Başarılı olmak geçmişten bugüne, her zaman en önemli değer olarak sunuluyordu. Dolayısıyla başarıya ulaşmak için tüm sınırları zorlayacak bir anlayış yerleşmeye başladı.
Evrensel değer yargıları farklı manipülasyonlarla deforme edildi. Yeni nesiller ve özellikle z kuşağı, kendini ifade edebilmek için yepyeni şablonları hayatlarına uygulamaktan geri durmuyor.
Polat Onat, bu duruma ve mevcut gidişata itirazını belirttiği yeni bir kitapla okurlarının karşısına çıktı. "Başarısızlığın Temel İlke ve Teknikleri" adlı bu çalışma, ilginç bir perspektif yansıtan içeriğe sahip. Yazar Onat, sıra dışı bir anlayışla, âdeta kronik başarısız kişiler için bir baş ucu kitabı kaleme almış. Genel itibariyle bize sunulan standart yaklaşımları hemen kabul etmemeyi öneriyor. Olguları ilk elden sorgulayarak standart tanımların dışında, aklın ve mantığın ışığında, tekil bazda ele almamız gerektiğini çarpıcı örneklerle anlatıyor.
Başarısızlıkla barışık kişilerin değerini belki bu vesileyle tekrar anımsama imkânı bulabiliriz. Hayatta başarının da başarısızlığın da ötesindeki şeylerin peşine düşülmesi gündeme alınabilir. Yeterince uygulanamasa bile etik değerlerin, ideallerin ve ahlaki prensiplerin zarureti konusunda minimum farkındalık oluşturulması ihmal edilmemelidir.
Kitapta Polat Onat’ın konuyla ilgili gün gün aldığı notlar, ilginç bir kurguyla bütünleştirilmiş. Neredeyse günlük ya da hatırat sıcaklığı var "Başarısızlığın Temel İlke ve Teknikleri" kitabında. Madde madde ifade edilen kuru bir anlatım söz konusu değil. 26 Kasım 2022’de başlayan günlük notlar, 21 Mart 2023’te sona eriyor. Likya Kitap etiketiyle yayımlanan kitapta toplam 74 tane başlık altında "başarı - başarısızlık" ekseninde fikir fırtınası ortaya konulmuş. Zihin açıcı mahiyette, kuşkusuz benzersiz bir eser "Başarısızlığın Temel İlke ve Teknikleri".
Polat Onat'ın sıra dışı kaleminden çıkan bu benzersiz kitap, her şeyden önce, bize sunulan ve otomatikman itaat etmemiz beklenen standart yaklaşımları hemen kabul etmemeyi öneriyor. Dayatılan olguları ilk elden sorgulayarak bireysel aklın ve evrensel mantığın süzgecinden geçirmemizi, çarpıcı örnekler eşliğinde aktarıyor.
Başarısızlıkla barışık olan kişiler, hayatta başarının da başarısızlığın da ötesinde etik değerler, yüksek idealler ve ahlaki prensipler olduğunun farkına varmaya başlamıştır.
"Ne olursa olsun hep mutlak başarı kovalanmalı" çarpık idealinin soyut zincirlerinden kurtulmuş bireyler, yaşantıdan elde edilecek lezzet ve tatminin, bize dayatılan başarı kriterleriyle sınırlı olmayabileceğini idrak edebilmenin eşiğine gelmiş demektir.
