Yıllar önceydi. Henüz üniversiteyi kazanmıştım. Gideceğim okulda tanıdığım hiç kimsem yoktu. Kendisini çok sevdiğim bir ağabeyim, ki aynı zamanda hocamdı da, bana Cemal Ağabey’i ziyaret etmemi salık vermişti. "Neden?" diye sorduğumda gideceğim yerin aynı zamanda üniversitelilerin uğrak bir yeri olduğunu söylemişti.
Güllerin Vedası burada oturuyor
İstanbul'u kurtaran, "Payitaht" pâyesini ona veren Sultan Muhammed Fatih'in isminden mülhem Fatih semtine gittim. İtfaiye durağının karşısındaki Dülgerzade Camii’nin arka sokağına girdiğimde çocukluğumun kitaplarını bulmuştum. Girmem gereken dükkanın tabelasında, bir kubbe motifinin altında şu yazılıydı: Özgün Yayıncılık. “Demek Güllerin Vedası, Cihad Günlüğü burada oturuyor” dedim. Sonra Yoldaki İşaretler de...
‘Heyecanlı’ çayından ikram ediyor gelenlere
Cemal Balıbey Ağabey’i Özgün Yayıncılık'ın sahibi olarak tanımıştım ilkin. Üniversiteyi yeni kazanan her gence kitap hediye eden bu amcanın yüksek mühendis olduğunu nereden bilebilirdim ki! Gelen misafirlerine 'heyecanlı' çayından ve taze simidinden ikram eden Cemal Ağabey’in yayınevi gerçekten de İstanbul’da üniversiteli gençliğin en uğrak yerlerinden biriydi. Hele yevm-i Cum'a'larda ortam daha da bereketleniyor, birçok kardeşi görmeniz imkân dâhilinde oluyordu.
300 TL ‘iyi’ rakam
Cemal Ağabey’i tanıtmak için en az bir nehir söyleşiye gerek var, biliyorum. Fakat bir kaç kelimeyle de olsa onu anlatmaktan, onu tanıtmaya çalışmaktan kendimi alamıyorum doğrusu.
O gerçekten bir "akıncı". Maddi/dünyalık hesapları bir kenara bırakmış, mal biriktirme yarışında ununu eleyip eleğini çoktan asmış biri. Şahit olduğum bir olayı buna delil getireyim: Yayınevindeyiz, Ramazan ertesi... Cemal Ağabey’e kitap fuarının nasıl geçtiğini soran birine Cemal Ağabey’in verdiği cevap "iyi" olmuştu. Onun “iyi” dediği ise hepi topu 300 TL... Koca Ramazan ayı boyunca sadece 300 TL... Bu tevekkülüne hayran kalmıştım.
Cemal Ağabey’i bir de tanıyanlara sorduk. İşte aldığımız cevaplar:
Asım Gültekin: “Kolları ümmeti bu denli kucaklayan başka kaç kişi vardır”
Cemal Balıbey İstanbul'un benim gözümdeki en güzel iki kitapçısından biri. Elinde imkânlar olsa çok güzel kitaplar yayınlayacak bir yayıncıdır. Ondaki enerjiye gıpta ediyorum. Ne güzel bir müslümandır o. Mekânı Özgün Kitabevi gençlerin mekânıdır. Cömerttir. Birisi kendisinden kitap almaya kalkıştığında üzerine neredeyse para bile vermeye kalkışacak kadar fedakâr, düşünceli bir kitapçılık anlayışı vardır. Gençlerin kaygılı, hassasiyet sahibi olanlarına muhabbeti çok büyüktür.
Bir tanedir Cemal Balıbey Ağabey. Fatih'te, İHH'nın tam karşısında, Özgün Yayınları’nda onu mutlaka görmenizi, bir çayını içmenizi, kendisinden iki üç kitap, dergi almanızı tavsiye ederim. Ama ne olur, o size indirim yapmaya çalıştıkça siz, “yok abi, indirimsiz ver” deyin. Bence başaramazsınız indirimsiz kitap almayı. Kolları ümmeti bu denli kucaklayan başka kaç kişi vardır. Rabbim onu cennet ormanlarında ağırlasın! Onu ve tüm sevdiklerini... (Amin)
Canım Cemal Ağabeyimdir o benim. Ellerinden öpüyorum.
Yusuf Öcalan: “Lügatinde ‘hayır’ yok”
Cemal Balıbey Ağabey’i üç kelimeyle anlatırsam:
1- Tebessüm
2- Lügatinde ‘hayır’ olmayan adam.
3- Unutmayan
Melih Koşucu: “Uygulamalı olarak gösteriyor fütüvvetin ne anlama geldiğini”
Fatih'te Özgün Yayınları'na ne zaman uğrasam, o dost ve müşfik simayı görüyorum orada. Cemal Abi sıradan biri değil. Biliyorum ki o isteseydi refah ve zenginlik içinde bir hayat yaşayabilirdi. Ama o bunu seçmedi ve bir vazife aşkıyla yayıncılık işine atıldı. Özgün Yayınları'na gittiğimde türlü türlü ikramlarla karşılaşıyorsam bu ikramların altında bir civanmertliğin yattığını düşünebilirim kolaylıkla. Velhasıl, Cemal Abi uygulamalı olarak gösteriyor fütüvvetin ne anlama geldiğini.
Yolu Özgün Yayınları'na düşen bir kimse rahatlıkla muhabbet edebilir Cemal Abi’yle. Üstelik kitaplarda size hatırı sayılır indirimler de yapar, siz istemediğiniz halde. Bugün böyle bir değerimizin tanınmaması bizim için bir kabahattir, bu kesin. Cemal Abi için dualar edelim bol bol...
Cengiz Yalçınkaya: “Gençlerin yanında, onlara yardımcı olan, onların dertlerini dinleyen biri”
Cemal Ağabey’in sahibi olduğu Özgün Yayıncılık’a birçok kez uğrama imkânım oldu. Genelde bu ziyaretlerimde yanımda onu çok iyi tanıyan dostlar ya da ağabeyler oldu. İnsanlar muhabbet etmek istediğinde Özgün Yayıncılık'a uğrar ve Cemal Ağabey’in samimi sohbetiyle kalpleri ısınır. İsterseniz bir anımı anlatayım:
Bir keresinde İsmail İleri Ağabey ile birlikte bir program hazırlığı için birkaç yeri dolaşıyorduk. Özgün Yayıncılık'ın yanından geçerken İsmail Ağabey, "İçeride tanıdık birileri vardır, girelim, hem muhabbet ederiz hem soluklanırız" dedi. İçeri girdik ve tanıdık ağabeylerle muhabbet ettik. Cemal Ağabey o ara, yardıma muhtaç öğrenciler için burs toplamanın derdinde, bir yerlerle görüşüyordu.
Ben, Cemal Ağabey’i gençlerin yanında, onlara yardımcı olan, onların dertlerini dinleyen biri olarak tanıdım. Hayatını bu yola adamış biri. Cemal Ağabey zor şartlarda yayıncılık yaparak davasına bir şekilde hizmet etmiş oluyor. Allah yardımcısı olsun.
Erdal Kurgan hayırla andı