlamaya ve onları tekrar bir şeyler üretebilecek duruma getirmeye çalışan aktivitelerle geçti. Birçok sivil toplum örgütü bu konuda faaliyette bulundu. Bayramdan sonra ise normal öğretim sezonu ancak başlayabildi. Hâlâ tam motive oldukları söylenemez. Çocuklarımız ve gençlerimiz bu yaz akıl almaz bir zulme ve vahşete tanıklık etti ve bu tabi ki onların yaşam, insanlık ve eğitim motivasyonuna olumsuz etkide bulundu. Fakat bu çocuklar ve gençler Filistin’de doğup büyüyor ve bunun kolay olmadığını deneyimliyorlar. Bu sebeple eninde sonunda eğitim hayatlarına da devam etmek zorundalar.

Gazze’deki okulların ve öğrencilerin eksiklerini gidermeye çalışan kuruluşlar var mı? Neler yapılıyor?

Bazı uluslararası kuruluşları içeren bir eğitim grubu mevcut. Bu kuruluşların arasında UNICEF, UNDPE ve Save Children da yer alıyor. Bu grubun okullar için acil eylem planı var ve bu program dahilinde okullara bilhassa kırtasiye ve araç-gereç yardımı sağlanıyor. Bu grup dışında da münferit girişimler var.

Peki ya üniversiteler? Onlarda durum nasıl?

Gazze İslam Üniversitesi, Al Aksa Üniversitesi, Al Kudüs Üniversitesi gibi birçok yüksek eğitim kurumu büyük hasara maruz bırakıldı. Bu hasarın maddi tutarı 10,595,116 Dolar olarak hesaplandı. Fakat daha önce söylediğimiz gibi… Tüm eksiklere ve yıkıntıya rağmen öğretim sezonu buralarda da başladı.

En can alıcı nokta ise İsrail bazı okulları “terörist var” diyerek özellikle hedef aldı; mesela Gazze İslam Üniversitesi. Plânlı olarak okullarımızı hedef aldılar, onlar bu savaşın parçası olmamasına rağmen…

 

Deniz Baran konuştu