Ahmet Mercan şiirleri, radyo programları ve aktivist kimliğiyle tanıdığımız biri. Mercan Kayalıkları adlı radyo programında değindiği onlarca yaşamın, acının, kırılganlığın, edilgenliğin bir gün bir top öykü yumağı olup önümüze düşeceğini bilmiyorduk aslında.

Aslında yeni de değil ama yeni fark ettiğim benim için yeni bir kitap Üç Noktalı Yağmur. Bu, hiç bitmeyen bir yağmur... Yağmur nerde? Yağmur camda, aslında yağmur hayatlarımızda, hatırlamadığımız ya da hatırlamamak için üç nokta ile geçiştirdiğimiz yaşamlarda yağmur. Hırçın, biteviye… Yağıyor, sanki kırbaç…

Deneysel öyküde yağmur damlaları

Kitaba ismini de veren Üç Noktalı  Yağmur, deneysel bir öykü… Geri dönüşlerin olduğu, filmin en heyecanlı yerinde belli belirsiz sislerin sarmaladığı kötü kâbuslara dönüşüyor birden öykü. Şiir gibi ama değil, piyes denebilir ama olmuyor! Üç Noktalı Yağmur, bedeni değil de zihni mefluç bir hastanın kırık dökük hatıraları adeta.

Ahmet Mercan, özelikle Galoşsuz Mustafa Dede –ki öykünün ismi bile sıkı bir metinle karşı karşıya olduğumuzu müjdeliyor gibidir, modernizmin postunu delerek postmodern zamana kafa tutuyor tabir-i diğerle. Sarsıcı, etkileyici bir öykü Galoşsuz Mustafa Dede… Tarık Buğra’nın Oğlumuz öyküsüyle akraba bir öykü… O kadar da sağlam aynı zamanda.

İki kapağın arasında on üç öykü

Her şey yorgun bir günün akşamı  başlıyor zaten ve mahallede bir evin önüne toplanan kadınlar haberin iyisinden ne kadar uzaksa o kadar yakındır işte Mustafa acıya. Mustafa’nın, oğlu Faruk’un kaybolduğu haberini almasıyla sokak sokak, mahalle mahalle onun aramasına ortak eder bizi yazar. Mustafa’nın attığı her adım, onu oğluyla ilgili anılara götürüyor aslında, bir babanın oğlunu sevmesine…

Öykü kurgu itibariyle o kadar sağlamdır ki şaşırtıcı bir finalle burun buruna bırakır bizi Ahmet Mercan. Bağ ile ilgili, babalar ile ilgili bir atasözü döner durur dilinizde en sonunda.

Okul Yayınları arasında çıkan kitap toplam on üç öyküden oluşuyor. Gerek kurgusu gerek anlatımı  ile öne çıkan; Galoşsuz Mustafa Dede, Üç Noktalı Yağmur, özgün –ve ilginç- kurgusuyla Örgütlenen Ölüler öyküleri ile akıl defterine yazıyoruz Üç Noktalı Yağmur’u.

2003’ten bu yana baskısı yapılmayan bu sağlam kitabı hangi yayınevi bir daha sunacak okurlara acaba? 

Yılmaz Yılmaz öykünmek istedi