Karatenin doğuşu nerede, ne zaman olmuştur? Öncelikle karatenin 19 ayrı sistemi barındırdığını ifade etmeliyim. Karate, bu sistemlerin başında bir çatıdır. Bunların bir kısmı full kontakt yani tam temaslı sistemler olmakla beraber bır kısmı da semi kontakt dediğimiz yarım temaslı sistemlerden müteşekkildir. Karate-do’nun çeşitli kaynaklar ile tarihçesi tam olarak ortaya konulmasa da yüzyılları hatta milattan önceki zamanları rivayet eden kaynaklar mevcuttur. Ancak Karate-do’nun belli disiplinler çerçevesinde bir araya gelmesi ve akademik öğreti düzeyine gelmesi büyük usta Gichin Funakoshi ile olmuştur. Bu da tarihçe olarak 19. yüzyılın başlarını işaret etmektedir. Buradan hareketle az önce ifade ettiğim sistemlerden biri olan ve uzmanlık alanımıza giren Kyokushin Karate-do’dan bahsedeceğim. Kyokushin Karate-do ''Gerçek karate odur ki günlük hayat içinde kişinin zihin ve bedenini eğitir, alçak gönüllülük ruhu geliştirir ve kritik zamanlarda tam olarak adalete sadık kalınmasını sağlar.” diyor Gichin Funakoshi. Sanıyorum bu ifade öğretinin insan zihnindeki ve yaşamındaki etkileşimine temel bir cevap manasını taşımaktadır. Öyle ki siz bir noktadan bir noktaya intikal etmek üzere kullandığınız otomobili eğer kurallara uygun kullanırsanız o araç kullanana nimet olmaktadır. Aksi halde kendini riske atmakla kalmaz etrafındaki insanları da tehlikeye atmış olur. Bu da gücün nasıl ve ne amaçla kullanıldığına göredir. Farklı amaçlarla uygulanmasından ve doğabilecek aksi örneklerden sistem değil kişinin kendisi sorumludur. Zira Karate-do bunu kabul etmez. Sadece güç kuvvet işi midir? Yoksa zihne ve ruha katkısı da var mıdır? Karatenin kamuoyunda bilinen en başta gelen faydası, bireylerin kendilerine yönelmiş bir fiziksel saldırı karşısında kendilerini silahsız olarak savunabilme yollarını öğretiyor olmasıdır. Karate teknikleri kişiye, vücudun tüm bölgelerini en etkin şekilde kullanarak kendisini savunma imkanı sağlar. Fakat Karatenin yararları bunun çok ötesine uzanmaktadır. Karate-do takım sporlarından farklı olarak bireyin, kendi kendisini geliştirmesine odaklanmıştır. Yarışma maçlarının amacı, kişinin kendi açıklarını kapatması ve gerçekte başkalarına karşı değil kendisine karşı yarıştığının farkına varabilmesini sağlamaktır. Kazanmak kadar kaybetmenin de öğrenilmesi gerekir, çünkü kazanmak da kaybetmek de aynı ölçüde önemlidir. Karateciler neler okur? Özellikle takip ettikleri şeyler var mıdır? Kitle içinde yaygın türler nelerdir? Kişilere göre farklılıklar gösteriyor. Biz kimsenin sabit bir okuma ya da izleme kültürüne sevki şeklinde bir yönlendirmede bulunmuyoruz. Karateciler genelde dindar insanlar olurmuş şeklinde bir söylenti var. Doğru mudur? Bu şekilde bir tabir doğru olmaz. Her kesimden insanlar tarafından çalışılmaktadır, ancak geçmişte özellikle medyada daha çok muhafazakar kesimin ön planda gösterildiği doğrudur. Toplumun karateye bakışı nasıl? Toplumumuzun Karate-do’ya olan bakışı son dönemlerde ne yazık ki istenilen düzeyde değil. Bunda kuşkusuz biz öğreticiler ve yetkililerin payı büyüktür. Geçmiş yıllarda ehliyetsiz ya da bilgi anlamında yeterli olmayan, bu öğretiyi insanlara aktarmada yetkili olmayan kimselerden kaynaklanan yanlış bilgilendirmeler olmuş ne yazık ki. Bizim amacımız bu olumsuz duruma müdahale etmek ve yeni bir döneme ehliyetli eğitimcilerimizle hep birlikte merhaba demek… Karate-do’yu icra edebilmek için alt yaş sınırını 10 olarak belirledik. Üst yaş sınırı olmamakla beraber kişi yaşadığı müddetçe rahatlıkla uygulayabilir. İnsanlar çocuklarını ne amaçla gönderiyor karate kurslarına? Çoğu zaman kendilerini savunabilmeleri ve sağlıklı bir büyüme süreci geçirmelerini sağlamak amacı ile yönlendirmektedirler. Ancak hayal bu ya, birkaç ay ya da bir süre sonra macera peşinde koşmak niyeti ile gelmeyenler de yok değil. Ancak bunları hem nezaketle sistem dışına itip her karatekanın öğretinin gerektirdiği ahlak yapısı üzere yetişmesini sağlamak amacını güderiz. Ne kadar süren bir eğitimi vardır? Eğitim başlar fakat bitimi ile alakalı bir süre tayin edilmez zira yaşam boyunca uygulanabilir. Acemilik düzeyinin 1001 gün eğitim, kalfalık düzeyinin de 10001 günlük eğitimin ardından bitebildiğini bildirmek isterim. Nerelerde kurslarınız var? Ülkemizde eğitimler başta İstanbul olmak üzere Bursa ve Hatay'da verilmektedir. Ülke temsilciliğimiz; Bayrampaşa Cevatpaşa Uzay Sok. No:7’de bulunmaktadır. Türkiye Kyokushin Karate organizasyonu branş şefi Sensei İlhan Yatkın Bey'dir.
Büyük usta Sosai Oyama tarafında kurulmuş olup full kontakt karate (vuruşlu karate) sistemidir. Dünya üzerinde en çok çalışılan sistem olmakla birlikte ne yazık ki ülkemizde gerekli ilgiyi geçmişteki yöneticilerimizin bireysel hatalarından dolayı görmemiş hatta ülkemiz insanının bu sistemle tanışması adeta engellenmiştir.
Karate biraz vahşi bir şey değil mi? Bizi bozmasın?
Her yaş grubundan insanlar için Karate-do, günlük uğraşıları dışında kişilere yaratıcı, eğitici, güvenli ve üretken zaman harcama imkanını sağlar. Özellikle genç yaştakiler için Karate doğru çalışıldığında, vücut duruşunu geliştirmenin dışında, düşünme sürecine ilişkin becerileri de geliştirirler. Kişi, zihinsel ve bedensel becerileri konusunda daha bilinçli olur ve kendine olan güveni artar. Karate dikkati toplama yetisinin geliştirmesi ile bireyin bağımsızlığını ve kişisel bütünlüğünü fark etmesine yardımcı olur. Kişinin kendisine ve yaşıtlarına olan güvenini ve saygısını arttırır. Bedensel ve zihinsel disiplin, sorumluluk duygusu gibi yeteneklerinin gelişmesini sağlar.
Yetişkinler için özellikle Karate-do çalışmaları stres azaltıcı hareketlerle bedensel ve zihinsel rahatlama imkanı sağlar. Dayanıklılık, kas gücü ve bedensel kuvvetin azalmasına mani olur.
Kısaca Karate'nin ruhsal ve bedensel gelişime yönelik amaçları; doğru, ciddi ve disiplinli çalışmayı öğrenmek; zihinsel ve bedensel eğitim vasıtası ile güçlü ve canlı bir ruhsal enerjiye sahip olmak; saygınlık, nezaket, içtenlik ve samimiyeti geliştirmektir.
Karateye başlamak için bir yaş sınırı var mıdır?
Nurdan Umut konuştu.