12 Eylül denen kabus
‘‘Mahkemeye götürüp getirirken bile işkence yapıyorlardı. Jilet gibi keskin zincirlerle bizi birbirimize bağlıyorlardı. Sonra da ‘dur-kalk’larla kollarımızın damarları kesiliyordu. İçlerine sanki çelik teller konulmuş olan özel copları vardı. Bunlarla sürekli dövüyorlardı. Dövmedikleri zaman da hakaret ediyorlardı. Adımız yoktu. Hâlâ anlamını bilmem. Bize sadece ‘yavşak’ diyorlardı. Bir de Jo diye kocaman simsiyah bir köpekleri vardı. Jo gün boyu önümüzden geçiyordu. Biz her defasında Jo’ya komutanmış gibi tekmil veriyorduk’’
‘‘Ben 28 Aralık 1980’de gözaltına alındım ve Diyarbakır cezaevinde üç yıl kaldım. Bu üç yılın yüzde 90’ını hücrelerde geçirdim. 60 kadar hücre vardı ve altı metre karelik bu hücrelerin her birinde 20-25 kişi kalıyordu. Dört katlı binanın bütün kanalizasyonu bu en alt kattaki hücrelere akıyordu. Biz hücrelerde bir beton tümseğin üzerinde yatıyorduk. Kanalizasyonun üstü açıktı ve tümseğe doğru yavaş yavaş kabarıyordu. Ellerimizi arkadan bağlayıp bize bu kanalizasyondan dışkı yediriyorlardı. Su da yoktu... Aylarca böyle yaşadık... Bir gün ‘Dikkat!’ diye bir komut verildi ve içeriye binbaşı girdi.’’
‘‘Adı Binbaşı Esat Oktay Yıldıran’dı. ‘Beni Ankara ve Erzincan’daki yoldaşlarınızdan sorabilirsiniz. Eğer burada Allah varsa, o benim. Hâkim, savcı, kolordu komutanı benim amirim değil. Ben sadece genelkurmay başkanına bağlıyım. Sizi var da edebilirim, yok da edebilirim’ dedi.’’
Yorum yapma gereği duymadığım yukarıdaki ifadeler Diyarbakır cezaevinde kalmış, sonrasında sağlı sollu birçok siyasi partide görev almış, halen de siyasette bulunan bir zâta ait. 12 Eylül askerî darbesinin bir yıldönümünde daha, yirmi dokuzuncusunda birçok şehirde protesto gösterileri yapılacak, ben özellikle iki eylemi mimlemek isterim.
Darbe Anayasası Oylanıyor
Bir benzerinin geçen yıl yapıldığı eylem, bu sene Saadet Partisi tarafından İstanbul’da gerçekleştiriliyor. 1982’de içindeki oyu gösteren şeffaflıkta zarflar ve baskı altında yapılan darbe anayasası seçimleri, sembolik olarak tekrar yapılacak. Silah zoruyla getirilmiş bu anayasanın değiştirilmesi yönünde bir kıpırtı olur umuduyla kampanyayı organize edenler desteklerinizi bekliyor olacaklar.
12 Eylül 2009 Cumartesi,
Saat 11’de
Beşiktaş Meydanı’nda.
Kenan Evren Resimleri Sergisi
Geçtiğimiz yıllarda yaptığı nü tablolarla çok kez haber programlarına konu olan Kenan Evren’in esas sanat eserlerinin, ardında kalan işkencelerin, cesetlerin, yağmaların, hukuksuzlukların tabloları da Genç Siviller ve Darbeye Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu tarafından açılacak bir sergide sergilenecek. Darbeye felaketine karşı alınacak tedbirleri; hiçbir favori darbesi olmamak, beni vurmayan darbe bin yaşasın dememek, senin darben kötü benim darbem iyi hesabına girmemek, hangi siyasi görüşten olursa olsun darbeye karşı ortak mücadele etmek, darbelerin yıl dönümlerinde geçmişle ilgili belleklerimizi tazelemek, darbe günlerinde henüz doğmamış kuşakları darbe afetine karşı bilinçlendirmek şeklinde sıralayan koalisyon Kenan Evren Resimleri Sergisi’ni,
12 Eylül 2009 Cumartesi,
Saat 14’te,
Taksim Metro İstasyonu Sergi Salonu’nda açacak.
M. Fatih Kutan