Fatih Sultan Mehmet tarafından 1463 yılında fethedilen ve 1878 yılına kadar Osmanlı hakimiyetinde kalan Bosna Hersek tarih, kültür ve tasavvuf alanlarında Osmanlı kültürüyle iç içe bir geçmişe sahip. Osmanlı'ya ait çok sayıda cami, han, medreseyi topraklarında barındıran Bosna’da fetih tarihinden 50 yıl önce başlayan Müslümanlaşma süreci, Balkan coğrafyasında yaşayan dervişlerin ve kurulan tekkelerin tasavvufi geleneği yayma biçimlerinin anlaşılması ve toplumsal alandaki birleştirici özelliklerin benimsenmesi açısından oldukça önemli. Ketebe Yayınlarından çıkan, İnes Asceric-Todd'un Oxford Üniversitesi'nde hazırladığı doktora tezinin geliştirilmiş hali olan Bosna'da Dervişler ve İslam kitabı, hem Osmanlı mirasına hem de Boşnakların İslam'ı kabul etme süreçlerine ışık tutuyor.

Fetihlerin ardından gerçekleşen İslamlaşma sürecinin propaganda araçlarıyla değil şehirleşme, yatırım ve toplumsal yapı alanlarıyla doğrudan bağlantılı şekilde yürütülmesine değinilmesi kitabı alanındaki diğer eserlerden ayırıyor. Kitabın birinci kısmında Bosna'nın İslamlaşma sürecinin doğası ve tarihi hakkında bilgiler eşliğinde, Osmanlı’nın otoritesinin sağlamlaştırılmasında rol oynayan ve hem savaşçı hem de din tebliğcisi olarak görev yapan ahiler ve dervişlerin karakter yapıları inceleniyor. Bosna'da dervişlerin varlığı ve tasavvuf etkisini kanıtlayan tekke özelliklerinin işlendiği bölümde aynı zamanda Bosna kasabalarının tekke inşasıyla başlayan şehirleşme evreleri anlatılıyor.

Loncalar ve tarikatların dinî karakterleri üzerinde durulan ikinci kısımda ise bu iki kurum arasındaki güçlü bağlantılara dair somut veriler sunan Fütüvvetname, Şecerename ve Pirnameler inceleniyor. İkinci kısımda ayrıca fütüvvet gelenekleri ve tarikat uygulamalarıyla benzerliği bulunan ceza, tören ve kutlama gibi lonca faaliyetleri anlatılıyor. Yazar bu bölümde esnaf localarının dinî karakterlerinin anlaşılması bakımından önem taşıyan Ahi Baba'nın etki alanı ve rolüne açıklık getiriyor. Bosna'da loncaların Müslüman toplumun gelişmesindeki rolüne odaklanan yazar, Bosna'da Müslüman şehir teşekkülünde tasavvufi geleneğin etkisini örneklerle irdeleyerek Bosna'da zanaatlar ve esnafların gelişiminin Müslüman toplumunun oluşumundaki etkileri üzerinde duruyor.

Bosna’daki en güçlü tarikat

Son kısımda değinilen Hamzavi hareketi de 16. yüzyıl içerisinde Bosna'da tarikatların ne kadar güçlü ve etkili olduğunu ortaya koyması bakımından seçilmiş önemli bir örnek olarak kitapta yer alıyor. Hamzavi hareketinin devlet otoritesi ile karşı karşıya gelmesi ve toplumu ideolojik olarak etkileme girişimleri ile bu hareketin üyelerinin 16. yüzyılın ikinci yarısında uğradıkları zulmü anlatan yazar, okuyucuya tarikat ideolojisinin etki gücü üzerine sorular sordurarak Bosna toplumunda bu etkinin  temelini oluşturan gelişmeleri ana hatlarıyla ele alıyor.

Bosna'nın Osmanlı tarafından 1463'te fethedilmesinden önce başlayan Müslümanlaşma aşamalarını fetih, ilk yerleşimler, kasabaların oluşumu ve şehirleşme  sırasına göre okuyucuya aktaran kitap, Müslüman toplulukların ortaya çıkışındaki tasavvufi ve sosyal etkilere yer vererek Bosna'nın manevi ikliminin temellerine ışık tutuyor. Osmanlı’nın fethinden sonra Bosna'da yaşanan şehirleşme süreci ve bu süreçte inşa edilen ilk Müslüman kurumlar olan derviş tekkelerinin bölgenin dinî kimliğini geniş ölçüde etkilemesi Bosna Müslümanlarının İslam'ı kabul etme biçimlerinde rol oynayan dinî motivasyon ve iktisadi gelişmelerin önemini açığa çıkarıyor. Bosna'da birçok şehrin ve kasabanın varlıklarını dervişlere borçlu olduğu fikrini savunan yazar, Osmanlı Bosna’sının topografik oluşumunda tarikatların sahip olduğu kilit role başarılı biçimde mercek tutuyor.

İnes Asceric-Todd, Bosna'da Dervişler ve İslam, Ketebe Yayınları, 2018.

Zeynep Gül