Kitabın içeriğinin "Yazıya kağıda büründüm/ kitap diye göründüm" demesine binaen kişinin gerçekleştirdiği okuma eylemine okuyuculuk adını veriyoruz. Diğer bir tabirle kitabın; nesnel olarak mevcudiyet kazanması, görsel açıdan paylaşılabilirliği ve şahsi birikimin içinde zikredilebilmesi hasebiyle okunmasıdır okuyuculuk. Böyle bir kitap okuma ediminde A ile B kitabı arasındaki fark kendisini kapak tasarımında, incelik-kalınlık oranında ve kitap künyesinin popülaritesinde gösterir. Peki, insan neden okuyucu olur? "Hiçbir tefekkür hasbi değildir. Hasbi tefekkür, tefekkür için tefekkür, sanat için sanat gibi bir yalan" der Cemil Meriç. Okumak için okumak da böyledir; hiç kimse "Ben sırf kitap okumuş olmak için kitap okuyorum" ya da "Spor olsun diye okuyorum" demez. Ancak niyetler ve hedefler ne kadar farklı olursa olsun sonuç aynıdır: Okuyuculuk. Konuyu netleştirmek adına okuyucunun özelliklerinden kısaca bahsedelim.