Kimleri dinliyorsun diye soruyor bir arkadaş. Farid Farjad diyorum. O da kim diyor? İranlı kemanist diyorum. Bir şaşkınlık nidası ve ardından İran"da da mı Kemalistler varmış diyor. Ben de anlatıyorum: İran'ı bilmem ama Üsküp'te varlar, diyorum.



En iyisi İngiliz tıraşı; kısa ve temiz. Beyefendi gibi..

Üsküp'te bir otel lobisindeyiz. İHH'nın kurban organizasyonuyla ilgileniyoruz. Dışarıda hava oldukça soğuk. Lobide ise sıcacık çaylar ve insanlar. Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Koç hoca anlatıyor, dinliyoruz. Sohbet tatlı. Müfit Yüksel ve Türker Saltabaş"ta sohbetin bir ucundan tutmuşlar. Ben yaşım gereği edeptendir deyip susuyorum. Otel sahibi bir ara söze giriyor. “İyi hoş da hocam” diyor bir de şu saçlarınızı (olmayan saçlarını göstererek) böyle kesseniz daha yakışık alır. “Siz hocasınız.” Şaşırıyoruz. Arnavutları, Üsküp'ün tarihini, Köprülü ailesini konuşurken nerden çıktı şimdi bu?



Dost başa bakar diye düşünmüş olsa gerek

Türker Saltabaş cevap veriyor. “İyi de” diyor, “hocam cami hocası değil üniversite hocası.” Otel sahibi ilginç bir cevap veriyor: Atatürk demiştir ki (olmayan saçlarını tekrar göstererek) saçlarınızı böyle kesin. Diyecek bir şey bulamıyoruz. Nutkumuz tutuluyor. Mustafa Hoca'yla kendi otelimize dönerken buna çok gülüyoruz…

Besim Bal anılarını tazeledi