İsim değiştirmek; yıllarca kendini tanıtırken kullandığın, duyunca tarafına döndüğün, karakterinle, mizacınla, yüz hatlarınla ve hatta el ayalarındaki kıvrımlarla özdeşleşmiş bir kelimenin yerine yenisini koymak bana hep korkunç gelmiştir. Hele ki bu isimle milyonlarca albüm satmış, onlarca ödül almış ve dünyaca ünlü olmuşsan şüphesiz daha korkunç olurdu. Böyle birşeyi yapabiliyorsa insan, heralde kendini eski ismine gerçekten yabancı hissediyordur ve yeni ismine de gerçekten âşıktır. Ve tahminimce sadece isminde kalacak bir değişim değil, tepeden tırnağa bütün ruhuna işlemiş bir değişim hissiyatında olması gerekir. Belki örnekleri vardır ama ben böyle bir değişime ilk olarak Mos Def’te tanık oldum, yani Yasiin Bey’de.

Brooklyn- New York’ta 1973’te, kimliğindeki isimle Dante Terrell Smith olarak, Hristiyan bir anne ve Müslüman bir babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Yasiin Bey, annesi tarafından Brooklyn’de Hristiyan olarak yetiştirilir. New Jersey’de yaşadığı için babasıyla pek görüşemeyen Yasiin Bey, 13 yaşına gelene kadar İslam adına hiçbirşey bilmiyordur. Yasiin Bey’e babası ilk olarak 13 yaşında abdest almayı öğretir. İslam’la ilk tanışması da böyle olur.  6 yıl süren arayışları sonucu 19 yaşında şehadet getirir ve İslam’ı kabul eder. Yasiin Bey kendisinin “convert” (din değiştiren) olarak adlandırılmasına karşı çıkar, birşey denecekse “revert” (eski dinine dönen) denmesini ister. Çünkü herkes İslam üzere doğar, Yasiin Bey için İslam’ı seçmek özüne dönmek demektir.

1996’da profesyonel hip hop hayatına başlayan ve sahne ismi olarak Mos Def’i kullanan Yasiin Bey, 1998’de Amerikan hip-hop fenomeni olacak Black Star’ı yakın arkadaşı Talib Kweli ile birlikte kurar. Günümüze kadar defalarca Grammy müzik ödüllerinde aday gösterilmesini sağlayacak birçok solo albüm çıkaran ve aynı zamanda ünlü bir aktör olan Yasiin Bey, “İtalian Job”, “Something the Lord Made” gibi filmlerde ve “Dexter”, “House MD” gibi ünlü dizilerde önemli rollerde oynar ve Emmy sinema ödüllerine de birçok kez aday gösterilir.

Herkes hayatını birşeylere adar: İş, aile ya da başka hevesler. Ben Allah’ı seçtim.

2 yıl önce ismini Yasiin Bey olarak değiştiren Mos Def aslında Yasiin Bey’i içinde yıllardır saklamaktadır. 1998’de Hacc yolculuğuna çıkan Yasiin Bey, döndüğünde en yakın arkadaşı Talib Kweli ile sırrını paylaşır: “Benim adım artık Yasiin”. 2011 yılına kadar sahne ismi olarak Mos Def adını kullanmaya devam eder ve kimseden kendisini Yasiin diye çağırmasını talep etmez ama 2011’de artık içindeki Yasiin’in olgunlaştığına karar verir ve sırrını tüm dünyayla paylaşır, “Beni artık Mos Def diye çağırmayın, benim adım Yasiin Bey.” Kendine özellikle başka bir dile çevrilemeyecek ve anlamı kimse tarafından bilinmeyen bir kelime olan Yasiin’i seçmiştir. Kuran’ın kalbi olan sure olarak da bilinen Yasin, Mos Def için insanın herşeyi bilmesinin imkansızlığının işaretidir.

“Herkes hayatlarını birşeylere adar, iş, aile ya da başka tutkular. Ben Allah’ı seçtim” diyen Yasiin Bey’e gore İslam’ın yegane amaçlarından biri insanlığın selametidir ve İslam dünya üzerinde insan haklarının en güçlü savunucusudur. Müslüman her yerde zulme karşı durabilmelidir. Bosna, Kosova, Çeçenya gibi Müslümanlara zulmedilen herhangi bir yer; ya da Sierra Leone veya Kolombiya. Eğer insanların temel hakları çiğneniyorsa, İslam buna her zeminde karşıdır. İşte bu yüzden Yasiin Bey zulme karşı durmayı bir görev bilir  ve her fırsatta yapılan adaletsizliklere karşı sesini yükseltmeye çalışır. Ve bunu çoğu zaman alışılagelmişin dışında protestolarla yapar.

Eylül 2005’te Bush ve ABD hükümetinin, çoğunluğunu siyahi nüfusun oluşturduğu New Orleans’ta gerçekleşen ve yüzlerce kişinin ölümüne neden olan Katrina kasırgası sonrası tutumunu ve bölgeye gereken yardımın yapılmamasını eleştiren “Katrina Clap” adında bir şarkı yapar. Aynı sene MTV Video Ödülleri’nin verileceği gece, organizasyonun gerçekleşeceği Radio City Music Hall’un önüne bir kamyonun arkasına yüklettiği mobil bir sahne ile gelir ve Katrina Clap adlı şarkısını seslendirmeye başlar. Kalabalığı etrafına toplayan Yasiin Bey’e New York polisi müdahale eder ve şarkısını bitirmeden tutuklanır.

Guantanamo’daki işkenceyi kameralar karşısında bire bir kendi üzerinde uygulattı

Geçtiğimiz aylarda Guantanamo hapishanesinde suçsuz oldukları mahkemece tespit edildiği halde politik sebeplerden dolayı halen tutuklu bulunan ve bu yüzden açlık grevi yapan mahkumların kendi rızaları olmadan güç kullanılarak beslendiğini ortaya koyan ve bu zorla besleme metodlarını içeren askeri belgeler basına sızmıştı. Bu hukuksuzluğu dünyaya duyurmak için kamera karşısına geçen Yasiin Bey, Guantanamo’da uygulanan zorla besleme prosedürünü birebir kendi üzerinde uygulattı. Burundan sokulup mideye ulaşan bir hortum yardımıyla besin maddelerinin zorla verildiği işlem sırasında çok acı çeken Yasiin Bey, ikinci denemeyi reddetmek zorunda kaldı. Video internete düşer düşmez birkaç gün içinde 5 milyondan fazla kişi tarafından izlendi.

Tüm zamanların en iyi 50 mc’si ve söz yazarı arasında gösterilen, Grammy müzik ve Emmy sinema ödüllerine defalarca aday gösterilen, onlarca ödül sahibi Yasiin Bey Türkiye’de ilk kez 5 Ekim’de 23. Akbank Caz Festivali kapsamında Lütfi Kırdar Salonunda Hypnotic Brass Ensemble ve MF DOOM ile birlikte sahne alacak. Bakalım bizleri de selamlayacak mı?

Bedri Karaismailoğlu yazdı