Ord. Prof. Dr. A. Süheyl Ünver Sanat Atölyesi’nin sanatçıları, bir buçuk yıllık çini, kalemişi, Edirnekâri dallarına ait minyatürlü ve tezyini çalışmalarını 14 Şubat’ta Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde açılacak “Edirne’de Osmanlı Kültüründen Dekoratif Örnekler” sergisinde sergileyecek. 28 Şubat’a kadar açık kalacak sergide Edirne’deki Selimiye, Üç Şerefeli ve Muradiye camileri, Sultan II. Beyazıd Camii ve Külliyesi ile Eski Cami’nin süslemeleri ve bunlara ait minyatürler yer alacak.
Ayrıca Edirne’ye ait sivil mimari örnekleri, Edirne’ye özgü süsleme üslubu Edirnekâri ve Edirne mezar taşlarına ait zengin desen çalışmaları da sergilenecek eserler arasında. Bu vesileyle, şehre kültürel anlamda büyük hizmetleri bulunan Prof. Dr. Süheyl Ünver de vefatının 28. yılında yâd edilecek. Buraya kadar kurduğumuz bütün cümlelerden anlayacağınız gibi yeni bir geleneksel sanatlar sergisiyle karşı karşıyayız. Oysa Edirne Valiliği’nin katkılarıyla hazırlanan serginin, 1878’deki Rus istilasında yanan ve günümüze çok küçük bir bölümü kalan Osmanlı Devleti’nin en önemli ikinci sarayı, Edirne Sarayı’nı ilgilendiren bir öyküsü var.
Edirne Sarayı’nın çinilerini bulmak üzere 20 küsur yıldır Avrupa’dan Amerika’ya gitmediği ülke, Louvre’dan Victoria Albert’e, Lizbon’daki Gülbenkyan Müzesi’nden Rusya’daki Hermitage’a kadar gezmediği müze, girmediği depo kalmayan, Süheyl Ünver’in 25 yıl asistanlığını yapan ve hocasıyla yaptığı gezilerden 25 defter biriktiren Azade Akar, bu hikâyenin, dolayısıyla serginin başkahramanı. Çünkü sergide, atölye sanatçıları, artık mevcut olmayan Edirne Sarayı’nın çinilerini Akar’ın yapboz parçaları gibi oradan buradan toplayıp bir araya getirdiği arşivi sayesinde orijinaline yakın canlandırdılar.