İHH merkez binasına gidip, organizasyonun ayrıntılarını en yetkili ağızdan, bu yılki yetim buluşmasını organize eden ekibin başında yer alan Nalan Dal hanımdan öğrendik.
Uluslararası bir şölen!
10 ülkeden 4’er yetim çocuğun getirileceği organizasyon bu kez daha öncekilerden farklı bir formatta olacak. Önceleri yalnızca çocukların kendi gösterilerini yaptıkları bir organizasyon iken bu kez farklı kültürlerden sanatçıların konserler vereceği bir şölen havasında geçecek. Daha yoğun olması planlanan program, bu yıl özel olarak daha önceki yıllara oranla az sayıda ülkenin katılımıyla gerçekleşecek.
Amerika’dan zenci ve beyaz iki Müslüman rapçi, Almanya’dan Etiyopya asıllı Hristiyan bir ailede doğup sonradan Müslüman olmuş olan Ammar, Lübnan’dan ise Filistinli bir grup konserler verecek. Bu sanatçıların ortak özelliği ise hepsinin sonradan Müslüman olmuş olmaları. Kimi Malcolm X’ten kimi Mevlana’dan etkilenerek İslamiyet’i tercih etmişler.
![]() |
Ömer Karaoğlu |
Bu sanatçıların yanında Ömer Karaoğlu da 3-4 parçalık bir konser verecek ve bunun yanında eski bir müziğin üzerine yetim konulu İngilizce, Arapça ve Türkçe sözler yazarak hazırladığı şarkısını söyleyecek. Şu anda bu şarkı için bir klip hazırlanıyor. Çekimleri devam eden klibin final sahnesi ise buluşmanın yapıldığı gece, orada çocuklarla birlikte çekilecek.
13 günde 4 buluşma
Çocuklar 12 Ekim’den 25 Ekim’e kadar Türkiye’de bulunacaklar. 14 Ekim’de bir basın toplantısı düzenlenecek. Çocuklar fazla yorulmadan, yetim buluşmalarının ilki 17 Ekim’de saat 19:00'da İstanbul’da gerçekleştirilecek. Bu buluşma yurt içi ve yurt dışında birçok kanalda yayınlanacak. 19 Ekim’de -eğer randevular alınabilirse- meclis başkanlığına ve başbakanlığa resmi ziyaretler yapılacak, 20 Ekim’de Kayseri’de İstanbul’da yapılan organizasyonun birebir aynı yapılacak, 22 Ekim’de Konya’da ve 23 Ekim’de Diyarbakır’da da daha ufak çaplı buluşmalar düzenlenecek.
Çocuklar, ülkelerinden birer mihmandar eşliğinde gelecekler ve burada da onlar için birer tercüman ve birer gönüllü tayin edilecek. Evlerde değil otelde misafir edilecek çocuklar, İHH’nın daha önce edindiği tecrübeler neticesinde patates kızartması ve köfte ile beslenecek. Çünkü Türk yemekleri farklı kültürlerden gelen bu çocukların damak tadına uymuyor. Herkesin birleştiği ortak nokta ise patates kızartması ve köfte!
Gelen çocuklar, birebir kendilerinin sponsorluğunu üstlenmiş kişilerle görüştürülecek. Tam olarak nasıl yapılacağı henüz kararlaştırılmamış olsa da sponsor ailelerle temas kuruldu ve çocuklarıyla görüşebilecekleri bilgisi onlara verildi. Bir kısmı bir yemekte, bir kısmı bir tv programında, bir kısmı bir yat gezisinde ya da çok daha farklı koşullarda çocuklarıyla görüşecek.
Nalan Hanım, buluşmanın öncelikle amacının farklı ülkelerdeki çocukların gelip burada Türk anne, baba ve kardeşleriyle birebir temas kurabilmesini, teşekkür edebilmelerini sağlamak olduğunu söylüyor. Şu anda İHH 21 ülkede 15 bin çocuğun sponsorluğunu üstlenmiş durumda ve bu buluşmalar neticesinde, insanlarda yetim bilinci uyandırılarak bu sayının artırılması hedefleniyor.
Kutsal emanetler*
İHH, bu organizasyonla birlikte yetim çalışmalarına farklı bir boyut kazandırmayı hedefliyor. Bundan sonra yetimlerle ilgili çalışmaların hepsi “kutsal emanetler” başlığını taşıyacak. Kutsal emanetler denince insanların zihninde uyanan şeylerin yanına bir de bu sıfatı fazlasıyla hak eden ümmetin yetimleri eklenecek. Kutsal emanetler konseptli çalışmalar ise sadece burada düzenlenen buluşmalarla sınırlı kalmayacak. Yetim çalışmalarına ağırlık verilecek ve belki bu buluşmaların benzerleri yurt dışında da düzenlenecek. Çünkü amaç sadece Türk Müslümanları uyandırmak değil, bütün Müslümanlara, ümmetin yetimlerinin sahibi olduklarını hatırlatmak! Onları, özellikle organ ve fuhuş mafyalarından korumanın tek yolu bu.
Dünyanın her yerindeki zengin ailelere ulaşmayı hedeflediklerini söyleyen Nalan Dal, gerekirse yetimleri sahipsiz bırakmamak adına Körfez, Avrupa gibi belli bölgelerde, Müslüman ailelerin kapılarını tek tek çalacaklarını ifade ediyor. Ayrıca yetim çalışmalarını gruplandırmayı planladıklarını, öğrencilere, bürokratlara, iş adamlarına ayrı ayrı programlar hazırlayacaklarını söylüyor.
Pakistan'dan geldi!
Nalan Hanım’la biraz da özel olarak ilgilendiği Pakistan’dan bahsettik. Pakistan’ın yeri onun için apayrı çünkü bir süredir orada yaşıyor ve oradaki yetimhanenin yönetimini üstleniyor. Nalan Hanım Pakistan’daki oluşum için yetimhane değil, yatılı kolej ifadesini kullanıyor. Paralı ve parasız olarak çocukların eğitim aldıkları bu yer gerçekten de yetimhane konseptinden hayli uzakta. Nalan Hanım’dan son olarak yine Pakistan’da 150 bin metrekarelik bir alanda eğitim şehri çalışmalarının başladığının müjdesini aldık. Şimdi heyecanla buluşmayı bekliyoruz!
Merve Akbayır gitti, bilgi aldı, paylaştı
*GYY'nin notu: Yetim Buluşması yapılan güzel çalışmaların sadece küçük bir resmi. Bu güzel çalışmada "kutsal emanetler" isimlendirmesinde bir tashih yapılsa keşke. Kutsal emanetler kutsal değil çünkü! Kutlu olabilirler ama kutsal olamazlar.. Kutsallık daha çok bozulmuş hristiyanlıkla ilgili bir durum. Yetimlere kutsal denmek isteniyorsa denmemeli sanki...