KONYA DUVARLARINA SAHİP ÇIK!

 

 

Rivayet olunur ki, sol sağ çatışmalarının yoğun olduğu bir zamanda bu tür ideolojik meselelere uzak birisinin yolu gecenin bir vakti çevrilmiş ve kendisine tehditvâri bir şekilde “sağcı mısın solcu mu?” diye sorulmuş. Korkudan ne yapacağını şaşıran kahramanımız şöyle cevap vermiş:

 

-Vallahi Fenerbahçeliyim abi…

 

***

Öyle sanıyorum ki, bu sol-sağ çatışmaları ülkemizin duvar yazıları kültürüne önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Sabah kalktığında kendi ideolojisine göre “faşist” bir söylemi sokağının duvarında gören “yoldaş” dayanamayıp ertesi akşam, üzerine bir çizik atıp kendi sloganını duvara yazıvermiştir. Ya da tam tersi.Yine aynı şekilde “Kör dünyanın göbeğine hak yol İslam yazacağız” diyen “İslamcı”lar, kör dünyanın göbeğine değil belki ama fakültenin duvarlarına bu sloganı yazmıştırlar. Öyle ki, duvarlara yazılan yazıların muhtevasından orada hangi grubun daha güçlü ve oranın kimin kurtarılmış bölgesi olduğu anlaşılmıştır.

 

Bir de basitlik kültürünün mensupları vardır ki, onlar da duvarlara “Seni dünyalar kadar seviyorum aşkım” yazarak ya da kalp içinden geçen okun bir ucuna bir harf diğer ucuna bir harf yazmak suretiyle bir katkı sağlamışlardır. Bütün bunlar görmeye alışık olduğumuz duvar yazılarıdır. Peki ya görmeye alışık olmadıklarımız?

 

Mesela “Hür olurum buyruklarını bir bir donansam sultanım” ya da “Rabbim! Kız okula geliyor, yaşasın cumhuriyet” gibi mısraları duvarlarda görürsek? Tramvayın camına kafamızı dayamış gidiyorken Erdem Beyazıt'tan “Sebeb Ey”le karşılaşıyorsak… Sonra bir de şöyle bir şey karşımıza çıkıyorsa: “Bir zarif adam Cahit Zarifoğlu.” Bütün bunlar yetmemiş gibi bir de tramvay duraklarına “Gidiyorum Bu” yazmışsa bu çılgın arkadaşlar...  Ellerine sağlık demektir!

 

Peki Ama Bu Ne Demek?

 

Bütün bu yazılara Konya'da, Merkez'den (öğrencilerin yoğun olarak yaşadığı)  Bosna Hersek'e giderken rastladık. Ve bir iz sürdük. Bu iz bizi Bosna Hersek tramvay durağına kadar götürdü. Bu durağın geçidinde ise aynı tür yazıyla şöyle bir duvar yazısına daha rastladık: “Benim Şeyhim Vardır/ Onun Makyaj Çantası…” Düşündük buna bir anlam veremedik. Bize düşen ise bütün bunların fotoğraflarını çekip sizinle paylaşmak oldu.

 

Besim Bal yazdı

Fotogaleri için tıklayın