Bir düşünürü okurken çoğunlukla onu ortaya çıkaran şartları ıskalar, beğendiğimiz ismin bütün fikirlerinin ona özgün, biricik olduğunu zannederiz. Halbuki yücelttiğimiz düşünürleri bile şekillendiren bazı basit çevresel etkenler vardır; aile, eş, gençliğinde geçirdiği bunalım gibi maddeler bu etkenler arasında sıralanabilir.
Dolayısıyla bu açıdan bakarsak bir yazar hakkında yazılan kitaplar, en az yazarın yazdıkları kadar değerli olur. Biz de yazımızda Ali Şeriati hakkında yazılan bazı kitapları ele alarak onun daha iyi nasıl anlaşılabileceğini açmaya çalışacağız.
Ali Rahnema – Müslüman Ütopyacı
Ali Rahnema’nın “Müslüman Ütopyacı” isimli eseri Ali Şeriati hakkında yazılmış en kapsamlı çalışmadır. Bu kitapta Şeriati’nin İran tarihi içerisinde nasıl bir yerde konumlandığını görürüz. Eserde Şeriati’nin babası ve onun okulundan, Batılı aydınlardan, Marx ve diğer sosyalistlerden nasıl etkilendiği güzel anlatılır. Kitap okunduğunda “özgün-marjinal” fikirleri dolayısıyla neredeyse bütün kesimler tarafından dışlanan Şeriati’nin, zamanındaki siyasi ve dini şartlar göz önüne alındığında, ortaya çıkışının gayet tabii olduğu anlaşılır. İhsan Toker tarafından Türkçeye kazandırılan “Müslüman Ütopyacı” isimli eser Hece Yayınları tarafından basılmıştır.
Puran Şeriati – Gözetim Altında Özgürlük
Şüphesiz Ali Şeriati’yi en iyi anlatabilecek insan eşi Puran Şeriati’dir. Onun “Gözetim Altında Özgürlük” isimli kitabı, şehit olana kadar Ali Şeriati ile beraber geçirdiği 19 yılın özeti mahiyetindedir. Kitap boyunca okuduğumuz kısıtlı imkânlar, baskılar, eziyetlerle örnek insan olarak Ali Şeriati’nin mücadele dolu yaşamını görürüz. Bunun yanında Puran Şeriati ile olan tanışmaları, evlilikleri ve çocuklarıyla ilgili kısımlar ise insanı hüzün duygusuyla yoğurur. Eser özetle Puran Şeriati ve başka isimlerin yaşadıkları üzerinden daha çok bir hatırat olarak yazılmıştır. Hatıraların önemini ise Ali Şeriati gibi bir eylem adamını düşündüğümüz zaman anlayabiliriz. Melih Ahıskalı tarafından Türkçeye kazandırılan eser Ekin Yayınları tarafından basılmıştır.
Ertuğrul Cesur – Dr. Ali Şeriati ve Bir İdeoloji Olarak İslamcılık
Bilimsel dili ön planda olan kitap, Ali Şeriati’nin düşünsel anlamda nereye düştüğünü araştırmaktadır. Ertuğrul Cesur özetle Ali Şeriati’nin görüşlerini üç başlıkta (İçtimaiyat, Keviriyat, İslamiyat) açmaya çalışır. Yazara göre Şeriati toplumcu/sosyalist görüşlerini varoluşçuluk ile harmanlayıp bir Müslüman olarak İslam aydınlanmasını savunmuştur. Ertuğrul Cesur, Ali Şeriati’nin 1979 İran devriminin ideoloğu olduğu algısının kesinlikle yanlış olduğunu vurgulamıştır. Bu eser Fecr Yayınları tarafından basılmıştır.
Bir Düşünce ve Eylem Adamı Ali Şeriati (Ali Şeriati Sempozyumu Bildirileri)
Eser 7-18 Kasım 2012 tarihlerinde İstanbul’da yapılan “Ali Şeriati Sempozyumu”nun deşifre edilip kitaplaştırılmış halidir. Konu hakkında oldukça nitelikli isimlerin konuşma ve sunumlarından oluşan sempozyum, Ali Şeriati hakkında Türkiye’de yapılan en büyük organizasyondur. Konuşmalar daha çok Ali Şeriati’nin kitapları, siyasi görüşü ve mezheplere dair bakış açısının nasıl olduğuyla alakalı bilimsel değerlendirmelerden oluşmaktadır. Editörlüğünü Murat Demirkol’un yaptığı eser, Ali Şeriati’nin bütün kitaplarını yayınlayan ve sempozyumu düzenleyen Fecr Yayınları tarafından basılmıştır.
Sizi Rahatsız Etmeye Geldim
Ali Şeriati’nin “sizi rahatsız etmeye geldim” sözünün isim olarak seçildiği kitap 2006 yılından bu yana faaliyet gösteren aliseriati.com internet adresinde yayınlanan yazıların derlenmesinden oluşmaktadır. Şeriati hakkında 1984 yılında Türkiye’de yapılmış -bugün pek kimsenin bilmediği- bir oturum da kitapta bulunmaktadır. “Sizi Rahatsız Etmeye Geldim”de Muhammed Rıza, Lawrance Rıza Erşagi, Asaf Hüseyin, Abdulkerim Suruş ve Mohammed Omar Farooq gibi isimlerin Türkçeye çevrilen yazıları vardır. Ali Şeriati’ye ait fotoğrafların ve alıntıların yer aldığı eser Mustafa Yılmaz editörlüğünde Gezgin Yayınları tarafından basılmıştır.
Günümüzde herkesin bir Ali Şeriatisi olduğunu görüyoruz. Yüceltilen, tenkit edilen, övülen, sapık ilan edilen bir sürü farklı Ali Şeriati var. Kimse onu anlamak istemiyor. Herkes onun üzerinden kendi görüşünü pazarlamaya çalışıyor. Yaklaşık 40 senedir eserleri Türkçeye çevrilen bir ismi, Ali Şeriati’yi anladığımız pek söylenemez. Bu yüzden yukarıdaki beş eserin anlam ve önemi oldukça fazla. Ali Şeriati’ye Allah’tan rahmet, bizlere ise onu anlama bilinci diliyorum.
Yusuf Tunçbilek