Yemenliler Osmanlıyı kendileri gibi görmezdi

Yemenli akademisyen Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, Bursa'da, dünden bugüne Yemen’i içerden birinin gözüyle anlattı. Ahmet Serin etkinlikten notlarını aktarıyor..

Yemenliler Osmanlıyı kendileri gibi görmezdi

Yemen, günümüzün en sıcak konularından biri. Dünyanın ve hele dünya üzerine hesabı olan devletlerin bir gözü Yemen’de. Yemen, her gün başka haberlerin, ilginç olayların konusu…

Bizim ise içimizde kanayan bir yara Yemen; en yanık türkülerimizin ulaşılmaz gurbeti, sılaya dönemeyenlerin yitik kabirlerinin bulunduğu ülke.

Yemen’i, bir Yemenliden dinledik Birlik Vakfı Bursa Şubesi'nin 6 Şubat geceki Cuma Meclisi'nde. Konuk, Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri’ydi. Doç. Ahjuri, Yemen’de yaşanan olaylardan sonra Türkiye’de akademik çalışmalarına devam etmeye karar vermiş bir Yemenli akademisyen. Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, dünden bugüne Yemen’i, içerden birinin gözüyle anlattı. Bu anlatılanlarla dinleyicilerin kafasında Yemen’e dair ciddi bir fotoğraf oluştu.

Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri’nin sözlerini Türkçeye aktaran Prof. İsmail Güler de yaptığı sunumda “Üç yüz yıl yönettiğimiz Yemenliler, biz oradan çıkıp giderken bile bizim Müslüman olduğumuzu bilmiyorlarmış. Bu da bizim kendimizi anlatmak konusunda yetersiz kaldığımızı kanıtlıyor.” derken, çok ilginç bir konuyu gündeme getiriyordu aslında.

Tarihimizin en önemli sayfaları Türklerle yazıldı”

İsmail Güler’in sunumundan sonra Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, “Türkiye bizim için önemli çünkü bizim tarihimizin en önemli sayfaları onlarla yazıldı” diye söze başladı. Yemenlilerin Türklere minnettar olduklarını ama Türkleri böylesine önemli yapan unsurun da onların İslam’a olan bağlılıkları olduğunu özellikle vurguladı Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri.

Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, Yemen’in jeopolitik önemini “Arap dünyasının çıkış noktası Yemen’dir. Yemen, çok ama çok stratejik bir yerdedir.” diyerek belirtti. Daha sonra da Yemen coğrafyasından, Yemenlilerden söz etti. Yemenlilerin medeni ve bedevi olanlar olarak ikiye ayrıldığını söyleyen Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, dağda yaşayan Yemenlilerin bedevi, şehirde yaşayanların ise medeni olduklarını söyledi. Bu bilgi önemliydi çünkü bunun üzerine eklenen bir başka bilgi, Yemen olaylarını açıklıyordu. Dağda yaşayan Yemenliler Şii idi ve hayat tarzları gereği yıkıcı, isyankâr idiler.

Abbasilerin zayıflamasıyla Şiilik Yemen'e girdi

Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, daha sonra Yemen’in İslam ile tanışmasını ve gelişen diğer olayları anlatarak günümüze bir ayna tuttu. Bu konuda şunları anlattı Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri: “Yemenlilerin çoğu, Peygamberimizin İslam’a davet mektubu geldiğinde, bu davete icabet etti. İslam’a katılmayanların ise üzerlerine seriyyeler gönderildi ve onlar da bertaraf edildi. Böylelikle bütün Yemen Müslüman oldu.

Yemenliler de tıpkı Türkler gibi, bir şeye inandılar mı, onu ölümüne savunurlar. İslam’ı da böyle savundu Yemenliler.

Yemen’de, hicri 3. yy’a kadar tek mezhep hâkimdi. Abbasilerin zayıflamasından sonra Şii’nin İsmailiye kolu Yemen’e girdi. Bunlar Yemen’de Karmatiler diye bir devlet kurdu. Ama Yemen halkı bu mezhebi benimsemedi. Karmatilerin zayıflamasıyla Şiilerin Zeydiye kolu ağırlığını hissettirmeye başladı. Aslında Zeydiler de kendi içlerinde ikiye ayrılır: Yöneticiler ve halk. Yöneticiler kendilerini Hazreti Ali’ye izafe ettikleri için yönetimde hakları olduğunu düşünür. Halk ise böyle şeyleri umursamaz. Mesela onlar, Sünni bir imamın arkasında namaz da kılabilir.”

Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, Yemen’de yönetimi anlatırken “Yemen medcezir gibidir” şeklinde bir ifade kullandı. Bu ifadenin açılımı şöyleydi ve önemliydi: “Yemen’de, yönetimde genellikle ehl-i sünnet Müslümanlar bulunur. Ülkeyi onlar yönetir. Ne zaman ki onlar zayıflar, o zaman Şiilerin yöneticileri ülkeyi yönetmeye niyetlenip dağdan ovaya inmeye başlarlar. Tarih boyunca bu hep böyle olmuştur. Zeydilerin bir özelliği de, tek muvahhid topluluk olarak kendilerini görmeleridir. Kendilerinden başkalarını muvahhid olarak görmezler. Osmanlıya da bu gözle bakmışlardır.”

Kısa bir Yemen tarihi dersi veren Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri, söyleşide günümüz Yemen’ini de daha çok son yaşanan siyasi olayları analiz ederek anlattı. Yemen’de bugünlerde yaşanan karışık durumun nasıl sonuçlanacağını ise hep birlikte göreceğimizi söyleyerek sözlerine son veren Doç. Dr. Abdulgani Ahjuri’ye, sohbetinin sonunda vakfın plaketi verildi.

 

Ahmet Serin bildirdi

YORUM EKLE
YORUMLAR
yusuf turan günaydın
yusuf turan günaydın - 8 yıl Önce

zeydiyye, şia'nın en mutedil, ehlisünnete en yakın kolu kabul edilir. fakat sn. ahjuri, zeydileri de medeniler ve bedeviler diye ikiye ayırmış ki bu ayrım önemli: osmanlının son dönemlerine kadar yemen için projeler geliştirdiğini ve fakat bedevi zeydileri hep karşısında bulduğunu ali emiri efendi de "yemen hatıratı" adlı eserinde anlatır.