Geçtiğimiz yıl vakıf eserleri ile alakalı çalışmalar gerçekleştiren Bulgaristan Müftüsü Mustafa Aliş, 82 adet mülk için 56 dava açtıklarını söyledi. Muhtelif birçok yerde vakıf mallarının bulunduğunu, fakat maddi yetersizlik ve belgelerin yok edilmesi sebebi ile bazı eserler hakkında dava açamadıklarını, buna rağmen vazgeçmeyi düşünmediklerini belirtti.
Osmanlı mabetleri Bulgaristan devletinden geri almak istediklerini söyleyen Mustafa Aliş, "Mesela Köstendil'de iki cami var. Biri Fatih Camii, diğeri ise Ahmed Bey Camii. Bunların geri iadesi için çalışmalar yapıyoruz. Bunların yanında, iadesini istediğimiz ve çalışmalar başlattığımız birçok vakıf eseri var. Karlova'daki Kurşunlu Camii, Eski Zağra'daki yani şimdiki Razgat'daki Pargalı Camii, Samukluk'taki Bayraklı Camii ve diğer vakıf eserlerini istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Bulgar hükümeti el koydu
Mustafa Aliş, bahsettiği eserleri, 1990 yıllarında cami olarak kullandıklarını, Eski Zağra Hamza Bey Camii'nin ibadete açıldıktan sonra, maddi sıkıntılardan ötürü imamına maaş verilemediğini ve mabedin kapandığını, o tarihten sonra da camiye el konulduğunu belirtti. Bulgaristan hükümetinin el koyduğu bu eserleri yeniden aslına uygun şekli ile hizmete açmak istediklerini söyleyen Aliş, "Şu anda birçok dava açtık. Bazı yerlerde kazanıyor, bazı yerlerde kaybediyoruz" dedi.
Türkiye Diyanet İşleri Bakanlığı ile ortak çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Aliş şöyle konuştu: "Biz, Türkiye Diyanet İşleri vasıtası ile Osmanlı arşivlerine girerek, oradan belgeleri temin etmeye çalıştık. Oradan almış olduğumuz belgeleri tercüme ettik, tasdik ettirdik ve bu şekilde Bulgaristan mahkemelerine sunduk. Bazı yerlerde kabul ediyorlar, bazı yerlerde kabul etmiyorlar. Biz burada bu davaları kazanabildiğimiz takdirde, vakıf mallarımızı ve özellikle camilerimizi alıp kullanabileceğiz. Alamadığımız takdirde, biz o meseleyi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürmek niyetindeyiz."
Irkçılar halkı kışkırtıyor
Ülke siyasetindeki bazı grupların aşırı gittiklerini belirten Mustafa Aliş, "Maalesef uzun asırlar biz beraber yaşamışız, fakat son yıllarda özellikle bazı ırkçı partiler halkı kışkırtarak, ‘Türkler yeniden geliyor, bizi esaret altına alacak!’ diyerek sokağa dökmeye çalışıyorlar ve bize karşı slogan atıyorlar. Elbette ki bizim öyle bir amacımız yok. Yani biz sadece hakkımızı Bulgaristan kanunları mucibince istiyoruz." diye konuştu.
Siyasetin bu şekilde kullanımının yanlış olduğuna değinen Aliş, "Bu şekilde siyaset yapılamaz bence. İnsanlık bakımından da yanlış. Çünkü biz, herkese kucak açmak istiyoruz, herkesi kucaklamak istiyoruz. Fakat aynı zamanda karşı taraftan da aynı davranışı bekliyoruz." dedi.
Sevda Dükkâncı yazdı.