İlk olarak arkadaşımın ısrarlı bir şekilde kitabını aradığında duydum Sezai Uğurlu ismini. İlk baskısının ardından bir daha basılmayan bir şiir kitabıydı aradığı. Öpünce Güvercin Oluyor Sabahlar isimli kitaba benim de ilgim artmaya başlamıştı. Acaba nasıl bulunabilirdi?
Cahit Zarifoğlu kendisini arıyor
Kitabın bulunmasından önce Sezai Uğurlu ile ilgili biraz araştırma yapma gereği duydum. Maalesef kendisi hakkında yeterince bilgiye ulaşmak pek mümkün değildi. Kendisinin Maraşlı olduğunu, Rasim Özdenören’in, Milliyet’in neşretmiş olduğu “İl İl Türkiye” kitabındaki yazısından öğreniyoruz.
Kendisini Nuri Pakdil’in çıkartmış olduğu Edebiyat dergisinde görüyoruz. Şiir ve yazıları orada yayınlanıyor. Ayrıca Cahit Zarifoğlu’nun mektuplarında ismi geçiyor: “Sezai Uğurlu epeydir uğramıyor. Demin Sezai'nin ev sahibi arkadaşımız Halil İbrahim var, ona telefon ettim, Sezai iyiymiş, şu anda da İstanbul'daymış, bir iki güne dönecekmiş. Not bıraktım uğrasın diye ve ismini verdim, Almanya'dan mektup bekliyorlar diye. Umarım yakın bir zamanda ondan mektup alırsın.”
İnsanın içine ve toprağın güzelliğine davet eden şiirlerle dolu
Sezai Uğurlu’nun Edebiyat Dergisi Yayınları tarafından neşredilen kitabının ismi Öpünce Güvercin Oluyor Sabahlar. Samanlıkta iğne aramak kadar zor bir iş bu kitabı bulabilmek. Zira sahafların çoğu yazarı tanımamakla birlikte, kitabın ismini dahi duymamış. Bu minvalde kitabın bulunabilmesi daha da çetrefilli bir hal aldı benim için.
Nihayetinde “bulanlar arayanlardır” nasihatinden yola çıkarak bu kitaba bir sahafta rastladım. Bu küçük ama çok değerli kitabı elime aldığımda fazla yıpranmamış olması da beni mutlu etti.
61 sayfalık şiir kitabının baskısı Ekim 1982 tarihli. Kapak düzeninde Arif Ay’ın ismini görüyoruz. 37 şiir var kitapta.
Her biri yalın ve estetik kaygıları olan şiirler. İnsanın içine ve toprağın güzelliğine davet eden şiirlerle dolu.
Nerede o yazarlar?!
Vakt-i zamanında Büyük Doğu, Diriliş, Mavera, Edebiyat gibi dergilerde yazıları yayınlanan isimlerin her birinin hafızalarımızda yer etmesi ve bu konuda yayıncıların sorumluluk almaları gerektiğini düşünüyorum. Zira Sezai Uğurlu gibi kıymetli insanların nerede olduklarını, ne yaptıklarını bilmek her okuyucunun hakkı.
Sormamız gereken soru, Sezai Uğurlu bu kitap haricinde neden eser neşretmemiş? Şu anda neler yapar, eder? Şiir kitabından anladığımız kadarıyla önemli bir şair olan Uğurlu’nun şiire neden devam etmediği de merakımızı celbediyor.
Umarız değerli büyüklerimiz bu eseri tekrar neşreder.
Sezai Uğurlu’nun “Artmak” adlı şiirini okumak için buyurunuz.
Berkehan Kıran, kayıpları aramaya devam ediyor
