M. Zahid Kotku Hazretlerinden oruç ve Ramazan'a dair

'Yalnız cesedin değil, ruhun da oruçlu olsun.' Mehmed Zahid Kotku hazretlerinin 'Hadislerle Nasihatler' eserindeki oruç bahsini alıntılıyoruz.

M. Zahid Kotku Hazretlerinden oruç ve Ramazan'a dair

İslam'ın binası beş esas üzerinedir. Kelime-i şehadet Müslümanlığın şartıdır. Müslüman olduktan sonra en mühim şey namaz, sonra oruç, sonra da zekattır. Namaz dinin direği, oruç ruhun direği ve gıdası, zekat cemiyetin direğidir. Yani namazsız din duramaz, oruçsuz ruh duramaz. Direksiz binaların yıkıldığı gibi zekatsız da cemiyet duramaz, yıkılır. Burada direk tabirleri teşbihdir.

Oruç, yemeklerin cesedi beslemesi gibi ruhu besler. Yemek yenmeyince yaşamak nasıl mümkün olmazsa oruçsuz ruhlar da böylece yaşayamaz, manen yıkılır ve ölür, artık işe yaramaz olur, belki de zararlı olmaya başlar. Zira manen ölü işe yaramayınca hayvan misali bir mahluk olur ve belki daha düşük olur. Zira ayet-i celilede 'bel hüm edal' tabiri kullanılmaktadır. Halbuki orucun maddeten de vücuda faydaları sayılmakla bitmeyecek kadar çoktur.

Oruçlunun sıhhati daha muntazam olur

Evvela insan ve Müslüman sabra alışır. Sabır ise dinin yarısıdır. Sonra nimetlerin kadrini öğrenip iftar edince şükreder, bu da dinin yarısıdır. Sonra kanaate ulaşır, bu da tükenmez bir hazinedir. Sonra yiyemeyen zayıfları düşünür, merhamete gelir, onlara yardımı borç bilir. Bu da insanların birbirini sevmesine vesile olur. “Muhabbetten Muhammed(a.s) oldu hasıl/ Muhammed'siz muhabbetten ne hasıl?”.

Sonra oruçlunun sıhhati daha muntazam olur, vücuda daha dayanıklı olur, vücudunda pis mikroplar yaşayamaz.

Vakti ile Cezayir'de çıkan bir sâri, bulaşıcı hastalıkta hep dinsizler ve kafirlerin öldüğü görülmüş, buna mukabil orada yaşayan Müslümanların bundan muaf oldukları ve sebebinin de oruç olduğu, bilahare hayvanlar üzerinde yaptıkları tecrübelerden anlaşılmıştır.

Senin en mühim vazifen cesedi değil, ruhu beslemek olsun

Ceset, bu âlemin mahsulü, ruh da mana âleminin mahsülüdür. Ruhsuz cesedin hiçbir şeye yaramadığını bilmeyen yoktur. Binaenaleyh asıl itibarın ruha olması lazımdır ki cesedin varlığı ancak ve ancak onunla kaimdir. Oruç bu ruhu besler ve gelişmesine vesile olur. Onun için senin en mühim vazifen cesedi değil, ruhu beslemek olsun. Sana bir ufak misal vereyim:

Ashabı kiramdan Talha (r.a) ki hemen her camide ism-i şerifi vardır. Bu zat, yalnız bayramlar müstesna olmak üzere bütün sene oruç tutar. Harplerde de en büyük şecaati gösterenlerden biridir. Hatta Uhud muharabesinde tam seksen yerinden yara aldığı halde, “Fedake ebi ve ümmi ya Rasulallah” deyip Cenab-ı Peygamber'in önünde onu müdafaa etmiştir.

Bunu bugün kim yapabilir? İşte bu fedakarlığın ancak imanın kuvvetinden ileri gelmekte olduğunda hiç şüphe yoktur. Eğer, oruç insanı zayıf düşürür diye düşünürsek pek büyük hata etmiş oluruz.

Evet belki oruç insanı biraz zayıflatmış olsa bile imanı ve maneviyatı çok kuvvetlendirir ve bu sayede, çok kuvvetli bahadırların, pehlivanların yapamayacağı işleri yapmaya muvaffak kılar. Onun için sen sakın oruçtan korkma ve hem orucu yalnız cesedine tutturma, ruhun da oruçlu olsun. Yani oruçlu olduğun vakit kimse ile kavga etme, kimseyi incitme ve darıltma. Oruçlu olduğun zaman ibadeti arttır. İşrak, duha, evvabin ve gece namazlarına da çok ehemmiyet ver. Malumdur ki vakitler yel gibi, su gibi akıp gider. Binaenaleyh, en mühim ömrün boşa gitmesi kadar günah ve gaflet tasavvur olunamaz. Bak Mevlid-i Şerif sahibi Süleyman Çelebi ne diyor:Her nefeste Allah adın de müdam/ Allah adı ile olur her iş tamam”

Bu sözler ne kadar değerli sözlerdir. Fakat biz Mevlid'i dinleriz de ne demek istediğine ehemmiyet vermeyiz.

Yalnız Ramazan ayında değil, sair günlerde oruç tutmalı. Mesela haftanın Pazartesi ve Perşembe günleri, ayların 13, 14, 15. günleri ve mübarek kandil günlerini fırsat bilip oruç tutmalıdır. Günün uzunluğu ve kısalığı hiç fark etmez. Çünkü gün 24 saatten ibarettir. Günde bir kere veya azami iki kere yemek insana hem kafidir, hem de faydalıdır. Binaenaleyh, her zaman oruç tut ve Hak huzurundan ayrılma.

Ahmed Sadreddin alıntıladı

YORUM EKLE