Türkiye'de bilim ve kültür hayatına önemli katkı sağlayan, hocaların hocası Prof. Dr. Sabahattin Zaim, 10 Aralık 2007'de ahirete irtihal edişinin 7. yılında özlemle anılıyor. İstanbul Üniversitesi'nde çok sayıda öğrenci yetiştiren Sabahattin Zaim'i, öğrencilerinden biriyle, İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sedat Murat'la konuştuk.
Hocaların hocası Sabahattin Zaim, 1926'da Makedonya’nın İştip kasabasında dünyaya geldi. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra 1934’te ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. Prof. Dr. Sedat Murat, hocasının Balkanlar'a olan özlemini şu ifadelerle anlattı: "Hoca hiç unutmadı. Balkanlar'ı hatıratında geniş şekilde anlatıyor. O çocukluk yıllarını hiç unutmadı.”
İştip’te başladığı ilköğrenimini İstanbul’da tamamlayan Zaim, Fatih Ortaokulu ve Vefa Lisesi’ni bitirdi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden 1947’de mezun oldu. Sabahattin Zaim, 1947 - 1949 yılları arasında Fatih ve Eyüp Sultan'da kaymakam vekilliği yaptı. Ardından Adıyaman, Sinop ve Kastamonu’nun ilçelerinde kaymakamlık görevinde bulundu.
Uzun yıllar hocanın o kitabını aşabilecek kitap çıkmadı
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde doktora eğitimine başlayan Zaim, "Yerim ilim hayatıdır" diyerek kaymakamlık görevini bıraktı ve 40 yılı aşkın süre hizmete vereceği akademi dünyasına adım attı. 1965’te profesör olan Zaim, çok sayıda öğrenci yetiştirdi.
Prof. Dr. Sedat Murat, talebeleri olarak Zaim'le ilişkileri hakkında şunları söyledi: "Her bayramda giderdik, hocayı hiç yalnız bırakmadık. Hocanın evine gittiğimiz zaman bizi ayakta karşılar, girerken bizim önümüze terliklerimizi koyardı. 'Hocam yapmayın' der, utanır, mahcup olurduk. Çıkarken ayakkabılarımızı çıkartır kapının kenarına, düzeltir. 'Hocam yapmayın' der, yalvarırdık. Hoca esprili bir şekilde şöyle derdi: 'Bakın çocuklar, zahmetle rahmet arasında bir nokta vardır.'"
Sabahattin Zaim, Amerika, Almanya ve Suudi Arabistan'daki üniversitelerde araştırmalarda bulundu. Ulusal ve uluslararası ödüller kazandı. 1965'de yayınladığı “Çalışma Ekonomisi” adlı eseriyle Türkiye’ye bu disiplini getiren kişi oldu. Prof. Dr. Sedat Murat, bu kitabın akademik alanda ayrı bir önemi bulunduğunu söyledi. Murat, “Bir kere Türkiye'de bu alanda ilk eser. Uzun yıllar hocanın bu kitabını aşabilecek kitap çıkmadı. O nitelikte bir kitap çıkmadı" diye konuştu.
Hoca bir "vakıf insan"dı
Akademik ve idari birçok görevde bulunan Zaim, yaşamı boyunca çok sayıda vakıf ve cemiyetin de kurucu üyeliğini yaptı. Prof. Dr. Zaim'in teşkilatçı yönünü Sedat Murat şu şekilde ifade etti: "Hoca bir vakıf insanıydı. İlim Yayma Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Aydınlar Ocağı, Türkiye Milli Kültür Vakfı, Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı. Bunların hepsinde kurucu üyelik yapmıştır. Tüzüklerinin hazırlanmasında öncülük yapmıştır. Oralarda güzel insanların yetişmesine gayret etmiştir. Ömrünü adeta bu ülkenin insanına vakfetmiştir diyebiliriz. Bir vakıf insanıdır yani. Sabahattin Zaim eşittir vakıf insan."
1998-2004 yılları arasında YÖK üyeliği yapan, yarım asır devlet hizmetinde bulunan Prof. Dr. Sabahattin Zaim 10 Aralık 2007'de İstanbul'da dünyaya veda etti. Zaim, ardında onlarca kitap ve sayısız makale bıraktı. Akademik hayatında binlerce öğrenci, bilim adamı ve uzman yetiştiren Zaim, fikirleri ve hizmetleriyle bilim ve kültür alanında önemli katkılar sağladı.
Yusuf Sami Kamadan konuştu