Hüma dergisi ekibi olarak bu sayımızda “İyilik” kavramına değinmek istedik. Ülkece atlattığımız zor günlerin ardından gönlümüzü serinleten ve acımızı dindiren satırları sizlere sunmak istedik. Bu süreçte iyiliğin ne kadar kıymetli olduğuna hep birlikte şahit olduk. Zorlukları birlikte atlatıp her şeye rağmen iyilik için mücadele etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.

“Beden Almakla Ruh Vermekle Doyar”, “İyilikte Zirve Nokta”, “İyilik İyileştiricidir”, “Kan Bağı Değil Gönül Bağı: Ensar ve Muhacirler” başlıkları ile kaleme aldığımız dosya yazılarımız ile Edebiyat’tan Tarih’e birçok alanda farklı açılardan iyiliği anmaya, iyi olmaya ve iyilikle kalmaya niyet ettik.

“Numune-i İmtisal” başlığı altında buluştuğumuz Ümmü Rale Hanım bizlere fedakârlık, azim gayretin ne olduğunu ve iyiliğin nasıl temsil edildiğini gösterdi. Emredilen her şeye hiç düşünmeden itaatleri, fedakârlıkları ve İslâm’ı hayatlarının merkezine alan duruşları ile sahabeler, asırlar ötesinden yolumuzu aydınlatmışlardır. Bu uğurda istikametten ayrılmamak duasıyla.

Hüma Dergisi olarak bu sayımızda da iki kıymetli ismi ağırladık. Süleyman Ragıp Yazıcılar ve Merve Özdenler ile hayatın kıymetli alanlarına dokunulmasının heyecanını tattık. Dergicilik alanında ve sahada gösterilen faaliyetlerin gönüllerde bıraktığı izlerin etkisini derinden hissettik. Her şeye ve her zorluğa rağmen gönül insanı olmanın niyetini tazeledik. Yaptıkları hizmetler ve yazdıkları eserler ile biz gençlere örnek olan bu iki isme teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Her sayımızda olduğu gibi bu sayımızda da kadromuzu ülkemizde bulunan yabancı uyruklu kardeşlerimize genişletmeye devam ettik ve kardeşlerimizin “Her Dil Seni Söyler” başlığı altında kendilerini ana dilleri ile ifade etmelerine imkân sunduk.

Birlikte zor anlar yaşamış, üzüntüler tatmış olsak da bir umutla yaşamın güzelliklerini görmeye çalışmalı. Bu uğurda yaşamak için niyet etmeli… İnsan hep biraz eksiktir, mühim olan mutlu olmanın ötesinde mutlulukları “kiminle” yaşadığımızdır. Mutluluğun paylaşılması iyiliklerin artmasıyla mümkündür. İyiliğin dünyada artması ve bütün zorluklara rağmen gönüllere umut aşılanması hepimizin önceliği olmalıdır. İnsanlarımızın yanında ve onlara destek olmak ve yaratılanları O’ndan ötürü sevmek hepimizin gönlüne şifa olacaktır.

Hem âleme hem kendimize hoşça bakabilmek duasıyla. Şeyh Galip’in de bizlere aktardığı gibi:

“Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen

Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen”

Gayret bizden muvaffakiyet Yüce Allah’tandır.