Din adına herkesin kendisini söz sahibi kabul ettiği zamanları yaşıyoruz. Kulaktan dolma, kaynaksız, temelsiz ve dayanaksız bir ortamda birbirine karışan kavramlara ek olarak bir de sosyal medya kirliliği eklenince doğru kaynağa ulaşmak oldukça güç bir hâl alıyor. Çünkü söz konusu din olunca su götürmez gerçeklerin ulu orta sözlere malzeme olması; sonu görünmeyen dipsiz bir kuyuya götürür söz sahiplerini.
Tam da bu noktada bizler için en güvenilir kapı; Diyanet’tir. Doğru kaynaklardan öğrenilen bir din; insana huzur ve güven verir.
Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları arasında çıkan “Ailemin Sohbet Günlüğü” isimli kitap; türünün ilk örneği olması anlamında oldukça kıymetli bir eser. “Bir ayet, bir hadis, bir sohbet, bir fetva” alt başlığı ile çıkan kitapta bir ailenin huzur içinde yaşamasını sağlayan meselelere açıklık getiriliyor; konunun sonunda bir fetva ile kafalardaki soru işaretlerine de cevap verilmiş oluyor.
Prof. Dr. Huriye Martı’nın yayın yönetmenliğinde, Sedide Akbulut’un editörlüğünde ve Sedide Akbulut, Zehra Tuncel, Ulviye Ezerbolatoğlu, Meryem Dalğıç, Fatih Yıldız ve Samet Yaman’ın yayına hazırladığı kitap her ailenin mutlaka elinin altında bulunacak bir temel eser titizliğiyle okuyucuya sunulmuş.
Prof. Dr. Huriye Martı’nın önsözünden;
“Elinizdeki bu kitap, bütün boyutlarıyla aileyi ele alan, bilgilendirmenin yanı sıra farkındalık oluşturmayı hedefleyen bir çalışmadır. Dinimizin ana kaynakları olan Kur’an ve Sünnet’ten yola çıkarak aile gerçekliğini dile getiren ve aile sorunlarına değinerek çözüm önerileri sunan kısa sohbetler, okuyucularımızı ailelerimiz için bıkmadan usanmadan sevgi ve emek vermeye davet etmektedir. Aile boyu mutluluğa vesile olması dileğiyle…”
Aile olmak
Kitabın ana teması net; aile olmak. Peki bunun kıstası nedir; Kur’an ve sünnet rehberliğinde aile olmak. Bu temellerle kurulan ailenin ömrü uzun ve sağlıklı olur. Kitabın ilk yazısı; “Aile olmak: Bir Yuvada Buluşmak”
Konu ile ilgili önce Rûm Suresi’nden bir ayet, sonra bir hadis, daha sonra deneme tadında bir sohbet ile aile olmanın gerekleri ve en sonda da “Evlenmenin dini hükmü nedir?” konulu fetva yer alıyor. Yani konunun en iyi şekilde açıklanması için sistemli bir yol izlenmiş.
Aile olmanın, evliliğin hassas noktaları ayrıntılı olarak verildikten sonra yuva kurmanın adımları da sırayla yer alıyor kitapta. “Eş seçimi, nişan, düğün, nikâh, düğün, sevgi, saygı, adalet, eşler arası özel hayat, gelin-kayınvalide ilişkileri, çocuk sahibi olmanın değeri, çocuk hakları, gençlerle iletişim, akrabalık bağları, üvey aile bireyleriyle ilişkiler…” gibi başlıklar halinde ilerliyor kitap. Görüldüğü gibi hiçbir ayrıntı gözden kaçırılmadan bir aile için gerekli olan her konu detaylandırılmış kitapta.
Huzurun adresidir İslâm
Günlük yaşantımızda sık sık rastladığımız birçok olumsuz tavrın sebebini çok uzaklarda aramaya gerek yok. Aile içinde ya da sosyal yaşantının birçok alanında huzursuzluk yaşayanların en önemli sorunu kendilerine seçtikleri rehberlerdir. Sosyal medyayı, tv dizilerini, nefse hoş gelen yaşantıları kendisine örnek alanların ne yazık ki kısa sürede büyük bir huzursuzluğa sürüklendiği gizlenemez bir gerçek. Çünkü hiçbir şey oralarda göründüğü gibi değil ve gerçek hayat denen bir olgu var insanın yaşamını sürdürdüğü.
Ailemin Sohbet Günlüğü’nde de görüyoruz ki en iyi örnek Kuran ve Peygamber Efendimiz. Bunlar dışında kendisine yol gösterici arayanların yaşadıkları buhranlara şahit oluyoruz.
Küresel akıl çelici düşünceleri bir kenara bırakırsak göreceğiz ki aslında huzurlu olmak çok da zor değil. “Adalet: Evliliği Ayakta Tutan Değer” başlığı aslında günümüzde yaşanan sıkıntılara en iyi reçete olacak ipuçlarını veriyor. Üstünlük taslayarak evini bir zindana çevirenlerin örnek alması gereken mükemmel bir yaşantı var karşımıza.
“Abdullah b. Amr b. Âs’tan (r.a.) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: ‘Yönettikleri insanlara, ailelerine ve sorumlu oldukları kişilere karşı adaletli davrananlar, Allah katında, Rahman’ın yanında nurdan kürsüler üzerinde ağırlanacaktır.’ (Nesat, Adabu’l – kudai) (s.72)
Bu konu ile ilgili fetvanın bir bölümüne göz atalım:
“Bir babanın mallarının tamamını veya bir kısmını, diğerlerinin rızası olmadan, kız olsun erkek olsun çocuklarından bazılarına vererek aralarında ayrım yapması dinen uygun değildir…” (s.75)
Özellikle salgın dönemi ile daha da hız kazanan teknoloji bağımlılığı önü alınamaz bir duruma doğru sürükleniyor. Yasaklar nedeniyle sosyal hayattan uzaklaşanlar, kurtuluşu teknolojinin soğuk yüzünde aramaya başladılar. Sonuç olarak da ortaya teknoloji bağımlısı bireylerle dolu bir yaşantı çıktı. Burada; elimizdeki bir imkânı hoyratça harcama ile karşı karşıya kalma gibi bir durum var. Konu ile ilgili ayet; “Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz.” ( Tekâsür, 102/8) (s. 211)
Konulara ne kadar hassas yaklaşıldığını gösteriyor bu başlık ve örnekler.
Sohbet bölümünden…
“Sadece çocuklar için değil yetişkinler için de büyük bir tehlikedir teknoloji bağımlılığı. Onlarca video ya da sanal oyunla geçirilen vakitler, kişinin aile sorumluluklarını ihmal etmesine ve ailede huzursuzluğun oluşmasına neden olduğu gibi çocukların da yeterli ilgi ve şefkati görmeden büyümelerine sebebiyet verir. Hz. Peygamber (s.a.s.) ‘Kişinin bakmakla yükümlü olduğu kişileri ihmal etmesi, ona günah olarak yeter.’ (Ebu Dâvud, Zekat 45) buyurarak ihmallerin dinî boyutuna dikkat çekmektedir.” (s. 214)
Sadece evin içindeki yaşantıya dair konular yok kitapta. Ailenin olduğu her yer ile ilgili detaylar özenli bir şekilde sıralanmış. “Ailede Çevre Bilinci” de bu konulardan biri. Günümüz değil tüm zamanların bir sorunudur çevre. Bilinçsizlik yüzünden sorun haline gelen birçok meseleye aileden başlayan bir bilinçlenme ile yol gösterici mesajlar veriliyor. “Göğü Allah yükseltti ve mizan (dengeyi) O koydu. Sakın dengeyi bozmayın.” ( Rahman, 55 /7-8) (s.239)
Bu konu ile ilgili fetvada çevrenin önemli bir parçası olan hayvanlara dikkat çekiliyor. Fetvanın bir bölümünü buraya alıyorum. “Ancak ölümcül bir hastalığa yakalanmış, tedavi ederek iyileşme imkânı olmayan ve şiddetli acılarla baş başa kalmış bir hayvanın veteriner gözetiminde itlafında bir sakınca yoktur.”
Ailemin Sohbet Günlüğü, bir danışma aracı olarak el altında mutlaka tutulacak bir kitap. Doğru kaynaklardan beslenerek ikame edilecek bir aile; huzurun da dalga dalga yaşanması beklenen bir huzur diyarıdır. Kitaba emeği geçen herkesi can-ı gönülden kutluyorum. Aile ile ilgili her türlü konuda kendisine sağlam bir kaynak arayanlara da bu değerli eseri tavsiye ediyorum.