İnsandaki din duyguyu açığa çıkarmak, bu duygunun insan davranışları üzerindeki etkilerini anlamlı hâle getirmek için toplumun ve bireylerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, bireysel ve toplumsal beklentileri karşılayacak şekilde çalışmalarına yön veren çocuk eğitimleri, yaygın eğitim çalışmaları ile örgün eğitimlerde verilmeyen ya da eksik bırakılan konulara odaklanıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinde ebeveynlerin çocuklarıyla beraber din eğitimi kapsamında neler yapabilecekleri hakkında YEKDER Çocuk Eğitimleri Komisyonu Üyesi Ruşen Yavuz ile bir söyleşi gerçekleştirdik.
Herkesin dikkatini çekecek önemli bir konuyu ele almadan önce sizi tanımak isteriz. Kendinizden biraz bahsedebilir misiniz?
Önlisans İlahiyat ve Çocuk Gelişimi mezunuyum, İki yıl ihtisas eğitimi aldıktan sonra üç yıl da hafızlık yaptım. Yaklaşık yedi yıl önce arayış içerisindeyken YEKDER ile tanışmış oldum. Eğitimci Geliştirme Programı’nı tamamladıktan sonra YEKDER’in bünyesinde Ev Okulu öğretmeni olarak görev aldım. Bu vesile ile Üsküdar Belediyesi Ev Okulu modelleme çalışmasında ve Ev Okulu Koordinatörlüğü'nde asistanlık yapma fırsatım oldu. Bu alanlardaki tecrübelerim sonucunda materyale, oyun ve etkinliklere ilgim iyice arttı. Materyal Gelişme Atölyesi projesini bir dönem yürüttüm. Kaliteli bir din eğitimi hizmeti verilmesi fikrinde olan, bu anlamda din eğitimi alanında özgün modeller, materyaller üretilmesine ve nitelikli din eğitimcilerinin yetişmesine katkı sağlayan bir kurum olan YEKDER ile çalışmalara devam etmekteyim.
Yaşanan salgınla beraber vatandaşların evde kalma süreleri uzuyor. Bu süreç içerisinde çocuklara yönelik din eğitimi nasıl olmalı sorusunun cevabı arayışındayken, Çocuk Eğitimleri Komisyonunuz ile tanışmış olduk. Bu anlamda komisyon olarak yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
Çocuk eğitimlerinin genel çerçevesine yakından baktığımızda akla gelen ilk çalışma Ev Okulu olduğunu söyleyebilirim. Ev Okulu evlerde yapılan çalışma olmakla birlikte son dönemlerde kurumların merkez binalarında da yürüttüğü bir programdır. Bu süreç online olarak da olsa tüm eğitimleri eve taşımış olduk. Ev Okulu programı ile çocuklara temelde din eğitimi hizmeti vermeyi amaçlıyoruz. Ev Okulu eğlenerek ve eğlendirerek öğreten, nitelikli din eğitimi programıdır. Bunun haricinde bu alana yönelik farklı projemizler de oluyor. Örneğin “Adab Okulu” projemiz var. Bu projede okul öncesi din eğitimi yapan kişi ve kurumların daha sağlıklı eğitim yapması için hazırlanmıştır. Müfredatı, etkinlikleri, kazanımları ve okul öncesi din eğitimine nasıl bakılması gerektiğini sunan bir program. Müfredat uygulamaları iki yıl sürmüş ve içerik ona göre düzenlenmiştir. Çocuk Eğitimleri komisyonunun yürüttüğü bir diğer çalışma Eğitimci Geliştirme Programı’dır. Benim de mezunu olduğum bu çalışma alanda nitelikli eğitimcilerin gelişmesini hedefleyen, uygulamalı bir din eğitimi programıdır.
Bütün bunların yanında sürekli kendimizi güncelleyerek din eğitiminde ihtiyaç gördüğümüz alanlarda oyun, etkinlik ve materyaller üretmeye devam ediyoruz.
Peki, oyun ve etkinlikleri üretirken neyi hedefliyorsunuz?
Hedefimiz çocuğun severek öğrenmesi ve hayatına öğrendiği bu kazanımları aktarmasıdır. Çocuğun hayatındaki en önemli etken olan oyundan yola çıkarak onlara ulaşmayı amaçladık. Peygamberimiz (sav.)’in hayatına baktığımız zaman oyuna önem vermiş, yakından ilgilenmiş, çocuklarla bizzat oynamıştır. Çocukların akranlarıyla oynamalarını teşvik etmiş, oyunlarına mani olmamış, gerektiğinde onlarla çocuk olmuştur. Çünkü oyun; bir çocuğun yaşamında en çok yer alan etkinlik olmasının yanında onun eğitimi ve kişiliğinin gelişiminde önemli bir unsurdur. Nasıl ki gıda bizim temel ihtiyacımız ise, oyunda çocuğun temel ihtiyacıdır. Çocuk oynadıkça duyuları, becerileri artar. Oynadıkça doğal bir şekilde öğrenir, gelecek hayata hazırlanır. Kısacası; oyun çocuğun gelişimi ve kişilik kazanmasında önemli bir unsurdur.
Bir öğrencimin sözü her zaman kulaklarımdadır, “Çok hızlı öğreniyoruz, çok eğlendiğimiz için...” Çocuğun mutlu olduğu an, bilginin en kalıcı olarak aktarıldığı andır. Çocuk için oyun bu kadar önemli iken, bizlerde oyunları ve etkinlikleri güncel tutmaya, yenilerini üretmeye gayret ediyoruz.
Takipçilerimiz, ürettiğiniz oyun ve etkinliklere nereden ulaşabilir?
Çalışmalarımız, alanda bulunan ve merak edip uygulamak isteyen herkesin istifadesine sunulmuştur. Bu çerçevede Çocuk Eğitimleri Komisyonu Başkanı Elif Konar Özkan’ın editörlüğünde, Koordinatör Ayşe Öztürk, Komisyon Üyeleri olarak Tülin Öztürk ve tarafımca hazırlanmış olan “Kur’an-ı Kerim Öğretiminde Oyunlar ve Etkinlikler” kitabını çıkardık. Sekiz ay gibi kısa bir sürede ikinci baskısı yapılan kitabın temini için YEKDER’in sitesi (https://www.yekder.org/) sitesi üzerinden veya tüm internet kitap satış noktalarından sipariş edilebilir. Alanı daha detaylı hale getirmek adına şu sıralar “İlmihal Öğretiminde Oyunlar ve Etkinlikler” kitabı için çalışmalarımıza devam ediyoruz.
Ayrıca herkesin istifade edebilmesi için özellikle oluşturduğumuz sosyal medya hesaplarımızdan çalışmalarımızı paylaşıyor gelen sorulara bağlı olarak yardımcı oluyoruz. Merak edenler hesaplarımızı takip edebilir.
İnstagram: cocukegitimindeoyunetkinlik
Facebook: cocukegitimindeoyunetkinlik
“Kur’an-ı Kerim Öğretiminde Oyunlar ve Etkinlikler” kitabınız alana dair özel bir çalışma mı? Kitabınızın içeriğinden biraz bahsedebilir misiniz?
Kitabın şu anlamda özel olduğunu düşünüyorum. Kur’an eğitimi yapmak isteyen herkesin Kur’an eğitimi ile alakalı tüm unsurları bir arada bulabileceği bir çalışma. Birden fazla kitap çıkabilecekken muhteva olarak, bir kitapta toplamış olduk. Kur’an eğitimi severek, sevdirilerek verilmesi gereken en önemli eğitimlerimizdendir. Bu temel düşünce ile Kur’an-ı Kerim Öğretiminde Oyunlar ve Etkinlikler kitabı, çocukların dünyasında oyunların ve etkinliklerin ehemmiyetini ve işlevselliğini kabul ederek hazırlanmış olduğumuz bir çalışma.
Kitap iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde; “Yüzünden Okuma, Ezber ve Tecvid” öğretiminde kullanılabilecek oyun ve etkinlikler yer alırken ikinci bölümde ise cüz eğitimi esas alınarak “Harfi Tanıma ve Sesini Fark Ettirme” etkinlikleri ve “Harf ve Kelimeleri Eğlenerek Okuma” oyunları yer alıyor. Kur’an-ı Kerim Öğretiminde Oyunlar ve Etkinlikler kitabı, başta Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi ile İmam Hatip Lisesi Meslek dersleri öğretmenlerine ve Kur’an Kursu öğreticilerine Kur’an-ı Kerim öğretiminde yardımcı olmak amacıyla hazırlanmıştır. Aynı zamanda kitap, okul öncesi öğretmenlerine ve bu konuda yetkin ebeveynlerin de kullanımına uygun olarak tasarlanmıştır.
Ülke genelinde koronavirüsüne (Covid-19) karşı alınan tedbirler çerçevesinde evlerimizdeyiz. Bu anlamda bize kitabınızdan veya ürettiğiniz oyunlarınızda birkaç tane örnek verebilir misiniz?
Tabii ki, seve seve.
Kitabımızda yer alan ‘Kelime Çarkı’ oyunu hemen hemen tüm derslerin içeriklerine uyarlanabilecek oyunlardan.
Oyun Adı: Kelime Çarkı
Amaç: Elif Ba öğretiminde harfleri-kelimeleri eğlenerek okuyabilme
Malzemeler: Kartondan veya tahtadan yapılmış çark
Uygulama: Üzerinde kelime ve her kelime için puanların bulunduğu bir çark hazırlanır. Çocuk çarkı çevirir. Hangi kelime gelirse onu okur. Doğru okuyabilirse kelime hangi puanın sırasında ise o puanı kazanır.
Bu oyun Kur’an öğretiminde kullanılabileceği gibi, dini bilgiler derslerinde birçok konuda kullanılabilir. Hazır evdeyiz ebeveynlere şu öneride bulunabilirim. Çocukları ile birlikte yapabilecekleri etkinlikleri sohbet ederek belirleyip bu oyunda ki gibi kâğıtlara yazıp, çarka yapıştırabilirler. Ardından çark çevrilerek, okun gösterdiği etkinlik birlikte yapılabilir.
Oyuna, oyun ile başlamak ayrı bir güzellik olur diye düşünüyorum.
Oynamak veya oynatmaktan keyif aldığım, kitabımızda Ezber Oyunları bölümünde yer alan sureyi doğru şekilde tamamla oyunu şu şekilde oynanır.
Öğretmen bir resim belirler. Dondurma çubuklarını (ağız çubuğu) yan yana dizer. Resmi üzerine yapıştırır, aralarından keser. Çubukların arka tarafına ezberlenen surenin ayetlerini yazar. Sureyi doğru şekilde sıralamalarını ister. Öğrenciler doğru sıralama yapıp yapmadıklarını kontrol etmek içim çubukları çevirerek arkasındaki resme bakarlar.
Bu oyun imanın/İslam’ın şartları, abdest gibi sıralaması olan birçok konuda oynatılabilir.
Son olarak izci oyunu olarak oynatılan “Yakup Dedi Ki”
Bu oyun bizim klasik olarak bildiğimiz deve-cüce, gece-gündüz gibi komutları olan bir oyun. Önemli olan nokta, ‘Yakup dedi ki’ ile başlayan cümlelerdeki komutları çocuğun yapması. Yakup dedi ki ile başlamıyorsa sabit kalması. Örneğin:
Ebeveyn: “Yakup dedi ki ellerini kaldır” der. Çocuk ellerini kaldırır.
Ebeveyn: “Ellerini beline koy” der. Çocuk ellerini beline koymaz. Koyarsa yanar.
Bu oyunu namazın içindeki şartları pekiştirmek için oynatabiliriz.
Ebeveyn: “Yakup dedi ki Rûku” der. Çocuk rûku halini alır.
Ebeveyn: “Yakup dedi ki secde” der. Çocuk secde halini alır.
Ebeveyn: ‘Kıyam’ der. Çocuk hala secdededir. Oyuna başlatıldığında yavaş oynarken, bir süre sonra hızlandırmak keyifli olacaktır.
Bu oyunlar, çocuğun hem hoş vakit geçirip kendi kâbiliyetini geliştirebileceği nitelik taşımakta, hem de çocuğa ilerideki hayatında faydası olacak bilgiler öğrenmesine yardımcı olacak tarzdadır. Ayrıca çocukların eğlenerek öğrendikleri bu süreç, yetişkinleri de rahatlatacaktır.
Bu hoş söyleşi için ve bize vakit ayırdığınız teşekkür ediyoruz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Peygamberimiz (sav.)’in çocuklara yaklaşımı ve tavsiyeleri, eğitimcilere, anne ve babalara en güzel örnektir. Bütün heyecanımı gayretimi buradan alıyorum. Bu yüzden, bu konuda anne, baba ve biz eğitimcilere büyük sorumluluk düşüyor.
Rabbim niyetlerimizi halis eylesin, gayretimizi artırsın.
Son olarak Mesnevi’ye kulak vermek yerinde olacaktır: “Çocuk oyunla akıllanır, oyun oynaya oynaya aklı başına gelir onun. Oyun, görünüşte akla uymaz ama iş böyledir işte.” (6. Cilt, 2255. Beyit)
Ben teşekkür ederim…
Röportaj: Nihan Su