“Sağ elin verdiğini sol elin duymaması” mahşer günü Allah’ın arşının özel gölgesinde bulunmayı gerektirecek bir durumdur. Müslüman nezih insandır. Bu nedenle yaptığını güzel yapmak, önemli bir düstur olmuştur ecdadımızda.
Bu güzel insanlar, açlığın insana verebileceği sıkıntı ve yıkımları tahmin edip, “Aç köpek fırın deler” sözüyle konuya bakışlarını belirtmişlerdir. Toplumda sosyal adalet yoksa tehlike çanları çalmaktadır. Birileri tıka basa yerken, diğerleri açlıktan ne yapacağını bilemiyorsa, sonuç toplumsal bir felaketin habercisi olabilir.
Önce tedbir alınır
Bunu düşünen hamiyetperver bu ecdat şehrin muhtelif yerlerine “sadaka taşları” yerleştirirler. Alanın, vereni tanımadığı bir uygulama. Veren “yardım ettim” diye kimseye hava atamayacak. Alan ise kimseye karşı bir eziklik ve sıkıntı duymayacak.
Konya’da Sahip Ata Camii’nin girişine yerleştirilen sadaka taşlarını öğrencilerimize tanıtınca, merakla ve hayretle, “Ama buradaki paraların hepsini çalmadılar mı? Şimdi bunların içinde para var mı? Hırsızlık olmuyor muydu?” gibi bir dizi soruları sıraladılar.
Ama biz alışık değiliz ki…
Tabi biz bir kısım yardım kuruluşlarının yardım dağıtımındaki aç gözlülük ve izdihamı görünce, “fakir ahlakı ve kardeşlerini de düşünme” anlayışını tanımıyoruz. Bizim bildiğimiz zengin sadece kendini düşünüp “hepsi benim olmalı” der. Toplumdan tanıdığımız fakir; sadaka taşından ihtiyacı kadar olanı almak yerine taşı kökünden sökmeye ayarlı olunca, anlayamıyoruz.
Zira burada zenginin fakiri incitmemesi esas olduğu gibi, fakirin de edep ve kanaatini bırakmaması önemli ve vazgeçilmez ihtiyaçtır.
Reklamsız olmuyor mu?
Her şeyin reklama ve gösterişe dönüştüğü çağımızda hiç kimseye duyurmadan ve gizlilik içinde fakire sadece Allah rızası için yardım edebilmek önemli bir ihtiyaçtır. Ama bunu “diğer insanları teşvik” olarak adlandırmak biraz desteksiz kalıyor. Zira Allah rızası için değil de, içinde bulunduğu ortam ve şartların sonucu olarak vermek hedef şaşırma olarak görülmelidir.
Sadaka alan fakirler yerine sadakayı veren zenginlerin teşekkür etmesi gerekir. Zira fakirler için değil de asıl, zenginler için bir kurtuluştur sadakanın kabulü. Gerçekte arınan ve cenneti hak eden zenginlerdir. Yani teşekkür etmesi gerekenler…
Haşim Akın yazdı