İslam Şairlerinden Kavga Şiirleri Antolojisi isimli, 1977 yılında Çığır Yayınları tarafından basılmış bir kitap var kütüphanemde. İsmail Borlok tarafından hazırlanıp derlenmiş. Kitabın ismi insanı cezbediyor. Okumaya başlıyorum: "Şairler... Kendini Hakk’a adamış şairler... Onlar da savaşacak... Mısralarıyla, beyitleriyle... Çünkü Allah'ın Resulü, ‘Yaz Hasan, yaz da, kır cesaretini kafirlerin’ demişti. Hasan yazdı, ondan sonra gelenler de yazdılar. Daha nice Hasanlar gelecek, onlar da yazacak... Kıracak küfrün çemberini..." yazıyor kitabın takdiminde. Kitap iki bölümden oluşuyor, birinci bölümde şiirleri kitaplaşmış usta şairlerin bazı şiirlerine yer verilmiş. İkinci bölümdeki şairleri amatör olarak isimlendirmişler.
Kimlerin şiirleri var?
Kitabın birinci bölümündeki isimleri tanımayanımız yok. Kitaptaki gibi doğum tarihlerine göre sıralayalım biz de: Mehmet Akif Ersoy, Yahya Kemal Beyatlı, A. Nihat Asya, N. Fazıl Kısakürek, Ali Ulvi Kurucu, H. Cengiz Alpay, A. Öztemiz Hacıtahiroğlu, Bahattin Karakoç, Abdurrahim Karakoç, Sezai Karakoç, Erdem Bayazıt, A. Cahit Zarifoğlu, M. Akif İnan, Alâeddin Özdenören, İsmet Özel, Mustafa Miyasoğlu, Mehmet Atilla Maraş, Ebubekir Eroğlu, Mustafa Özer ve Osman Sarı.
İşte antolojide yer alan bazı şiirler
Bu şairlerinin kiminin beş, kiminin on şiirini almışlar kitaba. Mehmet Akif'in ‘İstiklal Marşı'ndan Necip Fazıl'ın ‘Çile'sine, Yahya Kemal'in ‘Süleymaniye'de Bayram Namazı'ndan Sezai Karakoç'un ‘Ben Kardan Elbiseler Giydim Hiç Değiştirsinler İstemedim'ine, Erdem Bayazıt'ın ‘Nida Beyitleri'nden Cahit Zarifoğlu'nun ‘İşaret Çocukları'na ve İsmet Özel'in ‘Amentü'süne kadar bir çok başucu şiir var. Kitap hem bu yüzden çok değerli, hem de zannediyorum ki böyle bir konuda ilk olmasından dolayı değerli.
İkinci bölümde ise her şairin bir şiiri yayınlanmış. Bu isimler arasında Ahmet Kot, Arif Ay, İhsan Işık, Turan Koç da var.
Neden "kavga"?
Kitabın içindeki şiirlerin ortak paydasının ne olduğunu kitabın ismi ve takdimi açıklıyor aslında. "Kavga Şiirleri" derken neyi kastettiklerini alıntılayalım:
"Çağımız savaş çağı... Günümüzde hiç bir hareket yok ki, savaş niteliği taşımasın. Müslüman namaz kılar, namazıyla savaşır; zekat verir, zekatıyla savaşır. Eser yazar, eseriyle savaşır. Ona rahat yok bu evrende. Oturacak savaşacak, kalkacak savaşacak. Başka türlü cenneti nasıl kazanacak. Cennet kılıçların şakırtısı altında değil mi ki?
Savaş erleri vuracak olanca kuvvetiyle: Yumruğuyla, kalemiyle...
Elinizdeki bu kitap, bu savaşçılardan, bu erkek seslerden bir demet sunuyor sizlere... Siz de onları silah yapacaksınız kendinize... Bu silahı kullanacaksınız mutlu döneme ulaşmak için..."
Ezberimizde ne kadar çok şiir varsa o kadar iyi
İsmail Borlok'un takdim yazısında dediği gibi, bizler de bu şiirlerle savaşacağız. Yeri gelecek bu dizeler cümlelerimiz olacak, yeri gelecek yol arkadaşımız olacak bu şiirler. Bu şiirlerle savaşacağız kafirle. Kalemimizle. Ezberimizde ne kadar çok şiir varsa o kadar iyi.
Vefat yıldönümü yaklaşan merhum Alaeddin Özdenören'in ‘Ayak Sesleri’ şiiri benim kitaptaki çok sevdiğim şiirlerden birisi. Onu bir dunyabizim.com kuralını çiğneyerek alıntılıyorum.
Ayak Sesleri
Birazdan soğuk çıkar
Bir ürperti geçer içimizden
Deniz ta ayaklarımızın dibine gelir
Bir baskın verir gibi sessizce gelir
Üstümüze renk renk kuşlar serpilir
Gözlerinin içi güler gece aydınlanır
Ve bütün eşya kaçışır uzaklara.
Şimdi ben seni gözlüyorum
Geçmiş gecelerin aralığından
İç içe rüya kapılarını açıp geliyorsun
Bir tüy gibi hafif geliyorsun
Anlıyorum kapıların açılıp kapanışından.
Bir anlatışın var gelişinle gülüşünle
O hiç bir zaman olmayacak olanı
O nice bin serüvenden arta kalanı
Kalbimizin her vuruşunda daha iyi anladığımız
İçimizdeki kudurgun şeytanı.
Sen geliyorsun ayak seslerinden belli
Ayaklarının yerleri öpüşünden belli
Ki o öpüşler deniz dalgalarına vergi
Ayaklarında menekşelerden bir sergi
Menekşeler mi seni bana getiren.
Başım acıların dalgın gölünde
Mümkün mü geçmiş gecelerin birinde
Buluşmak yeniden
Şimdi gelinmez o yerlerdeki sevgiliyle.
Yahut zaman tamamlayadururken devrini
Giyinerek hatıralar elbisesini
Düşmek izine senin
Gittiğin o sürgünler ülkesinin
Çekip çıkarmak içinden.
İçimde bir dönüş başlıyor yeniden
Şiirin kutsal çağrısına ve aşka
O afyon sarısı ırmağa.
Kitabı sahaflarda, hatta internet sahaflarında bulabilirsiniz. Elinizde, hafızanızda ve kütüphanenizde bulunası kitaplardan...
Merve Büşra Bozcu kitabı aldığı gibi tekrar başucuna koydu