Afgan Basti, İslamabad şehir çeperinde bulunan bir köy. Köyde, ülke içindeki çatışma bölgelerinden kaçarak buraya yerleşmiş Pakistanlılar ve Afgan mülteciler yaşıyor. Ancak çatışma bölgelerinden kaçan Pakistanlıların neredeyse hepsi Peştun kökenli.

Köyde yaşayan Afgan mültecilerse kayıtlı değil. Bu nedenle köydekiler, Birleşmiş Milletler’in kontrolünde olan mülteci kamplarından ya da devletin sağladığı olanaklardan yararlanamıyor. Aileler arasında 35 yıldır Afgan Basti’de ikamet edenler bile var. Erkekler İslamabad sebze halinde hamallık yaparak ailesini geçindirmeye çalışıyor.

Çünkü bir şişeye vurulunca hemen zıplar

Çocuklar içinse bir okul henüz açılmış değil. Çocukların büyük bir kısmı da okul yüzü görmeden büyüyüp gidiyor. Bu nedenle çocuklar kerpiç evler arasında Türkiye’de unutulmaya yüz tutmuş birçok oyunu yeniden oynamaya devam ediyor.

Aileler yoksulluk içinde olsa da çocukların hayal gücünün sınırı yok. Onlar için her yer oyuncak dolu. Bazen yol kenarına fırlatılmış bir pet şişe eğlenmek için yeterli; çünkü bir şişeye vurulunca hemen zıplar. Patlamış bir tekerlek, döndüğü sürece en değerli oyuncaklardan biri. Etrafta bulunan birkaç sopa ya da tahta parçasıyla kriket ya da farklı oyunlar oynanabilir.

Çocuklar pahalı oyun hamurlarının yerine de kerpiçle oynuyorlar. Maharetli küçük eller, dağılmış kerpiç toplarına, kediden file kadar her türlü şekli verebiliyor. Ev yapımında kullanılmak üzere hazırlanan kerpiç yığını da çocukların bataklık oyunu için hazır. Köyün ortasından geçen dere, hem oyun alanı hem yaz aylarında bir havuz.

Uçurtmasını kapan dışarıya çıkıyor

Çocukların dudaklarının kenarından eksilmeyen gülücükler, yeni bir oyun bulunduğunda kahkahaya dönüşüyor. Bir tarafta sek sek oynayanlar kızlar, bir tarafta ceplerinde şıkırdayan misketlerin sayısını artırmak için çabalayan erkekler. Çoğunun misketi olmasa da, oynayanları seyretmek de eğlenceli.

Habibullah da Afgan Basti’de yaşam süren çocuklardan biri. Habibullah, Afgan Basti'deki hayatlarını şu sözlerle anlatıyor: “5 yıldır ailemle birlikte Afgan Basti’de yaşıyoruz. En çok misket oynamayı seviyorum. Ama evimizde de bir keçimiz var. Bazen onu dışarı çıkarıp gezdiriyorum, böylece o da karnını doyurabiliyor. Aslında sabahları sebze halinde poşet satıyorum ama o kadar yorulmuyorum. Dönünce hemen arkadaşlarımla misket oynamaya başlıyoruz.”

Gün batımından hemen önce ise Afgan Basti’de uçurtma vakti. Uçurtmasını kapan dışarıya çıkıyor. Gün batarken gökyüzünde süzülen uçurtmalar, yıllardır topraklarından uzakta, Pakistan’da mülteci olarak yaşayan Afgan Basti sakinleri için, hayatın her şeye rağmen devam ettiğinin bir simgesi adeta.

 



Ömer Musa Targal haber verdi