“Ben gelmedim dava için benim işim sevi için

                                          Dost’un evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim”

Bizim Yunus’un bu dizeleri öyle güzel yakışır ki Ayla Ağabegüm Hanımefendi’ye. Gönüller yapmaya gelmiştir o. Hoş sohbet, nüktedan, gözleriyle gülen, zerafetiyle insanda hemen ilk bakışta iz bırakan, mısralarla konuşan bir güzel hanımefendidir.  Onunla tanıştığımda, bu ne bahtiyarlıktır, diyerek sonsuz şükrettim. Canlar canını bulmak gibiydi yolumuzun güzel insanlara çıkması. Mısralara dokunmak, mısralarla yaşamak, mısraları hissetmek ve hissettirmek, mısralarla konuşmak ve de sözle direnmek, bu güzel hanımefendinin letafeti ve inceliği idi.

Edebiyat, terapidir bir nevi diyordu Ayla Ağabegüm hocamız. Eğitim, şahsiyet eğitimidir önce. “Ben iki şeyi çok sevdim hayatta, peygamberi ve vatanı. Hiçbir zaman çalışmaktan hayıflanmadım, zamanımı bereketlendirerek ne yapmam gerekiyorsa yapmaya çalıştım.” diyerek anlatıyordu hayatını.