DURUŞ’U ÖZGÜN GAZETE

Son zamanlarda gazete okumamaya yönelik bir gayretim vardı. Her ne kadar bazı köşe yazarlarının gündemini takip ediyor olsam da bulundukları gazetenin beni kendileştirmelerine karşı durmaya dair bir gayretim vardı. Hem kulak kesildiğim dünyadan öbürüne sağır olmak istemediğimden hem de insanın hayret duygusunu iki kapağının arasına topladığı yığın yığın haberle öldürdüğünden şu gazeteden uzak durmayı başarmak üzereydim ki beni ‘hayrete’ düşüren bir gelişme yaşandı ve ‘Özgün Duruş’ isminde bir gazete yayımlanmaya başlandı. Her ne kadar ‘özgün’lük, ‘hakiki’lik, ‘gerçek’lik vurgularının yapılması benim pek hoşuma gitmeyen şeylerse de gazete entelektüel doluluğu, gerek ele aldığı haberlerde gerekse üslubunda kendisini gösteren cesareti ve seçiciliği ile bu ‘pürüzünü’ nezdimde telafi etmiş bulunuyor.  

 

Özgün DuruşNeden Heyecan Verici?

Bir gazetenin haber ‘derlemekten’ öte vazifeleri olmalı… Mesela topyekun bir bilinç inşa etmeli. Yani gazetede yazan bazı yazarların gayretinden öte, gazetenin böyle bir misyonu olmalı. Sis bulutlarının arasında bir pencere aralamalı, henüz savaş meydanında sıcak yarayı sarmalı, kan kaybını önlemeli, düşeni kaldırmalı, yalpalayanı kendine getirmeli… çok şey mi bunlar?  Bir kavgaya başka nasıl başlanır?

Ben yakın bir zaman önce yayın hayatına başlayan gazetenin böylesine bir gayret içinde bulunduğuna inanıyorum. Sanırım bundan dolayı şu an abonesi olduğum tek gazete ‘Özgün Duruş’ oldu. Yazar kadrosu dahi başlı başına bir heyecan uyandırıyor zaten; Yusuf Kaplan, Ümit Aktaş, Ali Bulaç, Abdulaziz Tantik, Yıldız Ramazanoğlu bu yazarlardan birkaçı. Evet bu isimleri başka yerlerde de okuduk, okuyoruz. Fakat sanki taş yerini buldu, daha bir ağırlaştı. Öyle hissediyor insan.

Gazetenin ‘fikrinin’ ne olduğunu Genel Yayın Koordinatörü Ümit Aktaş’ın şu ifadelerinden daha iyi anlayabiliriz; “Bizler, Allah’a ve ahirete iman eden Müslümanlar olarak, her şeyden evvel komplekslerden arî bir “etik, estetik ve politik” bir söylem ve duruşu ortaya koyabilmeliyiz. Sözgelimi ve elbette şehirli, özgürlükçü ve hatta demokrat bir İslamî anlayışı savunabiliriz. Ama bunu yaparken kendimizi liberal, muhafazakâr veya burjuva olarak tanımlamamıza bir gerek olmadığı gibi, aslında buna ihtiyacımız da bulunmamaktadır”. Bir genel yayın yönetmeni bunları düşünür ve yazar da ben nasıl o gazeteyi sevip saymam? Gazetenin zikrinin neler olacağını da varın siz düşünün artık? Dilerim ki zaman bu entelektüel birikimi artırır, bu tavrı bozmaz, bu güzel insanları çoğaltır. 

 

Gazetede Daha Başka Kimleri Görmek İsteriz?

Modernizmin karşısında geleneksel kafa karışıklığımızı gidermeye yönelik ufuk açıcı yazılarıyla Prof. Tahsin Görgün’ü, evet, muhakkak ki işi hayli başından aşkındır ama müzikal kültürümüzün teorik bilgisini, dolayısıyla seçiciliğimizi besleyecek yazılar yazsa ne güzel olur dediğimiz Yalçın Çetinkaya’yı, edebi yazılarıyla Berat Demirci’yi, Metin Önal Mengüşoğlu’nu, şair olarak Süleyman Çobanoğlu’nu, heyecanıyla Hakan Albayrak’ı, estetik bilincimizin ruhuna dair yazmak üzere Hüseyin Kutlu’yu, sağda solda yazı yayımlamak için türlü türlü taklalar atanları değil, derdi olan, dermanı değil anlamı arayan, soru soran, bize yazıları yayımlanıyor, ismi anılıyor diye tepeden bakmayan, burnu büyümeyen, korkma ben varım hamaseti yapmayan, korktuğumuzda var olduğunu zaten bildiğimiz, buna inandığımız, kardeşliğimizin bağlarını gün geçtikçe sıklaştıran tüm kardeşlerimizi bu gazetede görmek isteriz işin doğrusu. 

 

Rahatsız Olanlar mı Var?

Kulağımıza kadar gelen bazı haberlere göre bir takım medya ‘kurumları’  Özgün Duruş’un duruşundan rahatsız olmaya, bazı yazarların orada yazıyor olmasından nem kapmaya filan başlamışlar. İnşallah Özgün Duruş varlığıyla bu samimiyetsizliğin, çekememezliğin, ince hesaplılığın, cemaatçiliğin, ‘benim o’culuğun güçten düşmesine en güzel alternatif olur. Zalimin karşısında bükülmeyen bir bilek, mazlumun karşısında yufka bir yürek olmaları dileğiyle… 

 

Muaz Yanılmaz beğendi, önerdi

muazyanilmaz at gmail.com

GYY'nin notu: Özgün Duruş gazetemizi heyecanla takip ediyoruz. Gazetemizde daha kısa, daha mutfakta üretilmiş, daha çok parça metinler, haberler görmek isteriz!