Kalabalıklar arasında sürekli dillendirilen sözler vardır. Fısıltı şeklinde başlar önce her şey. Sonra ağır ağır yükselmeye başlar ses. İnsan, en yakınından başlayarak bir şikâyet deryasının ortasında bulur kendini. Kendisi, eşi dostu, uzağı, yakını hep aynı dertten muzdariptir. İyi gitmeyen bir şeyler vardır aslında hayat denen keşmekeşte.

Aksak yönlerini söyler dururuz hayatın. İçimizi acıtan, ruhumuzu daraltan dertlerinden şikâyet ederiz yaşamak denen tuhaflığın.

Ve şairler kalbimizin onarılmaya bekleyen yanlarına bir ecza sürmek için dizeler sürerler hayatın namlusuna. Onlar dillendirir kalabalıkların dilinin ucuna gelip de söyleyemediği ne varsa.

Eyyüp Akyüz’ün “Biri Beni Onarsın” adlı şiir kitabı, isminden başlayan ve kapağı ile devam eden bir şifa arama çağrısıyla kendini hissettirerek yayın dünyamıza merhaba dedi.

Şiirlerle bir şifa arıyor kendine

Dergilerde yazmak önemlidir çünkü edebiyatın kalbi dergilerde atar. Dergiler, yazar ve şairlerin önce kendilerine bir yenilenme ruhu aşılar. Eyyüp Akyüz, dergilerle barışık bir edebiyat adamı. Şiir, deneme, söyleşi, kitap tahlilleri, masal gibi birçok türde kalem oynatan ender isimlerden. Şimdi Hece Yayınları arasında çıkan ilk şiir kitabı “Biri Beni Onarsın” ile yoluna devam ediyor.

“Tadilat” şiiri “Biri beni onarsın n’olur” diyerek başlıyor. Bu, kitabın ilk şiiri. Eyyüp Akyüz, ruhunun ihtiyacı olan şifa isteğini ilk sıraya alarak giriyor şiire. Aslında insanlığın bir tadilata ihtiyacı var. Ağır ve emin adımlarla yontarak büyüttüğümüz ne kadar ışıldayan yanımız varsa, bir bir koparıp alıyor bu yeniçağ bizden. Kimse de bunu pek kabullenmek istemiyor. Görmemezlikten gelerek, kendini dünya hayatının oyun ve eğlencesine kaptırarak geçiştiriyor acıyan yanlarının sancısını. Eyyüp Akyüz, açık yüreklilikle bunu haykırıyor dünyaya: “beni onaranın olurum kırk yıl kölesi”

Kitap, isminden başlayan bir çağrıyı birçok şiirde tekrarlıyor. Çok olmak, kalbi dostlarla beslemek, güçlü olmak ve bir umut seferine çıkmak: “hayat bir okyanus, kalp bir gemi/
bu gemiye de gönder Nuh peygamberi”

Temiz, yormayan, okuyucuyu imge çıkmazlarında bunaltmayan bir anlatımı var Akyüz’ün. Şiirleri okurken kendinizi aşina olduğunuz bir dünyada buluyorsunuz. Şairle birlikte fark ediyorsunuz olup biteni. Dünya bir seyirhanelikse çoğu zaman, şair seyretmek yerine hep birlikte dünyaya karışmayı tercih ediyor.

Türkiye, bir elif gibi dimdik duruyor şairin kalbinde

Dünyaya hassas bir pencereden bakan şairlerden Eyyüp Akyüz. Türkiye adlı sevdayı kuşanan ve bunu yazdıklarında da gösteren şairlerden. Günlük hayatın karmaşasını şiirlerinde kendi dünyasının girdaplarıyla boyayan ve hiçbir şey olmamış gibi şiirler dizen şairlerin karşısında, Türkiye sevdasını şiirlerine taşıyan şairler geleceğe düştükleri notların ehemmiyeti bakımından önemli şairlerdir. Türkiye sevdasının popülizm ya da hamasi diye adlandırılan hiçbir sıradanlıkla ilgisi yoktur. Türkiye, sevdaların baş tacıdır.

Eyyüp Akyüz’ün şiirinde Türkiye karşımıza dupduru bir sevda ile çıkıyor. Kızının tertemiz yüreğinden bakıyor Türkiye’ye Akyüz. “Bir Faninin Rüyası” şiiri kitapta öne çıkan şiirlerden: “ben hangi kuytuda ağlasam oraya Türkiye diyor kızım/ …/ kızım anne olup Türkiye’yi büyütmek için can atıyor”

Anneler, kızlar ama en çok da babalar konuk oluyor Akyüz’ün şiirine. Babalar aslında şiirlere çok yakışıyor ama annelerin kalbine dokunmayı şairler daha çok tercih ediyor. Biri Beni Onarsın’da babaların kıyıda kalmış kalplerine esaslı selamlar gönderiyor şair: “kalbini al, dize getir baba/ babalar beyt’ül-gazeldir oğullarına”

Eyyüp Akyüz’ün ilk şiir kitabı, titizlikle hazırlanmış bir çalışma. İlk kitaplar heyecanlıdır, telaşlıdır ve tedirgindir aslında. Yıllar sonra ardına dönüp baktığında ilk kitabıyla ilgili ağır pişmanlıklar yaşayan şairlerin sayısı hiç de az değildir. Eyyüp Akyüz hem yayınevi olarak hem de editör olarak sağlam bir adım atmış oldu. Hece Yayınları ve Hayriye Ünal şaire yüz akı olacak bir ilk kitap armağan etmişler.

Bugüne kadar ortaya koyduğu çalışmalarını bu şiir kitabı ile taçlandırmış oldu Akyüz. Onarılmayı bekleyen yüreklere, sevdalara, hüzünlere bir yara bandı gibi dizeler sunarak yardım ediyor ve herkesi o sonsuz maviliğe davet ediyor bir zümrüd-ü anka çağrısıyla.

“acelesi var gülün, duruşundan belli
kül olmak için can atıyor sinesi”

Eyyüp Akyüz, Biri Beni Onarsın, Hece Yayınları.

Mustafa Uçurum