“Tarihin yükü kelimenin sırtındadır. İnsan kelime ile vardır. Fert kendini kelime ile aşar.” cümleleriyle başlıyordu Erdem Bayazıt’ın Edebiyat Dergisinin daha ikinci sayısında, 1969 yılında yayınlanan Kelimenin Dirilişi başlıklı yazısı. Elinde tuttuğu kalemle kelimeye yüklediği bu anlamın hakkını vererek 5 Temmuz 2008 yılında ebedi hayata intikal etti Erdem Bayazıt. Tarihin sırtında ismi bir yük olarak kaldı o günden beri.
Şiirleri ile tanınan Beyazıt’ın, düz yazıları bu kitapta
Hem yaşadığı dönemde hem de sonrasında birçokları için yol gösterici olan Erdem Bayazıt’ın yukarıdaki cümlesini ve birçok başka düşünce yazısını okuyabileceğimiz yeni bir kitap 2015’in Ekim ayında. Hat Yayınları tarafından basıma hazırlanan Kelimenin Dirilişi isimli kitap şair ve fikir adamı kimliğiyle tanınan Bayazıt’ın daha önce farklı mecralarda yayınlanmış çoğunluğu gazete yazısı olan eserlerinin derlemesinden oluşuyor. Bu yazıların derlenmesinde 2012 yılında vefat eden Cemil Çiftçi’nin çabaları göz ardı edilmemelidir. Çiftçi’nin çeşitli kütüphanelerde titizlikle yürüttüğü çalışmalar sonucunda kitabın bazı bölümlerinde yazıları yazarın kaleminden çıktığı haliyle, onun el yazısıyla görmek mümkün olmuştur. Cemil Çiftçi’nin vefatının ardından daha önce de bir Erdem Bayazıt biyografisi kitabı bulunan Hüseyin Yorulmaz kitabın editörlüğü görevini almış ve yazıları anlamlı bir bütün halinde yayına hazırlamıştır.
Dört ana bölümden oluşan kitabın ilk kısmında Erdem Bayazıt’ın bir şair olarak portresi onun kendi yazılarıyla çizilmeye çalışılmıştır. Birçok okur için kitabın bu kısmı Erdem Bayazıt tarafından yazılmış bir poetikayla ilk karşılaşma olacaktır. Kendi el yazısıyla da kitapta yer bulan poetikada şair şöyle der: şiir nedir diye sormadan önce insan nedir diye sormak gerekir.
Kitabın sonraki bölümü olan özellikle 1960lı yıllarda Cahit Zarifoğlu, Nuri Pakdil, Sezai Karakoç ve Rasim Özdenören gibi isimlerle bir araya gelerek oluşturdukları edebiyat ve fikir akımının temellerini anlamamıza yardımcı olabilecek “Baki Kalan Hoş Sadalar” başlıklı bölümde bahsi geçen isimlerin hepsine ve daha fazlasına dair yazılara yer veriliyor. Bu yazarlar arasındaki ilişkiyi anlamak için en güzel örneklerden biri yine kitaba ismini veren Kelimenin Dirilişi başlıklı yazıdır. Bahsi geçen yazıda toplum ve dil ilişkisi üzerinde duran, bu ilişkide edebiyatın ve edebiyatçının rolüne değinen Bayazıt, Nuri Pakdil genel yayın yönetmenliğinde çıkan bir dergide Sezai Karakoç’u hatırlatıyor. Oluşturdukları fikri ve edebi akımın paralelliği ve birlikteliği buradan anlaşılabiliyor.
Konuşacak sözü olmak
Kitabın en merakla okunacak bölümlerinden biri de yazarla yapılan konuşmalardan oluşan “Konuşacak Sözü Olmak” başlıklı son bölüm olabilir. Konuşmaların yapıldığı dönemin güncel siyaset ve sanat alanına bir bakış açısı sağlayan bölüm sayesinde hem yazar hem de içinde bulunduğu ortam daha iyi şekilde anlaşılabilir.
Birçok okurun aklında şiirleriyle yer eden Bayazıt hakkında düşünce hayatı hakkında faydalı bir kaynak olabilecek Kelimenin Dirilişi kitabını ölüm yıl dönümünde okurlarına haber verelim, bilenlere hatırlatalım.
Bu vesileyle kelimeleriyle iz bırakmış şair ve düşünür Erdem Bayazıt’a rahmet dileyelim.
Elif Bayır