400 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyetinde kalan Yemen, tarih sayfalarına bu acı dolu sözlerle yazıldı: "Gece bir ses geldi derinden derinden / Beni mi çağırdı Yemen çöllerinden..."
1. Dünya Savaşı sırasında bağımsızlığını ilan eden ülke 300 binden fazla Osmanlı askerine mezar oldu. Yemen, Osmanlı egemenliği boyunca Anadolu'dan ve Rumeli'den askerlerle korundu. Arap liderlerin İngilizlerle anlaşma imzalaması ile birlikte ise Osmanlı, Arap yarımadasında beş cephede tek başına savaştı.
Yaşları 12 ve 30 arasında değişen 130 bine yakın gencin öldüğü savaşa asker gönderen ailelerin elinde yalnızca, o günlerde yakılan Yemen türküsü kaldı. Yemen'de şehit olan askerler anısına 2012'de yapılan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından açılan Türk şehitliği bugün Yemen'in başkenti Sana'da yükseliyor.
Türk Şehitliği'nin yakınlarında yer alan Savunma Bakanlığı da bölgedeki Osmanlı izleri arasında. Eski Osmanlı karargâhı olarak kullanılan yapı, artık Yemen Savunma Bakanlığı olarak kullanılıyor.
Sana “64 minareli şehir” olarak anılıyor
Yemen’in başkenti Sana, kültürünü ve mimarisini en iyi koruyan Ortadoğu kentleri arasında yer alıyor. UNESCO Dünya Mimari Miras Listesi’ne alındıktan sonra onarılan yapılar, geleneksel niteliğini sürdüren zanaatkârların yoğunlaştığı sokakları süslüyor.
Eski Sana denilen bölgeye Babü'l-Yemen kapısından giriliyor. Bir zamanlar yedi kapılı olan başkent Sana’nın günümüze ulaşan iki kapısından bir diğeri ise Babül-Selam olarak biliniyor.
Başkent Sana'nın merkezinde yer alan bu tarihi bölge, içerisinde geniş bir çarşıyı da barındırıyor. Surlarla çevrili alan, özgün bir mimariye sahip. Şallar, hançerler, kınalar ve çeşit çeşit kahveleri Yemen kültürüne özgü eşyaların satıldığı dükkânlarda bulmak mümkün.
Sana, aynı zamanda “64 minareli şehir” olarak anılıyor. İslam’ın ilk camilerinden Cami-el Kebir, Ulu Camii, Salahaddin Camii ve Yemen'in Eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih'in yaptırdığı El-Saleh Camii, yine başkent Sana'da yer alıyor.
İrem Şahin haber verdi