"Saftirik" adı kitap serisi çıktığında çocuklar çok sevdiler. Çocukların bu karakteri neden sevdiğine kafa yoran yayınevleri Saftirik gibi bir karakter oluşturma çabasına girdiler. Bu çok haklı bir çabaydı. Kendi çocuklarımıza, kendi değerlerimizi yaşayan ve anlatan bir karakter gerekliydi. Hayat Yayın Grubu, tamamen bizden olan bir kahraman oluşturmuş. Çocuklar beğenmişler ki birden fazla baskı yapmış. Elimdeki serinin ilk kitabının üzerinde 5. baskı ve 33.000 adet yazıyor.

Kitabın başında “Nerden Çıktı Bu Kitap Yahu?” diye bir bölüm var. Bu bölümde tam da yukarıda yazdığım sebeplere benzer şeyler yazılmış. Yayınevinde tüm ekip, neden bizim de yerli bir kahramanımız olmasın demişler. Karar verilmiş; “uçan, kaçan, süper güçleri olan kahramanlara inat her şeyiyle bizden, bizim gibi olan, bizim gibi konuşan, düşünen, yaşayan bir kahraman” tasarlanmış. Kitabı Melih Tuğtağ yazmış ve Çağrı Cebeci resimlemiş.

Üşengeçten kahraman mı olurmuş?

Bizden olan kahramanın hikâyeleri bir seri halinde okurla buluşmuş. Serinin dikkat çeken bir adı var: Sessiz Sakin’in Gürültülü Maceraları. Serimizdeki kahramanımızın adı Sessiz, soyadı Sakin. Kendisi çok üşengeç bir kahraman. Üşengeç kahraman mı olur demeyin. Gayet iyi olmuş. Çocuklar çok sevdiğine göre çocukların çoğu üşengeç mi diye düşünmeden edemedim. Serinin diğer kitaplarını henüz okumadım ama bu kitapta öyle çok da gürültülü bir macera yok. Çocukların seveceği espriler ve hikâyeler var. Mekânın, artık pek de olmayan, bunun için de unutulan mahalle hayatı olduğu maceralarda çocuklar kendilerinden mutlaka bir şeyler bulacaklardır.

İlk kitabın adı “Aaa! Bu da kim?” Kahramanımız üşengeç Sessiz Sakin, babasına evde canının sıkıldığını söylediğinde babası bir hobi edinmesi gerektiğini söylüyor. Sessiz Sakin, üşengeç olduğu için fazla koşuşturmacası olmayan, oturarak da yapabileceği bir hobi düşünüyor ve buluyor. Bulduğu hobiyi okuyunca “Yazarlar üşengeç mi olur?” ya da “Üşengeçler yazar mı olur?” diye düşünmeden edemedim. Çünkü Sessiz Sakin’in bulduğu hobi hikâye yazmak.

Sessiz, hikâye yazmak için gözlem yapması gerektiğini düşünüyor ve taburesini alarak trafiğe kapalı sokakta insanları gözlemlemeye ve dikkatini çeken insanlarla ilgili hikâyeler yazmaya başlıyor. Bir gün gördüğü insanlara selam veren güler yüzlü bir adam görüyor. Adamı izliyor ve adam köşeyi dönünce kayboluyor. Sessiz, adamı birkaç defa daha izliyor ve adam her seferinde köşeyi dönünce kayboluyor. "Köşeyi Dönen Adam" aslında kim? Cevap kitapta.

"Sessiz Sakin’in Gürültülü Maceraları" serisinin “Aaa! Bu da Kim?” adlı ilk kitabını çocukların severek okuyacağını hatta çocukları hikâye yazmaya teşvik edeceğini düşünüyorum.

Kitap, en alt yaş grubu 3. sınıf olmak üzere her yaştan insanın okuyacağı bir kitap. Her yaş derken biz yetişkinleri de kastettiğimi hatırlatmak isterim. Otobüslerde insanlar, çocuk kitabı okuduğumu görünce garipsese de çocuk kitapları çocuk ruhumuzu canlı tutmak için gerekli sanırım.

Meryem Uçar, ben de mi üşengecim diye şüphelendi