Deme yüzine kişinin ayıbın/her kişinin gıybetin itme

Dede Ömer Ruşeni 15. yüzyılın saf Türkçesiyle hâl dilini/davranış bilimini ne güzel anlatmış.

Deme yüzine kişinin ayıbın/her kişinin gıybetin itme

Her dönemde insana kendini hatırlatan, kendi sırrına ermiş; kendinin sırrına ererek, Hakk’ı bilerek yaşayan gönül insanları mevcuttur. Çünkü dünya başıboşluk yurdu değildir. Bu durumun zuhura gelme sebepleri arasında insanın bahanelere sığınan mizacına ket vurmak da olsa gerek. Yoksa insan, hesap günü, “Ben peygamber zamanında doğsa idim”le başlayan bir sürü itirazda bulunurdu. İnsan bu, bahaneler manzumesi. Bu hatırlatıcılar, varis-i Resul karakteri taşıdıkları için Resullah’ın bildirdiğinin ötesinde bir durum ya da oluşum ile amel etmeyen kimselerdir. Sahihlikleri buradan tasdik olunabilir. Bir mürşidin, insana Hakk’ı tavsiye ederken durak olarak Resullulah’ı tercih etmesi gerekir. Yoksa tavsiyesi bir oyun ve aldatmacadır.

15. yüzyılda yaşayan Halvetî silsilesinden Dede Ömer Ruşenî de devrinden ilham alarak insanlara kendi dilince Hakk’ı tavsiyede bulunmuş kimliklerden biridir. Şeyhi Yahya Şirvani'den aldığı ilhamat-ı Rabbani'yi gönüllere nakşetmek için gayret göstermiştir. Onun silsilesinden de İbrahim Gülşenî gelir. Dede Ruşenî’nin saf Türkçesiyle hakikatin yansımaları nakşediyor diliyle kendi insanına. Sadece kendi insanına mı? Hayır, insanlığa elbette. Bugün okunulası satırların izini sadrında hissetmeyen kaç ehl-i vicdan olur ki? Mustafa Kara'nın Buhara/Bursa/Bosna kitabını okurken Dede Ömer Ruşenî'nin mısralarıyla tesadüf edince kendime "bu hallerin kaçta  kaçı sende var diye?" sordum. Kocaman bir suskunluk kapladı içimi. Dede, bugünü görmüş sanki.

Dede Ruşeni bakın insanlara neler tavsiye ediyor: (Beyit başlıkları Mustafa Kara Hocaya aittir.)

1. Akıl-Aşk

Aşk yakın edicidir Tanrıya

Akl Hüda’dan edicidir ırak

Aklı gider valıh u hayran olub

Aşk kimin kim başına kor ayak

2. Kanaat:

Çun kanaat kişiye adet olur

Her ne etse söylese taat olur

3. Hakikat ve Az Konuşmak

Hakikat on durur demiş ki bil hoş

Biri az söylemek dokuzu hâmuş

4. Kötü Huylar

Gazab bugz riyaset hubb-ı dünya

Enaniyet hased nisyan-ı Mevlâ

5. Nefsi Hor Görmek

Ger aziz olmak dilersen nefsini hâr eylegil

Nefsini hâr etmek ile buldı izzet her az

6. Hz. Peygamberi Sevenleri İzlemek

Koma gafil oluban kafile-i Ahmedi kim

Katarın gözleyeni Hak, yarın ehline katar

7. Yarın Geç Olabilir:

Gel bugün Allah için varuben yalvarı gör

Kimse hod yarın değil yol varuben yalvarası

8. Her Söz Herkese Söylenmez

Ariflerin kelamın arifler anlar ancak

Her cahilin katında sır sözün anmak olmaz

9. Hâl Ehlinin Sözünü Kim Anlar

Kîl u kâl ehli ne bilsin ehl-i hâlin sözünü

Ehl-i hâlin bilmeğe sözün, gerekdür ehl-i hâl

10. Eğitimin Sırrı

Kabak sırlı. kabak sırsız kabakdır

Döğersen yarasa kırlangıç olmaz

11. Kalabalıkları Terk Etmek

Ger halas olmak dilersen vesvese-i hannasdan

İhtiyar-ı uzlet it kat-ı nazar kıl nasdan

12. Endişeyi Terk Etmek

Gel beru derviş gen endişden

Nesne bitmez akıbet endişden

Sen sen ol derviş ol hiç isteme

Akıbet-endişlik dervişden

13. Mutlu İnsan

Vah ne hoşdur hilkatı mahmud olan

Bahtı Ruşen tali’i mesud olan

14. Herkese Teslim Olma

Özünü her şahsa teslim eyleme

Kendözün bilmeze ta’zim eyleme

15. Benlik Tuzağına Dikkat

Var mı yokluktan cihanda hubter

Yok günah kişiye benlikten beter

Müflis u derviş u miskin olma

‘Ben de benlik yok’ demek benlik yeter

16. Halka Dalaşma

Ol kişinin kim cihanda aklı var

Halka dolaşup talaşmaz kelb-var

17. Kişinin Ayıbını Yüzüne Vurma

Dime yüzine kişinin aybını

Her kişinin gıybetini itme var

Bulma bahane işine kimsenin

Güdmeyüben kimsede ayb u avâr

18. İyi Huylar

Sana gerekdür gerek iy merd-i Hak

Hulk-ı hasen, hizmet u hüsn-i edeb

Ömrünü sarfeyle özün bilmeğe

Ehl-i Hakkın virdi budur rûz u şeb

19. Cömert Ol

Ataların pendin işit iy ahi

Ye ve yedir olma bahil ol sahi

Tanrı içun ye yedür anma sakın

Olsun içun olmasın adın ahi

Zeki Dursun kendine sorarak alıntıladı

YORUM EKLE