Unutulmuş sakin külliyeli şehir: Tire. İzmir-Aydın otobanı yol ayrımında Tire'nin yüz kırk dört mihraplı ve çoğu selatinvari camilerine, külliyelerine, bedestenine dikkat çekecek bir işaret yok. Selçuk, Efes tabelalarını görünce turizm felsefemizin çapını genişletmemiz gerektiğini bir kez daha anlıyoruz. Bu yönlendirme eksikliği sadece Tire için geçerli değil. Birçok beldenin yanından bihaber geçip gidiyoruz. Kültür müdürlükleri ve belediyeler sadece bu tabela sorunlarını çözseler şehirlerimizin turizm geliri katlanarak artar.
Otobandan başlayan terk edilmişlik, şehirde de devam ediyor. Şehrin girişinde ve içinde de tarihi yönlendirme işaretleri yok. Şehir girişlerinde haritalı bir tabela olsa ve kültür müdürlüklerinin hazırladığı tarihi yerleri gösteren broşürlerden o harita altına sıkıştırılsa ne güzel olur. Daha önceden okumamış, araştırmamış olsam, şehir merkezine hiç girmeden yoluma devam ederdim. Kısaca Tireliler ve yöneticileri tarihine sahip çıkmalı. Şunu da ekleyelim en azından Tire son dönemde hızlanan tarihi yenileme çalışmalarından nasibini almış; fakat uzun süre unutulduğu için yapılacak çok iş var. Buna da şükür diyelim, eksiklikler giderilir ve Tire hakettiği öneme kavuşur inşaallah.
Evliya Çelebi Ayasuluğ (Selçuk/Efes), Kuşadası şehirlerini ziyaret ettikten sonra Tire'ye geliyor. Kuşadası bugün deniz-kum-tatil kenti olarak ön plana çıksa da unutulan önemli bir tarihi var. Ayasuluğ ile ilgili henüz yazmadım, antik geçmişiyle gündemde olan şehirde benim dikkatimi İsa Bey Camii çekti. Bu ve benzeri abide yapılar kültürden, tarihten anlayan ziyaretçilerini bekliyor.
Gümüzde önemini yitirse de Beylikler ve Osmanlı döneminin önemli merkezi Tire izlenimlerimi Seyyahların Piri Evliya Çelebi'den destek alarak yazacağım. "Aydın Sancağı Paşasının tahtıdır. Şehir 68 mahalledir.(Nüfusu yaklaşık 5000 kişi civarı)" Günümüzde 16 mahallede 82000 kişi yaşamaktadır.
"144 mihrap vardır. 36'sı mükellef selâtinvari camilerdir. Çarşı içinde Yeni Cami kubbesi kurşunludur. Cemaati çoktur. Ulu Camii, evvelce kiremitli imiş. Birkili Derviş Ağa tamir ettirip kurşun döşetmiştir..." Ulu Camii restorasyonu yeni bitmiş. Birkaç camide çalışmalar sürüyor. 144 mihrap bulmak zor; fakat kaynaklarda 50 civarı aktif camisinin çoğunluğunun tarihi cami olduğu söyleniyor.
"Bu Tire şehrinin cami, mescid, mahalle, çarşı, pazar ve diğer imaretleri Manisa şehrinden çoktur ve büyüktür. Ama Manisa şehrinde eski padişahların iki minareli camileri ve imaretleri çoktur. Ve gayet mamur büyük şehirdir... Yayladan bu şehre bakılırsa Halep şehri gibi kurşunlu bir şehirdir."
Manisa öncelikle şehzade şehri olduğu için o zaman da Tire kadar tarihi yapısı olmadığı halde ön planda imiş. Bugün de Manisa il, Tire ilçe. Günümüzdeki farkı daha çok Manisa'nın ulaşım üstlüğüne bağlıyorum. Tire'nin Manisa kadar gelişmemiş (!) olması, tarihi dokuyu korumak için şans olabilir. Gelişmiş şehirden anladığımız nedir? Bu soru ayrı bir tartışma konusu, yüksek beton binalar mı, gelişmişlik göstergesi, yoksa kapalı kutu dev AVM'ler mi?
"Sekiz kubbeli bedestanı vardır. Dört demir kapısı vardır. Uzunçarşı gayet süslüdür. Baştan başa beyaz kaldırım döşelidir. Her sabah temizlenip, bir zerre toz kalmaz. Sokaklar insan deryası gibi kalabalıktır. Bilhassa haftanın pazar günleri çarşıya çıkmamak gerekir. Çünkü çok kalabalıktır."
Evliya Çelebi Tire çarşısına dikkat çekiyor. Zaten seyyahımıza göre çarşısı olmayan belde şehir olamaz. Köyle ile şehrin en önemli farkı çarşı ve külliye.
“Tahrir defterlerinde rastlanan esnafın çeşitliliği ve pazar yeri adları 16’ıncı yüzyılda Tire’de canlı bir ticaret hayatının varlığını gösterir. Ahîlik teşkilatınca örgütlendiği anlaşılan esnafın faaliyet gösterdiği çarşı / pazarların sayısı otuzdan fazla idi. Şehirde iki kervansaray, kalhâne, tahinhâne, kirişhâne, serhâne gibi imalât ve ticaret mekânları vardı. Sadece vakıflara ait dükkanların sayısı 560’ı buluyordu. Bedestendeki dükkân sayısı 127 idi. Bu canlı ticaret ve imalât sektörü şehre dışarıdan göçü teşvik ediyordu." (Türkiye Diyanet Vakftı İslam Ansiklopedisi)
Külliye/imaret ve çarşı ile şenlenen şehir cazibe merkezi haline geliyor. Seyahatim sırasında gördüğüm kadarıyla Tire çarşısı, hala aktif ve gündelik ihtiyaçları karşılıyor. Özellikle sadece turistik eşyalarla süslenmiş özünden koparılmış çarşı yerine hayatın tam ortasında ihtiyaçları gideren çarşı izlenimi aldım. Ahilik araştırmaları için dört çarşı öneriyordum: Konya, Bursa, Mardin, Akşehir. Artık bu listeye Tire çarşısını da ekledim.
Seyyahlık düsturu "Sokaklarında kaybolmadığın şehri tanıyorum deme!" Belki kendimizi kaybetmedik; fakat hayran hayran Tire'nin tarihi yerleşiminde gezerken aracı koyduğumuz yeri kaybettik. Eski şehrin girişinde aracı park edeceksin ki adım adım tarihi şehri temaşa etme imkânın olsun.
Tire'de bir cami bahçesinde yere yatmış halde gördüğüm sütunlar sanki o külliyeli, bedestenli çağ kapanmamış izlenimi verdi. O sütunlar sayesinde kısa süre de olsa şehirlerimizi yeni imkanlarla değerlerimize uygun imar ettiğimizi, hayal ettim. Yine bir cami bahçesinde mezar taşını araya sıkıştırmış ve yoluna devam etmiş duvar dikkatimi çekti. Güya tarihi mezar korunmuş yerinden kaldırılmamış!
Üçüncü örneği de yine cami bahçesinden verelim. Asıl Karahasan Camii sonradan yapılan tarihi Karahasan Camii bahçesinde yeniden imar edileceği günü bekliyor. Tire'den iyi adamlar defterine kaydettiğimiz Kazım bey özellikle bu konuyu not etmemi istedi. Kısaca Tire'de yapılacak çok iş var ve görülecek çok yer var.
"Evleri Tire sahrasına bakan gönül açıcı evlerdir. Ahalisi garip dostudurlar. Askeri taifesi, bilginleri, zenginleri çoktur... Yiyeceklerinden tergamlek üzümü, beyaz ekmeği, tennur kebabı, çeşitli buzlu vişne hoşafı, beyaz kirazı dünya yüzünde yoktur. Kestanesi, çöreği, tavuk böreği meşhurdur. Limonu, turuncu, narı, inciri, servi ağacı çok olur... Velhasıl bolluk memleketidir."
Karlı vişne suyu içtik, kirazından yedik. Biraz daha uzun kalsak Evliya Çelebi'nin not ettiği yemeklerin izini sürebilirdik. İnşallah başka sefere. Tire'yi ziyaret listeme ekledim. Belli kriterlere göre sakin şehirler listesi yapılıyor. Ben de kendi sakin külliyeli şehirler listeme Tire'yi ekledim. Bir de kalbi olan sakin külliyeli şehirler listem var ki onları da yeri gelmişken not edelim: Darende, Hadim, Tillo, Bilecik, Göynük ve bir sonraki yazımda tanıtacağım şehir Birgi.
Cihad Meriç yazdı