Semerkand Genç Okur dergisi, Kasım sayısında, çocuklarımızı ve gençlerimizi tehdit eden madde bağımlılığı ve kötü alışkanlıkları ele alıyor.
Gençlerimizi yalnızlaştırarak sosyal hayattan alıkoyan ve geleceğini tüketen madde bağımlılığından uzak durmada, arkadaş çevresi birinci derecede önemli. "Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" atasözü buna işaret ediyor.
Yazısında, madde bağımlılığının, iyilik ile kötülük arasındaki tercih özgürlüğümüzü ortadan kaldırdığını söyleyen Mükerrem Mete'ye göre, burada esas olan, insanın sorumluluğunu kaybetmiş olmasıdır. Oysa insan, uyuşturucu ve alkol dışında, alıştığı şeylere de bağımlı hâle gelir. İmam Azam Hazretleri, Allah'ın, iyilik yapana iyilikleri, kötülük yapana kötülükleri sevdirdiğini söyler. Mete, burada gençlere, iyi yerleri ve iyi arkadaşları tavsiye ederek, iyilik bağımlısı olmalarını öneriyor.
Yedi bağımlılık kriteri ve bağımlılık tanısı
Ülkemizde madde bağımlılığının ciddi bir artış gösterdiğine dikkat çeken Güzin Zeynep Doğanyer ise, “kişinin, o madde olmadan yaşayamayacağı kanısına varması kontrolün kopma noktasına geldiğini gösteriyor” diyor. Burada yedi bağımlılık kriterini bilmek önemli: 1-Kullanılan madde miktarının giderek artması. 2-Madde bırakıldığında, fiziksel, ruhsal problemlerin ortaya çıkması, 3-Bırakmak için başarısız girişimler, 4-Maddeyi edinmek veya bırakmak için fazlaca zaman harcamak, 5-Sosyal veya kişisel etkinliklerde azalma, 6-Maddenin artan miktarlarda ve uzun süre alınması, 7-Fiziksel ve ruhsal problemler büyüdüğü halde madde kullanımına son verilememesi.
Kriterlerden üçünün bir kişide görülmesiyle, bağımlılık tanısı konuluyor. İşin en dikkat edilmesi gereken önemli tarafı, bağımlılığın kişinin kendi iradesine güveniyor olmasından dolayı başlamış olması. Bağımlılık arttıkça, iradeye olan güven ortadan kalkıyor. Tedavi için ise sadece tıbbi destek işe yaramıyor. Kişinin maddeyi bırakmak isteği ve azmi ile iradesini canlandırması ve güçlendirmesi gerekiyor. Uzmanlar, bağımlılıktan tam manasıyla kurtulmanın, kişinin içinde bulunduğu çevre ve arkadaş grubundan ayrılmasına bağlı olduğu görüşünde birleşiyorlar.
Kendini İslâm'a bağla
Mahallede, okulda, ailede, velhasıl sosyal çevrede yalnız kalan ve yalnız bırakılan insanın yalnızlaşma psikolojisine yakalanması, bağımlılığı tetikliyor. Peşi sıra bunalım ve intihara kadar sürükleyebiliyor insanı. Selim Uğur'a göre, kendini İslâm'a bağlayan kişi, cemaatteki hizmet nimetiyle ve anne, baba, kardeşler, nine, dede, amca, dayı, teyze, hala, yenge ve kuzenlerden oluşan güçlü aile bağıyla bütün bunlardan korunmayı başarabilir.
Bağlı mısın, bağımlı mı?
Müzeyyen Yıldız'ın, internet ve akıllı telefon bağımlılığına yönelik hazırladığı, sekiz soruluk mini test, bağımlılığın tehlike sınırlarını göstermesi açısından önemli. Testteki sorulara verilen cevaplardan, akıllı telefon bağımlısı mı yoksa internet bağımlısı mı olduğunuz ortaya çıkıyor. Her iki iletişim aracında da işin oyun ve eğlence faslı bağımlılığa sebep oluyor. Şu açık bir gerçek ki, akıllı telefon da internet de bugünün en önemli iletişim araçlarından. Onları, bağlı olduğunuzda verimli bir şekilde kullanmak gerekiyor.
Format attırmak lazım!
Derginin bu ayki 'Dili Olsa da Konuşsa' bölümünde, bilgisayarla röportaj var. Burada sizlerle kısa bir bölümü paylaşmak istiyorum.
"B: ... Bilmeniz gereken tek şey, size doğruları değil, duymak istediklerinizi söylediğimizdir. Ve aklınızı hafife almanın hiç de iyi olmadığı...
G.O: Peki nedir seni en mutlu eden şey?
B: Format atılması. Yenilenmek, temizlenmek. Kurtulmak gereksiz şeylerden... İnsanlar da format attırmalı ara sıra kendine. Güncellenmeli, beynini bulandıran ve kasayı göçerten tüm virüslerden kurtulmalı!"
Hüseyin Kahraman yazdı