Kadir Gecesi’ni eda ettik. Kadir gecesi demek Ramazan bitiyor demek bir bakıma. Bir sonraki Ramazan’ı beklemeye şimdiden başlıyoruz.

Yazar ve şairlerimiz Ramazan’ı nasıl geçirdi, geçiriyor. Atasoy Müftüoğlu, Osman Sarı, Arif Ay, Yaşar Bedri, Hüseyin Goncagül, Bünyamin Doğruer anlattılar. “Dağda oruç tutan kim?, Kızılay’a inmek istemeyen kim? Bahçeşehir’de bir sahnede ilk kez “Subhaneke” okutan kim?” hepsinin cevabı bu dosyamızda.

 

Atasoy Müftüoğlu
ATASOY MÜFTÜOĞLU

ATASOY MÜFTÜOĞLU

Ramazan-ı Şerif’in ikinci yarısını İstanbul’da geçiriyorum

Ramazan-ı Şerif’ten bir hafta önce, kendileriyle halen sorumluluk alışverişi yaptığım, yapabileceğim arkadaşlara mektuplar yazarak tebriklerimi bildiririm. Ramazan’ı Şerifi büyük bir sadelik, ölçü, tefekkür, tezekkür iklimi içerisinde geçirmeye çok özen gösteririm. Gençlik yıllarımda sahura kadar süren sohbetler yapardım. Şimdilerde Ramazan’ı Şerif’i daha çok evde ve büroda geçiriyorum. Sahurdan sonra, sabah namazlarından sonra yatmak âdetim değildir. Çok erken saatlerde büroya gider ilk ziyaretçiler gelinceye kadar Kuran’ı Kerim okurum. Ziyaretçilerimiz daha çok öğrencilerimizdir. Bu Ramazanda da öğrencilerimizin kimi sorunlarına yanıt bulabilmek için bazı çalışmalar yaptık. Bu yıl Ramazan’ı Şerif’in ilk yarısında, Merhum Mevlana Mevdudi’nin Tercuman’ul Kuran’ı ile Merhum Muhammed Esed’in Kur’an Mesajını okuyarak bitirdim. Bir gösteriye dönüşen iftarlara katılmam; iftar sofralarının sadeliğine dikkat edilmesi gerektiğine inanırım.

Ramazan-ı Şerif’in ikinci yarısını İstanbul’da geçiriyorum. Gündüzleri daha çok yeni yayınları okuyarak, iftar sonrasında da ise eşimle/çocuklarımla çeşitli camilerde teravih kılarak geçiriyorum.

 

OSMAN SARI

Oruç insanın gerçekleştireceği en yüce eylemdir.

Hamdolsun ramazanı şerifi oruç tutarak geçiriyorum. Ramazan ayında yapılacak en güzel eylem olsa olsa oruç tutmaktır. Nasıl namazda kişinin yapacağı en güzel eylem rükû ve secde ise bence Ramazan’da bir insanın gerçekleştireceği en yüce eylem oruç tutmaktır. İşte ben de bunu yapmaya çalışıyorum. Orucu Sezai Karakoç'un bir yazısında olduğu gibi Samanyolu’nda insanlığa verilmiş  muhteşem bir Tanrı ziyafeti olarak algılıyorum. Zaman zaman da hanım efendiyle mukabele okuyoruz.

 

Şair Arif Ay
ARİF AY

ARİF AY

Oruç yalnızlığı

Evden çıkmadığım günlerde şöyle bir his kaplar içimi: Oruçluyum ya tüm insanlar da oruçlu… Bu his, manen güçlü kılıyor beni. Evden çıkmayarak yaşadığım bu oruç yalnızlığını sürdüremiyorum çoğu zaman. Kitapçılara uğramak için Kızılay’a inmeye göreyim. Ramazan ayında değil de sanki başka bir aydayız. İştahla yiyip içenler, sigara tüttürenler… Üstelik bunu hiçbir edep, ölçü tanımadan adeta oruca savaş açarmışçasına yapıyorlar. Orucun yalnızlığını böyle yerlerde daha yoğun hissediyorum. Ne yaparlarsa yapsınlar, orucun tılsımını yine de bozamıyorlar. Çünkü o, gerçekten inanan kalplerin edep, hayâ, fazilet, merhamet, şefkat ve infakla oluşturduğu bir sonsuzluk çokgenidir.

Oruç aynı zamanda modernitenin saatini değil, İslam’ın saatini devreye sokan bir ibadettir. İftarıyla, sahuruyla, gün doğmadan, gün batımına kadar bütün zamanı bakımlı ve verimli kılar o. Bize oruç gibi bir ibadet bağışlayan Rabbimize binlerce şükür.

 

 

Yaşar Bedri
YAŞAR BEDRİ

YAŞAR BEDRİ

Bu sene dağda tutuyorum orucumu

Sahura kalkmak için can atıyorum. Camın buharını silip, karda bata çıka koşar ayak yürüyen davulcuyu görmek büyük keyif veriyor. İlkokul dörtteyim. Abdest alıyorum, iftara 2 dakika var, dayanamayıp suyu içiyorum, az sonra top atılıyor. Bir gün eksikle tamamlıyorum orucumu.

Kaç yıl geçti aradan? Almanya ve askerlik yıllarımda şeytanın vesvesesi daha ağır basıyor, Allah affetsin.

Yıl 2009. Bu sene köydeki yaz seremonimizi güze erteledik. Köy hayatına alışmaya çalışıyorum. Bu sene dağda sürdürüyorum orucumu. Geçen yıllarda şehirde, sahur davulcusunun kötüler kötüsü davulu ve manileri seslendirişinden uzakta kalmak iyi bir kazanım oldu. O sabotajı hatırlayınca bile hafakanlar basıyor beni.

Encamı hayrola.

 

Hüseyin Goncagül
HÜSEYİN GONCAGÜL

HÜSEYİN GONCAGÜL

Ailemle bir kez iftar yapabildim

Bu yıl ilk kez önceki yılların aksine ekranlarda sahur programı sunuculuğu yerine iftar sunuculuğuna transfer oldum. Sevdiğim sanatçı Ömer Karaoğlu ile birlikte her akşam tv5 ekranlarındayız. Programı birlikte seçtiğimiz Kur'an ayetleri ve mealini okuyarak açıyoruz, o akşamki konu ve konuğa göre. İHH İnsani Yardım Vakfı'nın koordinasyonuyla yaptığımız programa her akşam bir İslam coğrafyasında Ramazanı yaşamış misafiri konuk alıyoruz. Mesela, bu sene Ramazanın ilk haftasını 150 milyon nüfuslu Müslüman Bangladeş'te geçirmiş olan canlı stüdyo konuğumuz Mazlumder başkanı Faruk Ünsal oradaki insanların yoksulluğunu ve mahrumiyetini tarif ederken,'Bedenlerinden başka hiç bir mülkiyeti olmayan insanlar' ifadesi zihnimde çakılı kaldı. Bu sene İHH'nın özellikle dikkatimi çeken gayreti ise yurt içi ve yurtdışında ümmetin mevcut milyonlarca yetimine yönelik yoğun çalışması idi.

Daha sonra canlı programımın ardından çalışanlarla birlikte iftarımı yapıp o akşamki Ramazan etkinliğinin yapılacağı semte gidip sahne alarak Ramazan’ın manasına yönelik meddahlaşıvermek, mesaj verme kaygısıyla seyircilerimin karşısında. Bahçeşehir’de ki sahne programımda oradaki yetkili, programdan sonra bana 'hocam, ilk kez bu sahnede bir çocuğa Sübhaneke okutturdunuz' dedi. Bu Ramazanda sadece bir akşam ailemle iftar yapabildim ki o da misafir ağırlamak vesilesi ile oldu aile büyüklerimizle birlikte. Orada da boş durmadım tabii amatör kameramla davetimizin video ve kamera çekimiyle hatıra kalsın için çaba içindeydim. Ramazana mahsus bir husus da sahurdan sonra uyuyamama alışkanlığım. Bu bereketli vakti de Kur'an ve meal okuma, Safahat'a devam ve günlük yazma ile değerlendirip kuşluk vaktine kadar uyku istirahatına geçiş. Ayrıca Ramazan boyunca çocuklar için sahneye koyduğumuz  "Keloğlan Oruç Tutuyor" adlı müzikli oyunumuzu Bahçelievler, Üsküdar, Esenler, Beyoğlu belediyelerinde oynadık… Ama her zaman olduğu gibi büyükler daha çok keyif aldı bu oyunumuzdan..

 

Bünyamin Doğruer
BÜNYAMİN DOĞRUER

BÜNYAMİN DOĞRUER

Ömrümüz Ramazan, akıbetimiz bayram olsun

Ramazan’da Vahiy ile ilişkimi gözden geçiririm.

Gök Sofrası Kur’an’ı, bana yeniden vahyoluyormuş gibi okuyup anlamaya gayret ederim. Beslenme kaynağım sayesinde ruhumun açlığını bu ayda doyurmaya çalışırım. Dünyanın kışkırtıcı lezzet ve şehvetlerinden ancak Kur’an sayesinde uzaklaşabileceğimi hiçbir zaman unutmam.

Bu ayda elden çıkmış cennetimizi yeniden elde etmek için tevekkül, tezekkür, tedebbür, taakkul şubelerimi Hıra mantığı içinde değerlendirip, tüm ruhi ve manevi ünitelerimi bakıma alırım… Bozulan, tozlanan, arızalanan noktaları bu ayda tamir etmeye çalışırım. Rabbimin belirlediği bu ilahi gündemin amacına uygun bir Ramazan geçirip, mutlu son final olan bayramı hak etmeye çalışırım…

Ömrümüz Ramazan, akıbetimiz bayram olsun. Rabbimiz bu ayda zikr ile korunan, secde ile kendisine daha çok yaklaşan, infak ile arınan, duâ ile tutunan o güzel kullarından eylesin bizleri…

 

Adem Turan  derledi,topladı.