2018'de okuduğum güzel kitaplar

2018’de neler okuduğunu sorduğumuzda Yağız Gönüler, liste vermek yerine bir yazı kaleme almayı tercih etti. Ve bizi bir biriden kıymetli kitaba aşina kıldı.

2018'de okuduğum güzel kitaplar

“Kendi efkârımca okur yazarım.”
Kul Himmet

 

2018 yılı kitap okurları için her ne kadar zam hadiseleriyle tatsız bitse de neşredilen kitaplar noktasında doyurucu bir yıl oldu. Samimi okurlar belki istifade ederler niyetiyle, yıl içinde okuyup da özel bir yere koyduğum kitaplara dair kısa bir yazı yazmak istedim. Aslında bu kitapları bir silsile hâlinde Twitter hesabımda sunmuştum ancak haklarında bir-iki kelam etmek de gerekiyordu. Dünyabizim listeyi daha berraklaştırmak adına bir imkân olacak.

Tanıyanların malumu olduğu üzere özellikle belirli alanlarda okumayı seviyorum. Tek bir kitap okumakla gün geçirmeyi sevmiyorum. En az üç kitapla ilerlemeyi daha uygun görüyorum. Bu bir tercihtir elbette. Bazen bir konu seçeriz ve o konu hakkında bir romanla beraber akademik kitap okumayı tercih ederiz. Bazen de bir konu üzerinden farklı alanlarda okumalar yaparım. Misal; 'var oluş' konusunda hem felsefî, hem tasavvufî hem de psikoloji okumaları yapmak mümkün. Yahut tarih, mûsıkî ve şiir en çok lezzet aldığım okuma üçlüsünü oluşturur.

Lafı çok uzatmadan, çıkardığım listeye geçeyim ve kitaplar hakkında az da olsa bilgi vereyim isterim. Şu hatırlatmayı da yapmalıyım; kitapların çoğu 2018-17 yılları içinde neşredildi. Çok azı ise daha öncesinde neşredildi. Dolayısıyla bu bir 2018 en'leri listesi değildir; okurun, yani benim 2018 yılı içinde okuduklarım arasından en beğendiklerimin listesidir.

Okuma bereketiniz bol olsun. Zaman ayırma endişesiyle değil, zaman tanımadan okumanızı, bunun huzuruyla ve keyfiyle yaşamanızı dilerim.

Gücü yetmeyen psikoloji denizinde yüzmesin

Raflardan internet sitelerine kadar kişisel gelişim kitapları epeyce bir yer kapladı. Bu kitapların birçoğunun hiçbir kıymeti olmadığını biliyoruz. Bunu anlamak için o kitabı okumak gerekmiyor. Yazarlarının halet-i ruhiyesi ve yaşam biçimleri bile bunu açık ediyor. Yazdıkları şeyler ta ilkokuldan itibaren dedelerimizden, anane ve babanelerimizden aldığımız nasihatlerin paçasına bile kavuşamıyor. Mutlu olmanın formülleri, öfkesiz yaşam rehberi, süper kariyer kılavuzu, muhteşem yaşam ipuçları... Hemen rotayı değiştirip alanının yetkin psikologlarına, psikiyatrlarına bakınca işin renginin ve boyutunun değiştiği görülecektir. Çünkü esaslı psikoloji kitapları bize şunu söyler: "Gücünüz yeterse kendi ruhunuzla tanışın, ahbaplığın zevkine varın, kendinize samimi olmanın hafifliğini yaşayın, yetmiyorsa bu mecralardan uzak durun.”

İşte bu cümlenin yazdığı Gülcan Özer'e ait Herkes Kendi Hayatının Kahramanı adlı kitabın çok değerli olduğunu düşünüyorum. Kitap 2016 yılında çıksa da sakin sessiz yeni baskılar yapmayı sürdürüyor. Peşinden Alper Hasanoğlu'nun Hayat ve Diğer Hastalıklar'ını söyleyebilirim.

Erdoğan Özmen'in Vazgeçemediklerinin Toplamıdır İnsan kitabı Birikim dergisi yazılarından oluşuyor ve çok uzun süre dönüp dönüp baktığımı hatırlıyorum. Merhum bilge adam Engin Geçtan'ın vefatından bir süre önce yayınlanan Orada, Bir Arada kitabı hem özgünlüğü hem de samimiyetiyle çok kuşatıcı. Son olarak Nihan Kaya'nın İyi Aile Yoktur kitabını kendini yaralı ve yorgun olarak hisseden tüm annelere ve babalara öneririm. Zira bu yaralı ve yorgun oluş bir döngü, bir aile hikâyesi sebebiyle olabilir, iyice bakmalı...

Yeni Türkiye'nin özellikle ruh sağlığı üzerinde duruluyor

Bu yıl içinde yayınlanan siyaset ve politika kitapları özellikle Yeni Türkiye'nin iç siyasetini irdelemesiyle ön plana çıktı. Tanıl Bora'nın oldukça geniş çaplı çalışması Cereyanlar dışında sayacağım tüm kitaplar belirli bir meseleyi en anlaşılır biçimde eleştiren niteliğe sahip. Nagehan Tokdoğan'ın Yeni Osmanlıcılık'ı siyasetin hınç, nostalji, narsisizm besleyen taraflarını döküyor. Zafer Yılmaz'ın Yeni Türkiye'nin Ruhu adlı kitabı da yine hınç, tahakküm ve muhtaçlaştırma stratejilerine ayna tutuyor. Aksu Akçaoğlu'nun Zarif ve Dinen Makbûl adlı kitabı muhafazakar üst-orta sınıfın çeşitli 'fırsat'larla buluşunca ne yöne ve nasıl dönüştüğünü anlatıyor. Romantizmin kitabını (kitaplarını) yazan Hasan Aksakal'ın Türk Politik Kültüründe Romantizm kitabı muhafazakâr ve milliyetçi kesimde her zaman heyecanla sahiplenilen “milli ruh” ve “otantik kültür” arayışını her yönüyle eleştiren, zengin bir çalışma. Abdurrahman Arslan, benim her fırsatta okuduğum ve kendi düşünce dünyama özel imkânlar yakaladığım bir isim. Tıpkı Sadettin Ökten gibi. Yeni Politik Kültürün Dünyasında adlı kitabı doğru düşünüyor muyuz, düşüncelerimiz bizden mi yoksa başkalarının düşünce dünyasının taklidi mi, taklit bilgiyle ortaya koyabileceğimiz şeyler (mimariden müziğe, şiirden politikaya kadar) ne kadar gerçek olabilir gibi sorulara cevaplar üretiyor.

Ölüm Terbiyesi son yılların en sarsıcı ve düşündürücü kitabı

Zeynep Sayın'ın Ölüm Terbiyesi adlı kitabı son yıllarda okuduğum en etkileyici kitap oldu. İnsan ayırmayan ölümün hayatın ne kadar içinde olduğunu hem dinler tarihi hem de siyaset üzerinden anlatan çok kuvvetli bir düşünce kitabı. Marc Wittmann, Hissedilen Zaman'da tüm dünyadaki kişisel gelişimcilerin, tasavvufçuların ve hatta felsefecilerin üzerinde durduğu bir meseleyi açıyor: anda olmak, ânı hissetmek nedir, nasıl olur? Jonathan Crary, 7/24'te kapitalizmin meydana çıkardığı uyku problemini sarsıcı biçimde anlatıyor. Hermann Hesse'nin Görkemli Dünya'sı gezmenin ve görmenin en gerçek manalarını keşfe sunuyor. Lars Svendsen, Yalnızlığın Felsefesi'nde tek başına kalmakla yalnız olmak arasındaki farkı anlatırken, akıl ve ruh sağlığı için yalnızlığın önemine değiniyor. Tüm kitaplarına her fırsatta başvurduğum Zygmunt Bauman'ın Yaşam Sanatı, uzun yıllar yeni baskılar yapacağını düşündüğüm bir kitap. Yaşamı ciddi bir iş, yaşamayı da ince bir işçilik olarak gören bir göz Bauman. Frederic Gros'un Yürümenin Felsefesi adlı kitabı da benim gibi yürümeyi çok sevenleri, yürürken düşünmeyi ve düşlerken yürümeyi zevk edinenlerin çok lezzet alacağı bir kitap.

Romanlar anlatılmaz, okunur

Roman ve hikâye kitaplarında konulara değinip sayfaların heyecanını kaçırmak istemem. Burhan Sönmez'in Labirent'i, Eyüp Aygün Tayşir'den Tuhaflıklar Fabrikası, Hasan Yurtoğlu'ndan Weysel Paradoksu, Gaye Boralıoğlu'dan Dünyadan Aşağı, Daniel Pennac'dan Roman Gibi, Georgi Gospodinov'dan Doğal Roman ve Melisa Kesmez'den Nohut Oda her ne kadar az roman okusam da roman okuma dünyamı ve düşüncemi kıymetlendirdiler.

Okumanın en lezzetli hâli: denemeler

2018'de birbirinden güzel denemeler okudum. Köksal Alver'in Haller Hayaller'i, Tekin Şener'den Ötekiler Günü, Ahmet Murat'tan Kuşlarla Sohbetin Şartları, Berat Demirci'den Şey Alırlar Şey Satarlar, Alberto Manguel'den Merak, Stephen Grosz'dan İncelenen Hayatlar ve Eduardo Galeano'dan Tepetaklak sık notlar çıkardığım kitaplar arasındaydı. Hem Türkçe'nin lezzetini yaşadım hem de hayata tam tersi istikametten bakmanın keyfini sürdüm.

Sevmeden anlaşılmaz tasavvuf kitapları

Tasavvuf ve din kitapları tıpkı kişisel gelişim kitapları gibi 'sürüsüne bereket' bir hâl aldı. Bu tip okumaları uzun yıllardır yapan biri için doğru kitapları keşfetmek güç değil. Danışacak birilerinin olması da çok önemli. Detay dediğimiz tasavvufta hiçtir. Ol vesileyle bu yıl okuduğum, dolu dolu okuduğum kitapları, yazarlarıyla birlikte sıralayayım: Ahmed Güner Sayar'dan Şeyh Bedreddin, William C. Chittick'ten Kozmos'un Hakîkati, Yavuz Selim Uzgur efendinin Sadık Yalsızuçanlar'la birlikte söyleşmesiyle ortaya çıkan Anadolu'nun Kalbi: Harakânî adlı nefis kitabı, İsmail Toprak'tan Bektâşî Hikâyeleri, Mustafa Kara'dan İbn Teymiye'ye Göre İbn Arabî ve Rıza Yıldırım'dan Geleneksel Alevilik. Merak duyduğum her alana nüfuz eden bu çalışmaları ve yazarlarını uzun yıllar ilgiyle takip ettiğimi ve okuduğumu da belirtmek isterim.

Futbol artık düşünülüyor, sağlık sektörü daha sert eleştiriliyor

Memleketimizde nitelikli futbol kitaplarına ulaşmak mutluluk verici oldu 2018'de. İletişim Yayınları'nın futbol kitaplığına İthaki Yayınları da önemli çevirileriyle omuz verdi. Ayrıca Metis'ten de olağanüstü bir futbol-düşünce kitabı çıktı. Yapı Kredi Yayınları'ysa XXI. Yüzyıl Kitapları koleksiyonunda çok önemli çeviriler sunuyor. Bu çeviriler daha çok beden ve ruh sağlığı, bir sektöre dönüşen sağlık, varlık ve kimlik arayışı ile yeryüzünün değişmekte olan yapısında insanın hâline temas ediyor. Futboldan sağlığa doğru listeyi hemen sunayım: Vecdi Çıracıoğlu'ndan Gladyatör, Simon Critchley'den Futbol Düşünürken Aslında Ne Düşünürüz, David Winner'dan Harika Portakal, Moritz Rinke'den Oyunu Okumak, Carl Cederström ve Andre Spicer'den Sağlık Hastalığı, Jonathan M. Metzl ve Anna Kirkland'dan Sağlığa Karşı.

Kitaplar hakkında yazmak, o kitabı unutturmuyor

2012 yılının Şubat ayında kurduğumuz ve o zamandan beri yayın yönetmenliğini yürüttüğüm ruhunakitap.com, 2018'de toplam 207 kitap incelemesi sundu. Arşiv 1000 yazıya ulaştı. Yukarıda ismi geçen kitapların birçoğu hakkında blogda yazılarım yer alıyor. Kitaplara dair ilgisi olanlar bu yazıları da okuyup satın alıp almama konusunda bir karara varabilirler. Zira zamanında hiç etiketine bakmayıp eve poşet poşet taşıdığımız kitaplar için bizi pişman edecekler gibi görünüyor. Korkunç fiyatlar var ortada. Bir kitap almak için uzun uzun düşündüğümüz günler. Allah samimi okurların kesesini bereketlendirsin.

Yağız Gönüler

YORUM EKLE