Göçebe yaşamı en son terk eden Orta Asya halklarından olan Kırgızlarda, geleneksel sanatlar değerini hiç yitirmedi. At biniciliğinin tarihten bugüne önemli yer tuttuğu ülkede, at koşumları ve eyer yapımı başlıca zanaatlar arasında bulunuyor.

Deri işlemeciliğinde üne sahip olan Kırgızlar, geçmişte su kabı, kıyafet gibi eşyalar üretirken, günümüzde deriyi özellikle hediyelik eşya yapımında kullanıyor. Keçe ise, göçer dönemlerde olduğu kadar bugün de yaşamın önemli bir parçası. Kırgız ustalar koyunyününden ürettikleri keçeyle giyim eşyası, halı, çanta ve tablo gibi sayısız ürüne imza atıyor.

Geleneksel ve çağdaş yöntemler

Geleneksel el sanatlarının genç kuşaklara aktarılması içinse başkent Bişkek’te bir okul hizmet veriyor. Kırgızistan'da geleneksel sanatlar binlerce yıldır ustadan çırağa aktarılarak yaşatılırken, Çuykov Sanat Okulu'nda da bilimsel yöntemler de kullanılarak yeni ustalar yetiştiriliyor.

Semyon Çuykov, Kırgız Devlet Sanat Okulu'nda geleneksel yöntemleri deneyen öğrenciler, çağdaş teknolojiyle de tanışıyor. Deri eyer ustası ve eğitmeni İşen Çalanov, okulda öğrencileri birçok meslek sahibi olarak mezun ettiklerini; resim, tasarım, görsel ve el sanatlarından seramik, dokuma ve deri işleme bölümleri olduğunu söyledi.

“Deri işleme dedemizden kaldı”

İşen Çalanov, okul ve müfredatları hakkında şu ifadeleri kullandı: "Çuykov Sanat Okulu'nda öğrencileri birçok mesleğin sahibi olarak mezun ediyoruz. Okulda resim, tasarım, görsel ve el sanatlarından seramik, dokuma ve deri işleme bölümleri var. Biz, çocuklara deriden çeşitli eşyalar yapmayı öğretiyoruz. Deri işleme, aslında bize dedelerimizden kalan yeteneklerden biri.

Tabii, biz deriden modern eşyalar yaparken geleneksel yeteneklerimizi de göz ardı etmeden öğretmeye çalışıyoruz. Her bir yeteneğin, belirli bir halkın dış görünüşünü, gerekirse kokusunu ve iç dünyasını canlandıran bazı maddeleri olur. İşte. onların biri deri. Biz bu deriyi işleyerek, Kırgız yüzünü göstermeye çalışıyoruz."

Okul, binlerce sanatçı yetiştirdi

Çağdaş Kırgız görsel sanatının temelini atan ressam Semyon Çuykov’un adını taşıyan okul-atölye, 1939'da sanat okulu statüsünü aldı. Okul o günden bu yana binlerce el sanatları ustası yetiştirdi ve yetiştirmeye devam ediyor.

 

 

Uğur Özen yazdı