Etiyopya, bilindiği üzere Afrika kıtasının Nijerya’dan sonraki en kalabalık nüfusa sahip ülkesi. Bu yüzden, Etiyopya seksen farklı etnik kimliğe ve beraberinde kültüre, geleneğe, göreneğe ev sahipliği yapıyor. Bu etnik gruplardan bir tanesi var ki, danışma ve arabuluculuk faaliyetlerinde bulunuyor. Gumuz ismiyle bilinen bu etnik grup, Etiyopya’nın Benishangul Gumuz eyaletinde varlıklarını sürdürüyor. Elbette ki bu grubun yaşam alanı burası ile sınırlı değil. Gumuzlar ayrıca Sudan’ın Fazogli bölgesinde yaşıyor. Peki Etiyopya’da varlıklarını devam ettiren Gumuzlar ile Sudan’da yaşayan Gumuzlar arasındaki farklılık ne? Sudan’daki kesim İslamiyet sancağı altında toplanırken, Etiyopya Gumuzları kendi yerel dinlerini muhafaza ediyor.
Etiyopya Gumuzları, genellikle tarım ile geçimlerini sağlıyor. Tarım ürünleri olarak darı, soğan, pamuk, tütün, mango, çeşitli sebze ve meyveler tercih ediliyor. Gumuz etnik topluluğu ayrıca vahşi hayvanların avlanması, yabani meyveler ve tohumların toplayıcılığı gibi işlerle de meşguller.
Kendilerine özgü bir arabuluculuk faaliyeti ile ünlüler
Etiyopya’daki Gumuz insanlarını diğer etnik gruplardan ayıran en temel özellik, kendilerine özgü arabuluculuk faaliyetlerini yürütmesi. Şöyle ki, mağdur olan kişinin ailesi, suçlu ve onun ailesi ile anlaşmaya varmak istediğinde, ilk iş olarak Gumuz toplumunun ileri gelenlerinden ve dini liderlerinden müteşekkil 10 kişilik heyetin bir araya gelmesini talep eder. Bu heyet, iki karşıt grubun istediği kişilerden oluşur. Kendi kabilelerinden seçilen ileri gelenlerin, yaşanan gerginliği barşçıl yönde çözüme kavuşturacağı düşünülür. Fakat bu barış akdinin olması için, heyetin iki tarafın da barışı istediğine ikna olması gerekiyor. İkna edilen 10 kişilik uzlaşı heyeti, ilk olarak başkan, başkan yardımcısı ve diğer üyeleri seçiyor.
İkinci olarak, bahsedilen arabulucular, suçlunun mağdur tarafa ödemek zorunda olduğu kan parası hakkında bilgi verir. Cezanın karara bağlanması ile sıra hükmün taraflara bildirilmesine gelir. Bunun için yer ve zaman belirlenir. Suçlu veya mağdurun ailelerinin, bu arabuluculuk faaliyetinin kurallarını ihlal etmeleri durumunda, hükümete 10.000 Birr (Etiyopya para birimi) vermesi ve 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması karara bağlanır.
Bu anlaşmadan sonra, arabuluculuk faaliyetinin gerçekleşeceği yere ulaşan (ki bu yer köylerinden uzaktır) iki grup, aile üyeleri ve kendilerine ait hayvanları ile perdenin arkasına birbirlerini görmeyecek şekilde otururlar. Ayrıca, bu alana önemli materyaller ve hayvanlar getirilir. Bunların aradaki gerginliği azaltmak için görüşmelerin gidişatı ve neticesi sırasında kullanıldığı görülür. Bu önemli malzemeler ve hayvanlar arasında, bıçak, kurşun, taş, diken, keçi ve tavuk bulunur.
İnsan hayatının değeri
Mevzuya açıklık getirmek gerekirse, eğer bir suçlu, karşı tarafın ailesinden birini öldürmüşse, suçun faili ve merhum olan kişinin ailesi, perde arkasından selamlarını iletirler. Bu selamlaşma iyi niyetin göstergesi. Ardından, katil suçunu itiraf eder, bağışlanmayı diler. Bunu işiten maktulün ailesi, o kişinin suçunu affettiklerini ifade eder. Bunun üzerine, arabulucular, katilin ve merhumun ailesinin etmiş oldukları yeminlerini bir daha bozmamaları ve aynı hataya bir daha düşmemeleri için bir tehdit aracı olarak yanlarındaki aletleri kullanırlar. Öte yandan, uzlaşmayı sağlayan grubun başarılı olduğu anlamına da gelir bu hareket.
Ayrıca, keçilerin akşam yemeği için hazırlanmasının ardından sıra yemek yemeğe gelir. Uzlaşı heyeti, suçlu ve kurbanın ailesine evlerine kadar eşlik eder. Bu arabuluculuk sayesinde, merhumun ailesi intikam planını harekete geçirmekten vazgeçer. İki taraf (suçlu ve mağdur) birbirlerine ekonomik ve sosyal yönden yardımda bulunmayı taahhüt eder. Bu durum elbette diğer Gumuz toplumu içerisindeki farklı kabilelere de örnek teşkil ediyor.
Aslında, toplumsal ve bireysel olayların daha kötü duruma gelmemesi için mutabakat gibi alternatif çözüm yolları, günümüz Etiyopya mahkemelerinin yükünü de hafifletiyor. Ayrıca kan davaları olarak adlandırdığımız olayların önüne geçiyor. İnsan hayatının değerini vurguluyor.
Sonuç olarak, yüzyıllardır süregelen bir geleneğe ve kültüre sahip olan Gumuz toplumunun uzlaşmacı fonksiyonu, bu toplumun kültürel değerlerinin, insan hayatına vermiş olduğu kıymetin, söz vermenin her şeyden üstün olduğunun, cezaların caydırıcılığının ve ibretlik anlaşma kurallarının ipuçlarını bize gösteriyor.
Fatma Yıldız