“Ramadan Tent Project”, Türkçesi ile Ramazan Çadırı Projesi… Bildiğimiz Ramazan çadırının neyi yazmaya değer diye düşünülebilir. Ancak söz konusu olan çadır Londra’nın en prestijli üniversitelerinden birinin göbeğinde, Müslüman öğrencilerin öncülüğünde kurulur ve Müslüman-gayrimüslim herkesi kapsayan bir gönüllü grubu ile işletilirse yazmaya, göstermeye değer bir şey olur diye düşündüm. Geçen Ramazan Londra’da mütevazı bir iftarına konuk olduğum, bu sene daha da büyüyen bu güzel inisiyatiften bahsetmek istedim.
Yeni bir proje “Ramadan Tent”, iki senedir düzenleniyor. Sosyal bilimler konusunda Londra’nın köklü üniversitelerinden olan SOAS (School of Orieantal and African Studies) bünyesinde yapılıyor. Aslında uzun tanımlamalara geçmeden tek cümle ile açıklanabilir mahiyeti: Bir Ramazan çadırı nasıl bir işlev görüyorsa, Londra’da bunu gerçekleştirmek.
Londra’nın merkezine bir nebze olsun Ramazan atmosferini taşımak ve bu sayede Londra’nın (ve SOAS’ın) sahip olduğu bin bir türlü çeşitliliği bu atmosfer altında aynı sofraya oturtmak gibi bir vizyonu var Ramadan Tent projesinin. Tabi “aynı sofrada oturmak” birçok şeyi getiriyor yanında. Konuşmak, paylaşmak, anlamak, anlaşmak… Projeyi kayda değer kılan da bunca insanı aynı sofrada oturtmayı sağlaması aslında, herkesin, önyargılarını bir kenara bırakıp aynı sofra etrafında buluşabilmesi, tanışabilmesi…
Bu buluşmanın hikâyesini anlatmaya hariçten övgülerle, gözlemlerle devam etmek yerine bizzat organizatöründen dinleyelim. Tabi önce kısaca kendisini tanıyalım:
Projeyi başlatan Omar Salha, lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamladığı SOAS’ta “Müslümanlar’ın Britanya’daki entegrasyonu” üzerine doktora araştırmalarını sürdüren ve üniversite yıllarından beri okulundaki Müslüman topluluğu bünyesinde aktif olarak etkinliklerde bulunan bir öğrenci. Nitekim bizim tanışıklığımız da bu etkinliklere dayanır. Beyrut doğumlu, ancak 15 yaşındayken Lübnan iç savaşı sebebiyle ailesi ile birlikte İngiltere’ye yerleşmişler. Omar’ı bize yakın kılan bir özelliği ise aslen Mardinli olması. Ailesinin kökeni Mardin’deki Arap etnisitesine dayanıyor. Hatta halâ kendisi her yıl Mardin’e akraba ziyaretine gelir. Şimdi sözü onu verelim:
Ramadan Tent projesi kapsamında neler yapıyorsunuz?
Asıl etkinliğimiz herkese açık iftarlarımız. Her yıl Ramazan boyunca ücretsiz ve herkese açık iftarlar düzenleyerek insanların katılımını ve aynı sofraya oturmalarını sağlamaya çalışıyoruz.
Ramadan Tent projesindeki temel amacınız nedir?
Yaşamın her alanından insanın iftar sofrasında buluşarak sohbet etmesi, birbirini tanıması ve bu muhabbet ile önyargı duvarlarının yıkılması bizim ilk amacımız.
Müslüman gençlerin diğer kişilerle bire bir iletişime geçmesi ve kendi meramlarını anlatabilmesi fırsatı da bu etkileşim ile doğuyor. Hatta bu iletişim bağlamında İslam, farklılıklar, önyargı duyulan konular vb. birçok hususta tartışmanın yapılması dahi mümkün oluyor ve bu sağlıklı tartışma ortamını oluşturmaya çalışıyoruz.
Bir diğer amacımız ise İngiltere’deki ve Avrupa’daki Müslüman gençlerin diğer topluluklarla ilişkisini geliştirebileceği bir platform oluşturmak.
Bu proje fikri nereden geldi?
Aslında İngiltere’ye yeni gelmiş birkaç arkadaşımızın yurtdışında, aileden uzakta nasıl Ramazan atmosferinde iftar yapabilecekleri konusunda kaygılanması bu fikri verdi. Ayrıca 2011’deki Londra’da gerçekleşen protestolarda insanlarla yemek vb. paylaşmanın sıcak bir ilişkiye yol açtığını görüp benzer bir uygulama ile Müslümanlara dair kötü imajın ortadan kaldırılabileceğini düşündüm.
Ramadan Tent projesini kim organize ediyor?
Her şeyden önce gönüllüler organizasyon ekibinin çekirdeği. Her gün gelip etkinlik için kendi ilgi ve yeteneklerince gayret sarf eden gönüllüler bu projenin yüzü. Gönüllü ekibinde ise herkes yer alabilir ancak kontenjanı mümkün olduğunca farklı gruplardan insanlarla doldurmaya çalışıyoruz. Gönüllü ekipte çeşitlilik sağlamak katılımcılarda çeşitliliği de sağlıyor. Mesela geçen sene Türkiye’den yaz kursuna gelmiş bir sürü öğrenci grubu, şaşırtıcı bir şekilde bizden haberdar olup çadırımızı ziyaret etti!
Sistem nasıl işliyor, desteği nereden buluyorsunuz?
Günlük yiyeceğimizi garanti eden üç temel sponsorumuz var: Muslim World League, Muslim Aid and Nadi Park Royal. Ayrıca projemiz için gönüllü olarak bizzat yemek hazırlayıp yollamak isteyen kişilerin katkıları var. Bunların içinde bir profesörün eşi Asma Khan, Masterchef TV yarışmasının 2012’deki galibi Shelina Permalloo ve hatta Leyla, Miyase, Ayşe, Hakime adında 4 Türk kız kardeşimiz de var. Sayelerinde sofralarımız farklı lezzette yemeklerle çeşitleniyor.
Bir diğer temel desteğimiz ise bağışlar.
SOAS yönetimi projenize nasıl yaklaşıyor?
SOAS’ın yadsınamaz bir katkısı var, kendilerine minnettarız. Kolay kolay kimsenin yapmayacağı yardımı bizlere yapıyorlar. Hem üniversitenin fiziki imkânlarını kullanmamızı sağlıyor, hem de finansal destekte bulunuyorlar.
Nitekim bize olan sıcak yaklaşımlarının meyvesi olan bir hadise de durumu örnekliyor: Geçen sene Ramadan Tent’e katılan yabancı bir öğrenci sırf bu atmosferden etkilenerek tercihini SOAS’tan yana kullandı.
İftar yemeği dışında bir etkinliğiniz var mı?
Yeni etkinliklerle projemizi geliştirmeyi düşünüyoruz.
Projenize geri dönüşler ve yorumlar nasıl?
İnsanlar bize sosyal medya, web sitesi, blog gibi birçok yollardan ulaşabiliyorlar ve ayrıca kendi deneyimlerini de yazarak paylaşabiliyorlar. Şu ana kadar çok memnun edici yorumlar aldık. Projemizin amacına ulaştığını hissettiren geri dönüşler… Hatta insanların kısa hikayelerini paylaştığı güzel bir blog oluştu, orada geri dönüşleri görebilirsiniz:
http://ramadantentproject.wordpress.com/
Projeniz sizce hedefine ulaşıyor mu? Projenin insanlar, bilhassa gayrımüslimler üzerindeki etkisinden bahseder misin?
Bizlere gelip “Hayatımda ilk defa gerçek manada bir Müslümanla iletişim kurup inançları ve fikirleri hakkında kendisiyle konuşabildim.” diyen birçok gayrümüslim katılımcı oldu. Bu iletişim sonrasında İslam’ı, Müslümanları anlama konusundaki meraklarını ve açık fikirliliklerini görüp çok mutlu olduğumuz birçok kişi oldu. Etkileşime geçtikten sonra TV’lerin göstermediklerini görmek isteyip farklılıklara saygısını pekiştiren insanlar oldu.
Mesele geçen hafta katılanlar arasından bir beyefendi gelip şunları söyledi: “Geçen hafta sizleri ağaçlarla çevrili yeşil bahçenizde ezan okuyup namazınızı kılarken izledim ve tatlı bir rüzgârın eşliğinde o anın huzurunu yaşadım. “
Projeye dair bir tane etkileyici olay anlatır mısın?
Geçen yıl bizleri ziyaret eden Kuveytli bir çifti unutamıyorum. Bizi bir TV programında gördükten sonra sadece görmek ve bize destek olmak için ziyarette bulunan ve tam olarak nerede olduğumuzu öğrenmek için Kuveyt’teki ve Londra’daki birçok kişiyi arayıp zahmet eden bir çiftti. Hem de en önemlisi ihtiyar ve hasta bir çiftti! İftara dahi kalamamalarına rağmen bunca zahmetle bize ulaşmaları en özel deneyimlerimizden biriyidi.
Bu sene projeyi genişlettiğinizi duydum. Nerelere genişlettiniz?
Bu yıl 12-18 Temmuz arasında İstanbul, 21-27 Temmuz arasında Ndola-Zambiya ve 25 Temmuz’da Manchester-İngiltere’de çadır açtık, açıyoruz.
İstanbul’daki çadırı kiminle işbirliği halinde açtınız?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Gençlik Meclisi, Üsküdar Belediyesi ve Şehir Üniversitesi’nin yardımı ile düzenledik.
Projenize şu ana kadar Türkiye’den veya Türklerden yardım gördünüz mü?
İngiltere’deki Türk Öğrenci Birliği, 6 gün Türk aperatifleri, tatlıları ve ekmeği yollayarak bize destek oldular. Hatta baklavalar ilk geldiği zaman insanları zor tuttuk!
Ramadan Tent’in iletişim kanallarını nedir?
Web sitesi:. www.ramadantentproject.com
Twitter: @RamadanTent
Facebook: www.facebook.com/RamadanTentProject
YouTube: www.youtube.com/RamadanTentProject
Linkedin: www.linkedin.com/company/ramadan-tent
Instagram: @RamadanTentProject
Ramadan Tent projesi dışında başka önemli aktivitelerde bulunuyor musun?
Football Beyond Borders projesinin üyesiyim. Bu platform gençler arasındaki fırsat eşitsizliklerini kaldırmak için futbolun gücünü kullanma amacıyla kuruldu. Ayrıca The Humanitarian Forum, Islamic Relief, Arab-British Chamber of Commerce kurumlarında aktif olarak çalışıyorum. Bazı TV programlarında çalıştığım alanlarla alakalı tartışmalara katılmışlığım var. Özellikle yeni kültüleri ve çeşitlilikleri görebileceğim projeler ile zamanımı kullanmaya çalışıyorum.
İngiltere’de aktif olmak isteyen Müslüman gençlerin/ öğrencilerin koşulları ne durumdadır? Büyük engeller ve önyargılarla karşılaşmadan bir şeyler ortaya koymak zor mu?
Her projede karşılaşılabilecek zorluklar ve engeller vardır. Ama iyi bir niyetle kalkışılan işler bir şekilde yolunu buluyor. Başkalarına yardımcı olacağımız işlerde Allah yardım ediyor ve önünüz açılıyor. Önemli olan bu mantıkla hareket edebilmek. Proje detaylarının ne kadar zorlu olduğu önemli değil; azim, sıkı çalışma, takım çalışması, vizyon ve kararlılıkla her işin üstesinden gelinebilir. Aktif olmak isteyen öğrencilere tavsiyem budur.
Deniz Baran konuştu