Eski çağlarda, Türklerin sosyal ve ekonomik yapısı atlı, konar-göçer kültüre dayalıydı. Türk toplumunun iktisadî, siyasi ve kültürel alanda varlığı açısından at önemli bir yere sahiptir. Atlar, asalet timsali olmakla birlikte, Kızılelma’ya varan yolda, pusatlarını bileğileyip, oklarını keskinleştiren Türklerin yoldaşı olmuşlardır.

At; bozkırdır, türküdür, koşudur, sıladır, yoldaştır, nal sesidir, nişânedir. Eski Türk destanlarında geçen “yaya erin umudu olmaz” sözünü benimseyen Türkler, şanlı tarihimizde atları yâren bilmiştir.

Bu sayımızın dosya konusunda şiir, hikâye ve araştırma yazıları ile dört nala bir ömür süren atlardan bahsettik. Eserleri ile katkıda bulunan tüm Dilhâne yazar/şairlerine teşekkür ediyor, dergimizin 61. sayısını siz kıymetli okurlarımıza emanet ediyoruz…

Ahmet Hamdi Köksal
Dilhâne Dergisi Genel Yayın Yönetmeni

Dosya: Dört Nala Bir Ömür: Atlar
Okumak İçin: https://dilhane.net/dijital-dergi/ocak-2023